POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Tunceli'de Sütlüce köyü yakınlarına yapımı planlanan 'Entegre Katı Atık Bertaraf Tesisi' projesine karşı çıkan köylüler, 55 bin ağacın kesileceğini, yaban hayatının yok olacağını ve kutsal mekanların yok edileceğini belirterek yol kapattı.

Tunceli Belediyesi öncülüğünde 6 ilçenin belediye başkanlığı tarafından Avrupa Birliği'nin de fon desteğiyle, merkeze bağlı Sütlüce köyü yakınlarında, 18 hektarlık alana yapımı düşünülen 'Entegre Katı Atık Bertaraf Tesisi' projesine karşı protestolar sürüyor.

Bölgede 55 bin ağacın kesileceğini, doğanın tahrip edileceğini, kutsal gördükleri inanç yerlerinin çöp altında kalacağını, geçim kaynakları olan tarımsal ve hayvansal faaliyetlerin son bulacağını belirten ve 2 yıldır aralıklarla eylem yapan köylüler, bölgeye yüklenici firmanın geleceğini öğrenince yolu araç ve taşlarla kapattı.

Köylüler, firma yetkilerini kapattıkları yoldan geri çevirerek bölgede nöbete başladı.

"BURANIN İKİNCİ BİR İLİÇ OLMASINI İSTEMİYORUZ"

Köylüler adına açıklama yapan Süleyman Özmen, bölgede katı atık tesisini yaptırmamak için nöbet tutacaklarını belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Bundan sonra burada günlük nöbet tutacağız. Ne pahasına olursa olsun, hangi parti bu projeyi savunursa savunsun, kim savunursa savunsun, hiç bizim umurumuzda değil. Tamamıyla ideoloji üstüyüz. Tamamıyla parti dışı bir durum. Yaşam alanına sahip çıkıyoruz; başka bir şey yok. Bu buranın ikinci bir İliç olmasını kesinlikle istemiyoruz ve kesinlikle bu projeyi istemiyoruz. Burası, bizim tarih hafızamızdır. Burada yatan insanlarımız vardır. Burası bizim ziyaret yerlerimizdir, inanç yerimizdir. Burada bilirkişi 9 tane endemik bitki tespit etti. Burası, kentin su havzasıdır. Burada 54 bin 900 ağaç kesilecek.

"YAPILMAMASI İÇİN CANIMIZI VERİRİZ"

Tesis yapılırsa; hayvancılık ve tarım tamamıyla son bulacak. Köylülerin yaşam alanları tamamıyla elinden alınacak. Bir sürü şeyi bir araya getirdiğimiz zaman, bu projenin topluma ve çevreye zararlı olduğunu, maden yollarını açmak için ortaya sürülen bir proje olduğuna inanıyoruz. Şimdi bunlar bizi aşarlarsa; yarın da Kırmızıdağ'ın öbür tarafında maden çalışmalarını başlatacaklar. Ne pahasına olursa olsun istemiyoruz. Kendi doğamıza sahip çıkıyoruz. Yaşam alanımıza sahip çıkıyoruz. Projeyi uygulamak ve savunmak isteyen kişiler buyursun gelsin. Burada bekliyoruz. Bu projenin yapılmaması için canımızı veririz" dedi.