Dersten çıkıp hapse girecek

TÜRBANLA derse gelen öğrencisi F.N.G.’nin fotoğrafını çektiği ve derse almayarak eğitim hakkını engellediği iddiasıyla 2 yıl 1 ay hapis cezası alan Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri eski Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rennan Pekünlü, yarın cezaevine girecek.

Haberler / İzmir

26 Kasım 2014 Çarşamba 10:06

PAYLAŞ

Başörtüsü nedeniyle ilk kez hapis cezası alan kişi olan Pekünlü, Foça Açık Cezaevi’ne girmeden önce de son dersini verecek. Prof. Pekünlü, Perşembe saat 10.00’da İzmir Bornova Büyük Park içinde yer alan Evlendirme Dairesi’nde ‘Evren ve Evrim’ konulu son dersini verip, öğleden sonra teslim olacak. Pekünlü yaşananlarla ilgili şunları söyledi: “Engizisyon önünde diz çöküp pişmanlığa davet edilen Galileo’dur. Yazgısı yanmak üzerine çizilmiş olan gökbilimciler, bir anlamda üzerinde çalıştıkları cisimlerin yazgısına öykünürler. Ancak bu, bilinçli, kendini tüketici bir öykünmedir. Çevresini aydınlatabilmek için kendisini tüketmesi gerektiğini üzerinde çalıştığı yıldızdan ve kendisine örnek olan ozanından, Nazım Hikmet’ten öğrenmiştir: Ben yanmasam/ Sen yanmasan/ Biz yanmasak/ Nasıl çıkar/ Karanlıklar aydınlığa.”

2 DAVA DAHA VAR
Prof. Pekünlü, İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nce, türbanlı öğrencileri Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararlarını hatırlatarak derslere almadığı gerekçesiyle ‘Eğitim öğretimi engelleme’ suçundan 2012’de 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. Cezası Yargıtay’ca onaylanan Pekünlü için benzer 2 dava daha görülürken, bu davalar kapsamında da 12 yıl hapsi isteniyor.

REKTÖRE BÜYÜK TEPKİ
Öte yandan Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü önünde toplanan bazı sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, başörtülü bir öğrencinin eğitim hakkını engellediği gerekçesiyle 2 yıl 1 ay hapis cezası verilen ve yarın cezaevine girecek olan Prof. Dr. Rennan Pekünlü'ye destekn basın açıklaması yaptı. Gruptakiler, Prof. Dr. Pekünlü için soruşturma izni veren Ege Üniversitesi Rektörü Candeğer Yılmaz'ın istifasını istedi.

Türkiye Gençlik Birliği (TGB), Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Ege Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Derneği'nin de aralarında bulunduğu bazı sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, bugün öğlende, Prof. Dr. Rennan Pekünlü'nün daha önce görev yaptığı Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü önünde toplanıp basın açıklaması yaptı.

'Mustafa Kemal'in askerleriyiz', 'Savcılar göreve, rektör istifa' diye slogan atan grup adına konuşan TGB İl Başkanı Meltem Ayvalı, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz'ın istifa etmesi gerektiğini savundu. Ayvalı, "Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Rennan Pekünlü 2 yıl 1 ay hapis cezası aldı. Değerli hocamız yarın cezaevine girecek. Rennan hocamıza verilen ceza, onun şahsında Atatürk devrimlerine, laikliğe, aydınlanmaya ve bilime verilmiştir. Buna karşı bütün gücümüzle savaşacağız ve gericiliğin üzerine yürüyeceğiz" dedi.

Ceza nedeniyle rektörlüğü de eleştiren Ayvalı, "Ege Üniversitesi Rektörlüğü'ne soruyoruz, Prof. Dr. Rennan Pekünlü'nün hapse mahkum edildiği ceza davası bir öğrencinin öğretim hakkı engellendiği gerekçesiyle açılmıştır, madem ki Rennan hocanın öğrencisi bile olmayan arkadaşımızın öğrenim hakkı engellenmiştir o halde Fen Fakültesi Dekanı Nadide Kazancı ile Rektör Candeğer Yılmaz öğrencinin devamsızlık ve başarı durum belgelerine neden soruşturmada yer vermemişti? Savcılık YÖK Yasası'nın 53'üncü maddesi gereğince doğrudan soruşturma açmaya yetkili olmadığından dosyayı Ege Üniversitesi Rektürlüğü'ne göndermiş ve Ege Üniversitesi Rektörü, Rennan hoca için adeta 'katli vaciptir' demiştir. Sayın Candeğer Yılmaz'a soruyoruz, Anayasa'nın iptal edilmiş maddesini yürürlükteymiş gibi göstererek öğretim üyelerini Anayasa'ya aykırı olarak suç işlemeye teşvik etmiş olmuyor musunu? Rektörü istifaya davet ediyoruz. Ege Üniversitesi'nin Rektörü'nü istifaya davet etmek için imza kampanyası başlatacağız."

Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Canan Arıtman da yaşananlara tepki göstererek yeniden yargılama istedi. Arıtman, "Bu bir Ortaçağ uygulamasıdır. Cadı avına çıkıp kurdukları Engizisyon mahkemelerinde ceza kesenlerin Mustafa Kemal'e idam hükmü verenlerden bir farkı yoktur. Roma'nın ortasında yine bir Gökbilimci olan Bruno'yu yakanlardan da farkları yoktur" dedi.