İZMİR-Kızılay Ege Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Gökay Gök, Türkiye'deki kadınların beslenme biçimi ve genetik gibi pek çok faktörden dolayı hemoglobin oranlarının düşük olduğunu ancak bunun kan bağışçısı olmaya engel olmayacağını söyledi. Dr. Gök, "En önemli faktörlerden biri de toplumsal durum. Toplumda genellikle zayıf olarak görülen kadın yerine erkeklerin kan vermesi tercih ediliyor ancak bu çok yanlış bir algı" değerlendirmesini yaptı.
HER SOKAĞA GÖNÜLLÜ KADIN
Kadınların da aktif kan bağışçıları olabilmesi için proje geliştirdiklerini kaydeden Dr. Gök, projede özellikle 'anne şefkatine' hitap edeceklerine işaret etti. Avrupa'da yüzde 35 kadın kan bağışı yapıldığını, Türkiye'de ise kadın kan bağışçı oranının yüzde 8'lerde kaldığını belirten Dr. Gök, "Biz kadınlara diyoruz ki 'Sizin kan ihtiyacınızı erkekler gideriyor'. Oysa nüfusun yarısını oluşturan, zaten annelik vasfından dolayı hayat veren kadınlar bu kan bağışı işine el atarsa biz çok ileri noktalara taşınabiliriz. Lütfen kan bağışı konusunda sistemi desteklesinler" dedi.
Proje kapsamında her sokakta bir gönüllü kadın bulacaklarını anlatan Dr. Gök, "Bu gönüllü kadınlar sokağındaki diğer kadınlara fazla değil 40 dakikalık bir eğitim verecek. Bu eğitimlerde aracı götürmek, kan bağışı istemek yok. Sadece bilinç verilecek, 'Oturun bağışçı olmayı düşünün. Kan değerlerinize baktırın, aile hekiminizle görüşün, uygunsa yarım saatinizi Kızılay'a ayırarak bağışta bulunun' diyeceğiz" diye konuştu.
DUYARLILIĞI YARATACAKSA KADINLAR YARATACAKTIR
Yaşanan pek çok sağlık durumunda kadınların, annelerin internet ortamında çok güçlü kampanyalar yaptığını vurgulayan Dr. Gök, "Kan bağışı konusunda da yaratacaksa en büyük duyarlılığı kadınlar yaratacaktır. Bu yüzden biz Ege Bölgesi olarak örnek olmak, bu seferberliği Egeli kadınlarımızın desteğiyle tüm Türkiye'ye yaymak istiyoruz" dedi.
Bağış seferberliği 'saman alevi' olmasın
KIZILAY Ege Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Gökay Gök, ayrıca Ağustos ayı başlarında Foça'da meydana gelen saldırı ve yaralı askerler için kan bulma seferberliği bulunması ile ilgili ilginç detaylara dikkat çekti. Ege Üniversitesi'ne bağış için giden gönüllüleri eli boş göndermemek için Kızılay olarak bir saat içinde hızla organize olduklarını, servislerle getirilen bağışçılardan bin tanesinden kan alabildiklerini anlatan Gök, şöyle konuştu:
"Geri kalan 3 bin kadar kişinin bilgilerini aldık. İleriki günlere yaymanın daha doğru olacağını anlatarak bağışçı olmaya karar verdikleri için teşekkür ettik. Ancak genel bir toplum psikolojisi olarak tüm Türkiye'yi duygulandıran bu bağışlar maalesef sürekli olamadı ve ertesi günlerde kan bağışı yapan kişilerin sayısı bini bulmazken diğer bağışçılarımıza maalesef ulaşamadık. Bu tür yaşanmasını istemediğimiz üzücü olaylarda halkın duyarlılığı çok güzel ancak sadece o zamanlarda değil sonrasında da aynı hassasiyet gösterilmeli, bağış seferberliği saman alevi gibi yanıp sönmemeli. Çünkü her an her yerde bir afet, büyük kaza olabilir ve ihtiyaç meydana gelebilir." (DHA)