Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs kararına ilişkin, “Böyle bir adımı atmak dünyada, özellikle bu bölgeyi ateş çemberinin içine atmaktır. Ey Trump, sen ne yapmak istiyorsu? Bu nasıl bir yaklaşımdı? Siyasi liderler karıştırmak için değil barıştırmak için olurlar. Şu anda Sayın Trump’ın bu açıklamaları adeta mikser görevi görmektedir. Karıştırmaya yöneliktir barıştırmaya değil. Papa’yla da görüşme talebim oldu, onunla da bu akşam veya yarın sabah görüşeceğiz. Sayın Trump, ‘Ben güçlüyüm, öyleyse haklıyım’ diyorsa, yanılıyor. Güçlü olmak, haklı olmak demek değildir. Haklı olan güçlüdür. Bunu böyle bilmesi lazım. Bu kumpasların arkasında nelerin olduğunu da son zamanlardaki bu mahkeme sürecinden gayet iyi biliyoruz. Mahkemede şu anda dönen dolapları görüyorsunuz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan’a ziyareti öncesi Ankara Esenboğa Havalimanı’nda vatandaşlara hitap etti.
“ÇALIŞMASINI YAPTIKTAN SONRA KİMSENİN BURNU SÜRTMEZ”
Taşeron işçilerle ilgili olarak Erdoğan, “Taşeronluk meselesi yıllarca hep tartışılmıştır. Ne yazı ki, taşeronlar komisyoncu görevi görmek suretiyle arada belli bir kazancı götürmüştür. Bu iş artık yoluna koyuldu. 900 bin işçi bundan istifade edecek. Artık benim durumum ne olacak diye düşünmeyecek. Yeter ki herkes devletin kamunun bütün kurallarına uysun çalışmasını yapsın. Çalışmasını yaptıktan sonra kimsenin burnu sürtmez” dedi.
“HİÇBİR ÜLKENİN 1980 BM’NİN KARARININ DIŞINDA ONA AYKIRI BİR ADIMI OLMAMIŞTIR”
Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs kararına ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Amerika, Başkan diyeceğim. Bugüne kadar Amerika ve İsrail’den başka dünyada hiçbir ülkenin 1980 BM’nin kararının dışında ona aykırı bir adımı olmamıştır. Sadece bu iki ülke burada bu şekilde direnmiştir. Şimdi tekrar bunu gündeme getirerek Sayın Trump’ın neye yaranmak istediğini anlamak mümkün değil. Kudüs, Müslümanların, Hristiyanların kısmi olarak da Musevilerin adeta ibadetgahı olarak görülmüştür bugüne kadar. Ağırlıklı olarak Müslümanların ilk kıblesidir.
BÖYLE BİR ADIMI ATMAK DÜNYADA, ÖZELLİKLE BU BÖLGEYİ ATEŞ ÇEMBERİNİN İÇİNE ATMAKTIR
Böyle bir adımı atmak dünyada, özellikle bu bölgeyi ateş çemberinin içine atmaktır. Ey Trump, sen ne yapmak istiyorsu? Bu nasıl bir yaklaşımdı? Siyasi liderler karıştırmak için değil barıştırmak için olurlar. Şu anda Sayın Trump’ın bu açıklamaları adeta mikser görevi görmektedir. Karıştırmaya yöneliktir barıştırmaya değil.
PAPA’YLA DA GÖRÜŞME TALEBİM OLDU, ONUNLA DA BU AKŞAM VEYA YARIN SABAH GÖRÜŞECEĞİZ
Telefonla görüşmelerimi sürdürüyorum. Burada sadece İslam ülkelerini değil hatta Papa’yla da görüşme talebim oldu, onunla da bu akşam veya yarın sabah görüşeceğiz. Çünkü burası aynı zamanda Hristiyanların da mabedi, onunla da bu konuyu görüşmem lazım. Sayın Putin’le de görüşmemi yapacağım. Batı ülkeleri, Almanya, İngiltere, Fransa, İspanya’yla da görüşmelerimi yapacağım. Çünkü bu artık sadece Müslümanların değil adeta insanlığın görevidir.
BURADA SAYIN TRUMP, ‘BEN GÜÇLÜYÜM, ÖYLEYSE HAKLIYIM’ DİYORSA, YANILIYOR
Burada Sayın Trump, ‘Ben güçlüyüm, öyleyse haklıyım’ diyorsa, yanılıyor. Güçlü olmak, haklı olmak demek değildir. Haklı olan güçlüdür. Bunu böyle bilmesi lazım. Bu kumpasların arkasında nelerin olduğunu da son zamanlardaki bu mahkeme sürecinden gayet iyi biliyoruz. Mahkemede şu anda dönen dolapları görüyorsunuz. Şu anda herkesin foyası açık ve net ortaya çıkıyor. Muameleye de buna göre tabi olacaklar. Çarşamba günü Kudüs ile ilgili İslam İşbirliği Teşkilatı Liderler Zirvesi’ni İstanbul’da toplayacağız. Toplantımızdan sonra da bazı etkinliklerin planlama çalışmalarını ayrıca yapıyoruz. Durmak yok yola devam.”