İZMİR - Polis memuru Mehmet Kaplan, kardeşinin intihar etmesi için hiçbir neden olmadığını belirledikten sonra yaptığı araştırmada, Zikrullah Kaplan'ı tabancayla öldüren Şinasi Top'un, şüphe çekmemek için kendisini bıçakla yaraladığı, ardından intihar senaryosunu uygulamaya kolduğu belirlendi. Savcının da ikna olması sonucu açılan davada 'Kusursuz cinayet' tüm yönleriyle aydınlatıldı ve Şinasi Top 14 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Olay, Bornova'nın Evka 3 Semti'nde, 127/18 Sokak'ta bulunan Türk Telekom'a ait binada 2011 yılı Şubat ayında meydana geldi. Santral memuru 49 yaşındaki Şinasi Top, boynundan ve kolundan yaralı olarak yakındaki markete sığındı, çalışma arkadaşı güvenlik görevlisi Zikrullah Kaplan'ın kendisini bıçakladığını ileri sürdü. Market çalışanlarının ihbarı üzerine gelen polis ekipleri, binaya girdiklerinde 5 yıllık güvenlik görevlisi 31 yaşındaki Zikrullah Kaplan'ın kanlar içerisindeki cesedini buldu.
Boynunda ve kolundaki yaralar nedeniyle hastaneye götürülen Şinasi Top, birlikte kahvaltı yaptıkları Zikrullah Kaplan'ın, hiçbir neden yokken kendisine bıçakla saldırıp yaraladığını, aralarında çıkan boğuşma ardından kaçtığını, Kaplan'ın da intihar ettiğini ileri sürdü. Polisin araştırmaları sonrasında da, elinde tablancayla cesedi bulunan Zikrullah Kaplan'ın ihtihar ettiği kayıtlara geçti.
POLİS AĞABEYİ İNANAMADI
Başka bir ilde polis memuru olan Mehmet Kaplan da kardeşinin cesedini teslim almak için İzmir'e geldi. Otopsi ardından Zikrullah Kaplan'ı memleketleri Osmaniye'ye götürüp toprğa veren ağabey Mehmet Kaplan, kardeşinin intiharına anlam veremeyip araştırma yapmak için tekrar İzmir'e geldi. Mehmet Kaplan, kardeşinin 5 yıldan bu yana çalıştığını, hiçbir psikolojik sorunu olmadığı gibi ekonomik olarak da iyi durumda bulunduğunu, intihar etmesi için neden bulunmadığını meslektaşlarına anlatmaya çalıştı. Mehmet Kaplan, meslektaşlarının, kardeşinin eldeki kanıtlara göre intihar ettiğinde ısrar etmelerine rağmen, ikna olamadı. Kaplan, kendi çabaları ile ortaya çıkardığı çelişkileri, soruşturmayı sürdüren savcıyla da paylaştı. Mehmet Kaplan'ın, ileri sürdüğü iddiaları, araştırmaya başlayan cumhuriyet savcısı da olayda çelişkiler bulunduğunu farkedince, ayrıntılı inceleme için dosyayı yeniden açtı.
2 YIL SONRA CİNAYET DAVASI AÇILDI
Eldeki kanıtların yanı sıra, olayda kullanılan bıçak, tabanca ile hem Zikrullah Kaplan'ın hem de Şinasi Top'un elinden, olay sonrası barut izi tespiti için alınan örnekler, savcı tarafından detaylı inceleme için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Buradaki incelemelerden elde edilen sonuç, olayı bambaşka bir yöne kaydırdı.
Tabancayla intihar ettiği bildirilen Zikrullah Kaplan'ın elinde bulunmayan barut artığı izleri, Kaplan intihar etmeden binadan kaçtığını öne süren Şinasi Top'un elinden alınan örneklerde tespit edildi. Savcı, yeni bilgiler sonrasında, 'intihar' olarak kayıtlara geçen olayı, cinayet davasına çevirdi ve Şinasi Top'un tutuklanmasını sağladı. Olaydan 2 yıl sonra cinayet planı ortaya çıkartılan Şinasi Top hakkında da, 2013 yılının Mart ayında İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde, ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.
BARUT ARTIĞI İÇİN POLİS MEMURLARINI SUÇLADI
Şinasi Top, duruşmalardaki ifadelerinde, suçlamaları kabul etmeyip olayın ardından verdiği bilgilerin doğru olduğunu, Zikrullah Kaplan'ın kendisine saldırdıktan sonra intihar ettiğini ileri sürdü. Top, ayrıca elindeki barut artıklarının soruşturmayı yürüten polis memurlarının, olay sonrası ifade alma işlemi sırasında kendisine yanlışlıkla bulaştırıldığını öne sürdü.
Şinasi Top, kısa süre önce sonuçlanan davada, 14 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı. Cezayı az bulan Zikrullah Kaplan'ın yakınları, kararı temyiz edeceklerini açıkladı.