Foça Barış Kadınları Platformu'nun düzenlediği 'İnsan Olmak, Kadın Olmak' konulu söyleşi ve imza günü, Reha Midilli Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Düşme sonucu kırılan kolu askıya alınmış halde etkinliğe katılan Zeynep Oral, samimi tavır ve düşünceleriyle büyük çoğunluğu kadın olan katılımcılardan ilgi gördü. Sergi holünde kitap imzalanmasının ardından salonda süren etkinlik, Fatma Başyiğit'in Dünya Emekçi Kadınlar Günü tarihçesi, yaşanan olaylar, devletler ve Birleşmiş Milletler'deki gelişmeler, kadın hareketlerinin simgelerinin anlamları, dünyada ve Türkiye'de yaşanan kadına şiddet hakkında bilgi ve istatistikleri verdiği açış konuşmasıyla başladı.
Moderatör Feride Aksu Tanık'ın özgeçmişiyle birlikte yazarı takdimi sonrası söyleşinin ilk bölümü 'İnsan olmak' temasıyla açıldı. Bir deha olarak nitelediği Ulu önder Atatürk'ün 1 Aralık 1923 tarihinde İzmir konuşmasında söylediği, "Bir toplum cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerekliliklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı olan ihmal ve kusurdur" sözlerini hatırlatan Oral, son 15 yılda kazanımların büyük bölümünün kaybedildiğini iddia etti, "Bu bir karşı devrimdir" dedi.
Latin harflerine geçilmesini hata olarak niteleyenler olduğunu hatırlatan Oral, askeri darbelere gösterilen tepkilerin sivil darbelere gösterilemediğini söyledi. Cumhuriyet gazetesi davasını da hatırlatan Oral, daha önce tahliye edilen tüm arkadaşları dahil olmak üzere savcının sanıklar için tekrar 15'er yıl hapis cezası istemli yeni iddianame hazırlamasının şokunu yaşadığını belirtti.
Ak Parti iktidarında kadın hakları karşıtı söylem, eylem, çıkarılan yasa ve yapılan düzenlemelerden örnekler veren Oral, "Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum diye başlayıp 'eşitlik kadının fıtratında yok' diye sürdürüp, katlanarak çığırından çıkan bir söylem izliyoruz. Bu söylem gelip, kürtaj yasağına uzanıyor. Kadının tecavüzcüsüyle evlendirilmesine yöneliyor. Annelik rolü dışında kadını yok sayıyor. Örnek böyle olunca, kravat takan katiller neden iyi halden serbest bırakılmasın ki. Kadına yönelik şiddetin artmasının nedeni bu çağ dışı söylemlerdir" dedi.
'HIRSIZ VAR' DİYENİN SUÇLANDIĞI BİR DÖNEM VAR
Oral, "Ülkede son 15 yıldır cehaletin zaferine, şiddetin zaferine, onursuzluğun zaferine tanıklık ediyoruz. Hırsızlık yapmanın, yalanın, soygunun, talanın değil, hırsız var diyenin suçlandığı bir düzen var. Bu şiddet kültürünü besliyor ve tırnak içinde söylüyorum normalleştiriyor. Biz şimdi bu etaptayız" diye konuştu.
'HERKES GİBİ BEN DE KORKUYORUM'
Katılımcıların sorularına yer verilen son bölümde, "Siz de korkuyor musunuz" sorusunu yanıtlayan Zeynep Oral, korkunun insani bir duygu olduğuna ve kesinlikle ayıplanmaması gerektiğine vurgu yaptı. Oral, "Evet korkuyorum. Örneğin hakkımda açılmış ve iki yıldır süren bir soruşturma var. Herkes gibi ben de korkuyorum. Ancak korkuyu gidermenin yolu susmak değil, mücadele etmektir. Mücadele ederseniz, korkuyu yenersiniz" dedi.
Tüm baskı ve yaşananlara rağmen kadın hareketinin son yıllarda ivme kazandığını ve daha büyük katılımlarla kendini savunarak hak aradığını, bunun bir örneğinin de bugün Foça'da görüp yaşadıkları olduğunu belirten Zeynep Oral'ın söyleşisi, salondakilerin alkışlarıyla tamamlandı. Katılımcılar, yazarla birlikte günün anısına toplu fotoğraf çektirerek kendisine veda etti.