Referandum’da “Hayır” bloğunun lokomotifi olan CHP sürece iyi başladı kötü bitirdi. CHP’de bazı isimlerin söylemleri hem referandum sürecinde hem de referandum sonrası yaşananlar; adına ister demokrasi, isterseniz özgürlük deyin ya da adına ne derseniz deyin tam anlamıyla bir sorumsuzluk zinciri yaşandı. Hatta “Disiplinsizlik” olarak adlandırmam yanlış olmaz herhalde…
CHP'de referandumun son virajında yaşananlar AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tam da aradığı fırsattı. ‘Evet’ cephesinin son haftaki mitinglerinde kullanmaları için bolca malzeme verdiler… Bu söylemler “HAYIR” bloğuna büyük darbe vurdu m?
Tartışmasız vurdu.
Özellikle Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’un "Evet çıksa bile yine Samsun'dan çıkarız ve sizi İzmir'den denize dökeriz" ile CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun “15 Temmuz'da yaşananlar için kullandığı "kontrollü darbe girişimi" sözleri kampanyanın seyrini değiştirdi…
Ve CHP referandumda deyim yerindeyse “Okyanusu geçti, derede boğuldu”
Referandum gecesi ve ardından yaşananlara baktığımız da ise CHP MYK’sının ne kadar tecrübesiz olduğunu ortaya koydu…
Neden mi'
Referandum gecesi oylamada bazı hukuksuzlukların yapıldığı ortaya atıldı bütün gözler CHP’deydi. CHP’nin nasıl bir açıklama yapacağı kamuoyu tarafında merakla bekleniyordu.
Referandum gecesi iddiaların ortaya atıldığı saatlerde fitilin ateşlenmesine neden olan ilk açıklama CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger’den gelmişti.
Aksünger geceye damga vuran çok sert bir açıklama yaptı.
Bütün Türkiye o gece Aksünger’in açıklamasından sonra CHP’nin referandumdan sonra nasıl bir muhalefet rotası çizeceğini ilk bu ismin yaptığı açıklama ile öğrenmiş oldu…
Aksünger’in yaptığı açıklama; “Sandıklarda oy kullanma noktasında, sandıkların arkasındaki damgasız oyların kullanılmasını, muhtarların yaptığı operasyonlar, YSK’nın verdiği ‘Evet’ mühürleri gibi ihlaller oldu. YSK 1.5 milyon geçersiz oyu geçerli saydı. Bu seçim daha bitmedi. Şekil ve içerik olarak itiraz edeceğimiz sandıklar yüzde 60’ı bulacak. Anadolu Ajansı, tamamen manipülasyon üzerine kurmuş ve zemin oluşturuyor. Şu anda devlet eliyle bir ‘Evet’ operasyonu yapılıyor. Oy hırsızlığının zemini yapılıyor. Bizim gözümüzde şu anda 2 buçuk milyon sıkıntılı oy var. Bu tamamen geçersizdir”
Bu açıklama daha sonra CHP’nin diğer kurmayları tarafından da sıkça kullanılan sözler oldu…
Aslında en fazla dikkatimi çeken ise, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gecenin sonunda yaptığı açıklamada Genel Başkan Yardımcısı Aksünger’in aksine tonu daha düşük bir açıklama yapmasıydı...
Şimdi merak ettiğim şey ise Aksünger’in elindeki veriler doğru ise Kılıçdaroğlu neden açıklamasında sertliğin dozunu düşürdü'
Ben o gece Kılıçdaroğlu’nun açıklamasını tam olarak bir fiyasko olduğunu düşünüyorum. CHP’nin başını çektiği hayır bloğunun yani % 48’in beklediği bir açıklama değildi…
Oysa CHP’ye destek vermiş, umut olarak görmüş birçok vatandaş için büyük bir hayal kırıklığı oldu…
Ve bunun ardından yaşanan olumsuzluklar bunlarla da sınırlı değil, CHP üst düzey yöneticileri arasında bir saat içinde iki farklı açıklama “CHP’de neler oluyor” dedirtti.
CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke’nin, “Yok hükmünde” dediği anayasa değişikliğine “Meclis’ten çekilmek dahil her türlü yöntemi kullanarak karşı çıkacaklarını” açıklamasının hemen ardından Grup Başkanvekili Levent Gök’ün “MYK’da Meclis’ten çekilmenin doğru olmadığı kararı alındı” diye ‘düzeltme’ yapması parti içinde tartışma yaratmıştı.
Bu yaşananlar aslında CHP’de uzun süredir tartışma konusu olan MYK’nın en kısa zamanda değişmesi gerektiğinin yeni işaretleridir…
POLİTİKA
Sayfa başına git