'Hepimiz birimiz için' dediler ve kendilerini ihbar ettiler!

Türkiye genelinde yüzlerce kişiye açılan “Cumhurbaşkanı’na hakaret” davalarından TMOOB da nasibini aldı. Şubat ayında Alsancak’ta düzenlenen “TMMOB’a Dokunma” başlıklı eylemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Melih Yalçın ve Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Üyesi Devrim Cem Erturan’ın bir yıl ile üç yıl arasında hapsi istendi. 'Hepimiz birimiz için' dediler ve

Haberler / İzmir

11 Kasım 2015 Çarşamba 10:58

PAYLAŞ

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- İzmir Bayraklı Adliyesi 2’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde ilk duruşması bugün görülecek olan dava öncesinde TMMOB bir eylem düzenleyerek yaşanan gelişmeleri kınadı. TMMOB İKK Sekreteri Melih Yalçın ve MMO İzmir Şubesi Üyesi Devrim Cem Erturan’a destek veren meslek odaları üyeleri, aynı eylemde yer aldıklarını ve suç işlediklerini belirterek, kendilerini ihbar etti ve aynı dava kapsamında yargılanma talebinde bulundu.

ODA ÜYELERİ KENDİLERİNİ İHBAR ETTİ
12 Şubat 2015 tarihinde Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde gerçekleşen “TMMOB’a Dokunma” eyleminde “Katil, hırsız Erdoğan” sloganı attıkları gerekçesiyle üç yıla kadar hapsi istenen iki meslek odası yöneticisinin yargılandığı “Cumhurbaşkanına hakaret” davası bugün Bayraklı Adliyesi’nde görülen ilk duruşma ile başladı. CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ve İzmir Barosu Çağdaş Avukatlar Grubu adına Avukat Ercan Demir’in de destek verdiği iki ismi meslek odaları üyeleri de yalnız bırakmadı.

DEMOKRATİK İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE DARBE
Meslek odaları adına hazırlanan ortak basın açıklamasını okuyan TMMOB Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Güliz Gacaner, “Son bir yıl içinde açılan yüzlerce davadan anlaşılan şu ki, 13 yıllık AKP iktidarının her geçen gün bir ileri aşamaya taşınan baskıcılığı, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasını, kendisi için kullanışlı bir araç olarak seçmiş görünüyor. Bu doğrultuda, iktidarın TMMOB’ye yönelik saldırısını protesto eylemine katılan TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Dönem Sekreteri Melih Yalçın’a ve TMMOB Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Üyesi Devrim Cem Erturan’a da aynı suçlama ile dava açılmış bulunmakta. Kaçak saraydaki sultana, “hırsız” ve “katil” demenin suç olmadığı, demokratik ifade özgürlüğü kapsamında olduğu, bu ülkenin mahkemeleri tarafından da kabullenilmiş iken, biz bugün burada bunu hâlâ suç olarak gören mahkemeye kendimizi ihbar ediyoruz. O eylemlerde biz de vardık, o sloganları biz de attık, eğer suçsa bu fiili biz de işledik. Devletteki kadrolaşmada, ülkenin dört bir yanında yandaşlara peşkeş çekilmiş ihalelerde, HES’lerde, ayakkabı kutularında, en önemlisi de Ankara’nın göbeğindeki saraydaki hırsızlığa bizzat şahit olduk. Gezi’de, Suruç’ta, daha 1 ay önce Ankara’da, Cizre’de, Silvan’da katilliğe de gayet açık biçimde şahit olduk. Eğer yargı, dostlarımızın, mücadele arkadaşlarımızın, toplumun geniş kesimlerince kabul gören bir gerçekliği dile getirmelerini suç olarak görüyorsa, biz de bu suça ortak olduğumuzu belirtmek isteriz.”

“TMMOB DİKTAYA BOYUN EĞMEYECEK”
Sözlerinin sonunda meslek odaları olarak dayanışma içerisinde direnmeye devam edeceklerini vurgulayan Gacaner, “TMMOB olarak, meslek ve meslektaş sorunlarını toplumun sorunlarından ayırmadan mücadelemizi verdik, yurttaşlarımızın çıkarlarını her şeyin önüne koyduk. Çocuklarımıza gemicik almadık, yandaşlarımıza altın tepsilerde ihale sunmadık. Şehirlerimizin, köylerimizin, tarım alanlarımızın, derelerimizin, ormanlarımızın talan edilmesine, yağmalanmasına izin vermedik. İşte tam da bu nedenlerle, yalan ve talan iktidarının hedefinde olduk. Yaşananlar, iktidarın TMMOB’yi işlevsiz kılmak adına son yıllarda dozunu giderek arttırdığı saldırılardan bağımsız değildir. Bu saldırıların yoğunluğu azalmış görünse de, biliyoruz ki TMMOB’nin etkisizleştirilmesi AKP iktidarının gündeminden çıkmamaktadır. Rant ve talanın önünde engel olarak gördükleri TMMOB’yi hedef tahtasına koyanlar bilmelidirler ki, meslektaşlarımızdan ve yurttaşlarımızdan aldığımız güçle bu saldırılara sonuna kadar direnecek, meslek ve meslektaş sorunlarının yanında toplumun sorunlarına çözüm bulma çabalarına da katkı sunacak, hırsıza hırsız, katile katil demeye devam edeceğiz. Talan ve sömürü iktidarı karşısında gerçekleri dile getirmekten geri durmayacak, sözümüzü sakınmayacak, mücadelemizi sürdüreceğiz. TMMOB diktaya, sivil darbe günlerini ülkemize yaşatanlara boyun eğmeyecek” dedi.

“KORKMADAN, YILMADAN SÖYLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Basın açıklamasında söz alan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise, demokratik hak mücadelesine devam edeceklerini ve açılan tüm davalara karşın sokakta olacaklarını belirterek, “Aynı gerekçe ile açılan yüzlerce utanç davası ile karşı karşıyayız. Biz bu davanın takipçisi olacağız. Aynı sözleri durmadan, yılmadan ve korkmadan söylemeye devam edeceğiz. Hırsıza hırsız, katile katil diyeceğiz” şeklinde açıklamada bulundu. “Susma, sustukça sıra sana gelecek” sloganları atan meslek odaları üyeleri, yapılan basın açıklamasının ardından davanın ilk duruşmasına katıldı ve verdikleri dilekçeler ile kendilerini ihbar etti.