Ege Postası
Geri

'Hayat üçgeni' sayesinde enkaz altından kurtulan genç avukat, yaşadıklarını anlattı

İzmir'i vuran depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı'nın enkazından yaklaşık 5 saat sonra çıkarılan 28 yaşındaki Avukat Sercan Turgut, hayat üçgeni sayesinde hayata tutunduğunu söyledi. Turgut, "Elazığ depreminin ardından ofisteki arkadaşlarımızla bir deprem etüdü yapmıştık. Hayat üçgenini yapamamış olsaydım belki de hayatta olmayacaktım" dedi.
'Hayat üçgeni' sayesinde enkaz altından kurtulan genç avukat, yaşadıklarını anlattı
Haberler / İzmir
18 Kasım 2020 Çarşamba 18:15
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Ege Denizi'nde, 30 Ekim'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde tamamen yıkılan İzmir'in Bayraklı ilçesindeki Rıza Bey Apartmanı'nda birçok vatandaş hayatını kaybederken, bazıları ise mucizevi bir şekilde enkazdan sağ olarak kurtarıldı. Enkazdan sağ kurtulanlardan biri de Avukat Sercan Turgut oldu. Rıza Bey Apartmanı'ndaki avukatlık ofisinde depreme yakalanan Turgut, hayat üçgeni sayesinde hayata tutunarak yaklaşık 5 saat sonra enkazdan çıkarıldı. 7'nci kattaki ofisindeyken depreme yakalandığını belirten Turgut, "Mutfak bölümünde yemeğimi ısıtmaya hazırlanırken deprem oldu. Açıkçası klasik kısa depremlerden sandım. Ancak birkaç saniye sonra deprem şiddetini arttırmaya başladı. İlk 3 saniye herkes gibi bir tepki verdim. Yan taraflardan cam kırılma seslerinin gelmesi ve duvarlardaki tabloların düşmesiyle ciddiyetin farkına vardım. Son olarak camın kırılma sesini duyunca ocağın altını kapatıp direkt sırtımı çalışma masamıza dayayıp cenin pozisyonu aldım. Soluma yatıp kafa bölgemi de berjeri yani sandalye koltuğu alıp baş gölgemi korur şekilde yattım. Zaten 10 saniye içinde bina çökmeye başladı. Binayla birlikte aşağı doğru düşmeye başladım. O dakikaya kadar pozisyonumu korumaya devam ettim. Telefonumu da kendime yakın tuttum. Pozisyonumu korumam, kafa ve omurga bölgemin zarar görmesini engelledi. Muhtemelen 7'nci kattan 3'ncü kata kadar düştüm ve tavan üstüme devrildi. Ardından her yer karardı ve ortamı toz bulutu kapladı. Bulunduğum pozisyon bana çatı görevi gördü ve yaşam üçgeni oluştu" dedi.

'ENKAZIN ALTINI ANLATACAK KELİME BULAMIYORUM'

Telefonunun yanında olması sayesinde dışarıyla irtibat kurabildiğini aktaran genç avukat, "Bilinçli bir şekilde o pozisyonu aldım. Elazığ depreminden sonra ofisteki ortaklarımla deprem konuşması yapmıştık. Onlar, 'Masanın altına gireriz' demişlerdi. Ben de hayat üçgenini söylemiştim. Aslında depremin etüdünü o zaman yapmıştık. O gün de bir anda otomatik olarak hayat üçgeni oluşturdum. Yaşamımı da buna borçlu olduğunu düşünüyorum. Telefonun yanımda olması da büyük bir şans oldu. Parmak okuyucu özelliği sayesinde tuş kilidini açıp dışarıyla irtibat sağladım. Enkazda yaşadığım duyguları tarif edemem. Ölüm korkusu bir yana oradaki çocuk çaresizliğini anlatacak kelime bulamıyorum. Çok yalnız ve muhtaç hissettim. Beni ilk olarak vatandaşlar buldu. Ardından da İzmir İtfaiyesi geldi. Hepsine minnettarım ve çok teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.

'3 KURUŞ İÇİN BİZİ BU DURUMA GETİRDİLER'

Hem bir depremzede olarak hem de avukat olarak olayın takipçisi olacağının altını çizen Turgut, "Kiracıydım ve binanın bu kadar çürük, dayanıksız olduğunu bilmiyordum. Depremden sonra basından takip ettiğim kadarıyla birçok yanlış eylemler yapıldığı iddiaları var. Bizi nasıl bu duruma koydula? Onları vicdanlarıyla baş başa bırakırken, yargı önünde de hesap vermelerini istiyorum. Hem bir birey hem de hukukçu olarak bu işin peşini bırakmayacağım. Canlarımız yitip, gitti. 3 kuruş kazanmak için bizleri bu duruma getirdiler" diye konuştu.

Bazı geceler deprem kabusuyla uyandığını belirten Sercan Turgut, "Depremden bu yana psikolojik ve fiziksel olarak yorucu geçti. Sapasağlamsın ve rutin bir günde depreme maruz kalıyorsun, bina çöküyor. Normalde kabus gören biri değilimdir ama geceleri kabuslar görüyorum. Hep beraber bunların da üstesinde geleceğiz. Ülkemizin deprem ülkesi olmasından dolayı işimizi şansa bırakmamalıyız. Depremden sonra izlediğim videolarda bazı vatandaşlarımızın rahatlığı beni şaşırttı. Çünkü ben o kadar rahat olsaydım bu röportajı veremiyor olacaktım. Hepimizin başı sağ olsun, umarım bir daha böyle şeyler yaşamayız" dedi.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası