Seçime yaklaşık 4.5 ay, adayların açıklanmasına ise sayılı günler kala, CHP İzmir İl Örgütü önceki akşam 'İktidar yolunda birlik, beraberlik ve dayanışma yemeği'nde buluştu.
Organizasyonun her ne kadar fikir babası İl Başkanı Deniz Yücel olsa da gizli kahramanı bence İl Başkan Yardımcısı Çetin Özdemir'di.
Belediye başkanları, milletvekilleri, il ve ilçe yöneticilerinin yanı sıra belediye başkan ve meclis üye aday adaylarının katıldığı yemekte organizasyon kusursuzdu ve davetliler açısından güzel bir akşamdı.
Hizmet, kalite, yemekler, sunum, her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştü.
Gecenin sonunda konuştuğum herkes aynı düşüncedeydi:
“Emeği geçenlerin ellerine, yüreklerine sağlık.”
Evet CHP İzmir'in böyle bir buluşmaya gerçek manada ihtiyacı vardı.
Neden mi'
Uzun zamandır partide işler iyi gitmiyordu, seçim yenilgileri, parti içi polemikler, imza hareketiyle başlayan kurultay tartışmaları vs. partiyi iyiden iyiye yıpratmıştı ve silkelenme zamanıydı.
Ve her şeyden önce seçim üstü birlik, beraberliğe ihtiyaç vardı.
Bunu nispeten başardılar.
Nispeten diyorum...
Parti esas sınavını adaylar açıklandıktan sonra verecek.
Eğer orada da bir aksilik yaşanmazsa, yani gecede sergilenen birlik ve dayanışma ruhu, adaylar açıklandıktan sonra da devam ederse, küskünlükler, kopmalar yaşanmazsa, yemeğin özel misafiri Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı'nın İzmir Örgütünden beklediği 30'da 30 başarı gelir.
Salıcı'nın mesajlarına ayrı bir parantez açmak istiyorum.
Genel Başkan Yardımcısı, kürsüye çıktı, lafını esirgemedi. Örgütünden beklentilerini tek tek sıralarken, uyarılarını da arka arkaya yaptı.
“Partide gelip geçiciyiz. Önemli olan Atatürk’ün devrimlerini daha ileri götürmek...” dedi.
Kısacası “Makam peşinden değil 6 ok'un peşinden gidin” dedi.
Özellikle belediye başkan aday adaylarına seslenen Salıcı, "Bize hiç kimse ‘gelin CHP’ye, sizi belediye başkanı, milletvekili yapacağız’ demedi. Biz CHP’ye bir makam kazanmak için gelmedik, inandığımız için buradayız. Elbette içimizden birileri aday gösterilecek, birileri gösterilmeyecek. Adayların arkasında kenetleneceğiz. Gidip adayların yanında duracağız" dedi.
Salıcı'nın “Artık görevden ayrılacağını açıklayıp ‘Bu bir bayrak yarışıdır, gençlerden biri gelsin, değişim olsun’ diyen bir büyükşehir belediye başkanımız var. Sayın Kocaoğlu. Hepinizin huzurunda Sayın Kocaoğlu’na şimdiye kadar yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum" sözleri ise Kocaoğlu'na kapıların tamamen kapatıldığı şeklinde yorumlandı.
Salıcı'nın bir başka dikkat çeken açıklaması ise Deniz Yücel'in “Sosyal medyadan partiyi tartışanların partililiğini sorgularım” sözlerine inceden bir mesaj gibiydi. Salıcı, "Ben sadece sorgulamam gereğini yaparım" dedi.
Salıcı'nın son mesajı da yine aday adaylarınaydı. Benim de daha önceki yazılarımda dile getirdiğim gibi, Salıcı’dan aday adaylarına "Ankara’da çalışma yapmanın, genel merkez koridorlarında olmanın size getireceği bir fayda yok" çıkışı geldi, yani “Gidin sokakta çalışın” mesajı verdi.
Buraya bir ayrıntıyı not düşmek gerekiyor.
Salıcı, her ne kadar “Ankara’da olmanın size bir faydası yok” dese de, geçmiş dönemlerde MYK’dan çıkan aday isimlerinin o koridorları dolduranlar ve genel başkan yardımcılarını yakın markaja alanlar olduğunu da unutmamak gerek. Bu yüzden bence aday adayları Genel Merkez koridorlarını boş bırakmaz.
Salıcı ve Yücel’in mesajları ilgili yerlere ulaştı.
Gerisi aday adaylarının bileceği iş.
Dönelim tekrar organizasyona. Hani demiştim ya buluşmanın fikir babası Deniz Yücel, gizli kahramanı İl Başkan Yardımcısı Çetin Özdemir'di diye...
Evet İl Başkan Yardımcısı ve il yöneticileri bir dakika oturmadı, soluklanmadı.
Bir aksilik yaşanmasın diye günlerdir uğraşıp didinen yönetim, salonda da aksaklık yaşanmaması için büyük çaba harcadı. Kapıda gelenleri karşılayıp, akşam sonunda gidenleri uğurladılar.
Bin 500 kişiyi ağırlamak ve salondan memnun ayrılmalarını sağlamak kolay değil.
Gelelim gecenin ve yazının finaline...
Gözler organizasyonda Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili’ni aradı... Ama ne yazık ki katılmadı. O gelmeyince destek verdiği aday adayları da ne yapacağını şaşırmış, daha doğrusu sudan çıkmış balık gibiydiler.
Kulislerde "İzmir'i dizayn edeceği" konuşulan Genel Başkan Yardımcısı'nın böyle önemli bir buluşmaya, örgüt ve aday adaylarının bir araya geldiği organizasyona katılmaması manidar değil mi'
Geceden gözüme çarpanlar
Geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile karşı karşıya gelen Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu neredeyse yerinden hiç kalkmaması dikkat çekti.
Yolu uzak diye erkenden çıkmış yola. Doğal olarak da herkesten önce gelmiş, konuşmacıların bulunduğu platforma en yakın masaya kurulmuş. Biz salona girdiğimizde Başkan yalnız başına oturuyordu. Gece boyunca da diğer aday adayları gibi Salıcı’yı yakın markaja almıştı. Kim olduğunu siz tahmin edin.
İsimleri büyükşehir adaylığı için geçen Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç ile Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın örgüt yemeğine katılmamaları yalnız bana mı ilginç geldi, merak ediyorum.
ANAP’ın iktidarda olduğu dönemde Devlet Bakanlığı yapan, edebiyat tutkunlarının “Salkım Hanımın Taneleri” romanıyla tanıdığı Yılmaz Karakoyunlu da gecenin konuklarındandı. Bastonunun desteğiyle ayakta duran 82 yaşındaki Karakoyunlu’ya partililerin ilgisi yoğun oldu.
POLİTİKA
Sayfa başına git