Özkan, yaptığı açıklamada, küresel çapta 50 milyar dolar büyüklüğe sahip olduğu tahmin edilen futbol piyasasında gelirlerin çok azalacağını, bundan da en çok pastada en büyük dilime sahip kulüpler ve liglerin etkileneceğini ifade etti.
Yaşanan travmanın dengeleri değiştireceğini, futbolcu maaşlarının düşeceğini, gelir-gider dengelerinin değişeceğini savunan Özkan, "Şahsi görüşüm, krizin sona ermesiyle birlikte Türkiye liglerinde kalan son altı maç oynanır ve ardından tatil başlar. Ancak bunun tarihini kestirebilmek benim için şu anda gerçekten çok zor. Her şeyi hep birlikte bekleyip göreceğiz." şeklinde görüş belirtti.
"Dünya futbolunda en azından belirli bir süre büyük transfer rakamları göreceğimizi sanmıyorum." diyen Seyit Mehmet Özkan, "Kendilerini yeni hayata adapte etmeye çalışacak kulüpler, bir çıkış yolu arayıp öz kaynak sistemine daha fazla ağırlık verecek. Ülkemizde de bunun bir devlet politikası haline getirilip uygulanması gerekir. Üç beş kulübün yapmasıyla topyekün bir ivme kazanamayız." değerlendirmesinde bulundu.
"Futbolcu ithal etmek kolay geliyor"
Türkiye'de kulüplerin öz kaynak sistemine yatırım yapma konusunda isteksiz olduğunu belirten Özkan, günlük borçlar ve kısa vadeli başarı hedeflerinin kulüplerin uzun vadeli plan yapmasının önünde büyük engel olduğunu aktardı.
Özkan, şunları kaydetti:
"Meyve alma garantisi olmayan bir işe kimse girmek istemiyor, taşın altına elini koymuyor. Bu noktada futbolcu ithal etmek daha kolay geliyor. Oysa bu topraklar çok verimli ve bu çocuklara ne kadar çok yatırım yaparsak, bize o kadar çok karşılık verecekler. Çağlar Söyüncü, Cengiz Ünder, Merih Demiral, Ozan Kabak ve daha onlarcası. Bunlar bizim evlatlarımız. Onlara inanmalı, güvenmeli ve yatırım yapmalıyız. Ülke olarak sadece futbol değil, her sektörde katma değeri yüksek, özel ürünlere yönelmeliyiz."