POLİTİKA
ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İZDENİZ şirketinde yaşanan ücret anlaşmazlığı sonrasında 260 işçinin toplam 23 gün boyunca greve gitmesinin ardından ulaşımda yaşanan tartışmalar dinmek bilmiyor.
AK PARTİ'DEN GREV ÇIKIŞI: 6 MİLYON LİRA KAMU ZARARI VAR!
Başkanvekili Sırrı Aydoğan idaresinde gerçekleşen İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin meclis toplantısında söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, geçtiğimiz ayda yaşanan grev ve oluşan zararla birlikte vatandaşların şikayetlerini bir kez daha gündeme taşıdı. Grev süresince kent genelinde yaşanan trafik çilesi ve toplu taşımadaki sıkıntıları aktaran AK Parti'li Doğan, deniz ulaşımı durduğundan ötürü 6 milyon kamu zararı oluştuğunu söyledi. Oluşan zarardan dolayı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu sorumlu tutan Doğan, "İZDENİZ'deki bu grev tıpkı geçtiğimiz yıl meydana gelen İZBAN grevi gibi bazı gerçekleri gün yüzüne çıkardı. Belediyenin işçisiyle olan bu uzlaşmaz tutumu ne ilktir, ne de son olacaktır. Yüze yakın çalışanı dava açtı diye kapının önüne koyan sayın belediye başkanı ve yönetimi, istedikleri zammı kabul etmedikleri işçiye ise tam 23 gün boyunca grevi reva görmüşlerdir. Daha taksiti bile bitmeyen, borç parayla alınan 15 yeni karbon kompozit gemiyi ve 3 adet de feribotu iskelelerde beklemeye terk eden bu anlayış, sadece işçileri cezalandırmakla kalmamış, ne yazık ki hemşerilerimizi de 40 derece yaz sıcağında mağdur etmiştir. Denizdeki grev İzmir'in itibarını zedelemiş, kentimizin tanıtımına da büyük bir darbe vurmuştur. Sayın Başkan grev başladıktan sona 20 günü aşkın süredir sendikayla masaya oturmayı dahi gerek görmemiştir. Belediye yönetimi onlarca işçinin hak mücadelesine kulaklarını tıkamış, İzmirlilerin çektiği çileyi dikkate almamıştır.
İNADIN FATURASINI KİM ÖDEYECEK'
Belediyenin grev nedeniyle 6 milyon liraya yakın bilet gelirinden olduğunu belirten Doğan, bu tutarın bir kamu zararı olduğunu söyledi ve "Üst üste gelen grev vakaları bizlere ister istemez "Bu inat niye'" dedirmektedir. Personelinizle uzlaşmak bu kadar mı zor geliyo? Yoksa toplu sözleşme yapmayı beceremiyor musunu? Her toplu iş sözleşmesi döneminde yaşanan bu grevler, belediyenin ve Başkan Kocaoğlu'nun buradaki başarısızlığını gözler önüne sermektedir. Toplam 23 gün süren bu grevin ardından işçilerin istediği zamma imza attınız. Peki o halde, 23 gün boyunca İzmirliler olarak biz neden eziyet çektik ve deniz ulaşımından mahrum kaldı? Alınan onca yeni gemi ve denizde yapılan tüm yatırımlara karşın, yolcu sayısı devamlı düşen ve başarısızlığı tescillenen İZDENİZ şirketinin içinde bulunduğu bu durumun sorumlusu olan kimlerdi? Ortaya çıkan bu kamu zararının sorumlusu kimdi? Bu zararı kim üstlenecekti? Sayın Kocaoğlu ya da bürokratlarının bu tutarı cebinden ödemeyeceği aşikardır. Grevde ortaya çıkan bu kamu zararı, işçilerin aldığı zammı altıya katlamıştır. O halde, bu inadın faturasını kim ödeyecektir'
"BELEDİYE BİLEREK ZARAR MI ETTİRİLDİ'"
AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, sözlerinin sonunda ortaya çıkan zararın zamla kapatılacağını savundu ve toplu ulaşımda yeni bir ücret tarifesi için hazırlık yapıldığını söyleyerek şunları belirtti: "Bu zarar ne yazık ki yine İzmirlilere fatura edilecektir. Öğrendiğimize kadarıyla, İzmir Büyükşehir Belediyesi idaresi, yeni ulaşım tarifesi için hazırlıklara başlamış ve toplu taşımada yeni bir zam da yoldadır. Yine zam mı yapacaksını? Görünen o ki, Aziz Kocaoğlu'nun bu tavrının faturasını yine İzmirliler ödeyecek, toplu ulaşımdaki zarar da dar gelirli hemşerilerimizin sırtına yüklenecektir. Zarar yine zamla mı kapatılaca? Hani nerede kaldı sosyal belediyecili? Hani nerede emek dostluğunu? Acaba bu greve yapılacak zamdan ötürü bilerek mi göz yumuld? Yoksa belediye bilerek mi zarar ettirildi'"
AYDOĞAN: SARI İŞVEREN DEĞİLİZ
Doğan'ın sözleri salonda yer yer tartışmalara yol açarken, zam çıkışı ise tansiyonun yükselmesine yol açtı. Grevle ilgili açıklamada bulunan ve eleştirileri yanıtlayan Meclis Başkanvekili Sırrı Aydoğan, "işçi olan her yerde grev bir haktır. Biz demokratik bir kentte, demokratik bir belediyede işçi haklarıyla ilgili elimizden geleni yapıyoruz. Ancak zaman zaman bazı anlaşmazlıklar olabilir. Bu belediyede 16 bin kişi çalışıyor. Sendikayla devamlı temas halindeydik. Biz işçiye bunu imzalayın diye dayatmadık. Anlaşarak imza attık. Kamu zararı yok. Bilet geliri yok, gemilerin masrafı ne olaca? Biz gemilerden para mı kazanıyoruz. Çalışmadığı zaman mazot da yok, işçi parası da yok, zarar da yok. Sarı sendika, sarı işveren olan yerlerde bunlar her zaman olan şeyler. Bu işin bir devamlılığı var. 1,5 sene sonra her şey Aziz Kocaoğlu'nun sırtında kalır. Bunlar hesap kitap işleri. Türkiye'nin gerçekleri var, enflasyon var, devletin yaptığı zamlar var... Biz gemileri bedavaya mı çalıştırıyoru? Bu kamu zararı değil... Burası demokratik bir belediye, ben sendikaya emir veremem. Keşke grev olmasaydı..." şeklinde konuştu.
Sayfa başına git
