İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, 13 Şubat 2015 tarihinde gerçekleştirilen 'laik eğitim' eylemine katıldığı için gözaltına alınan 94 kişi hakkında açılan dava hakkında basın açıklaması yaptı. Konak'taki eski Sümerbank binası önünde bir araya gelen yaklaşık 50 kişinin katıldığı basın açıklamasına KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Bahri Akkan, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sözcüsü Melih Yalçın da destek verdi. "Laiklik talebi yargılanamaz" yazılı pankart açan grup, "Laik eğitim, demokratik Türkiye", "OHAL'de başkanlık istemiyoruz", "Ne şeriat ne darbe, demokratik Türkiye" sloganları attı. Grup adına basın açıklamasını DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı okudu.
"KAMU KURUMLARINDA TARİKATLAR CİRİT ATIYOR"
13 Şubat 2015 tarihinde Eğitim-Sen ve Alevi örgütlerinin birlikte Türkiye çapında yaptığı, "Laik, bilimsel, anadilinde eğitim" eyleminin İzmir Valiliği tarafından engellendiğini belirten Sarı, "Kışın soğuğunda gazlı su sıkılarak, dövülerek 94 kişi gözaltına alındı. Bu şiddeti uygulayanların, en demokratik hakkımızı zor yoluyla engelleyenlerin değil, laik bir eğitim, laik bir yaşam isteyenlerin yargılanması 14 yılda nereye geldiğimizi göstermektedir. 15 Temmuz darbe girişimi öncesi 'ne istediler de vermedik' diyenler, 15 Temmuz sonrası yaptıklarıyla hiçbir ders almadıklarını göstermektedirler. Vakıf kılıfı adı altında başta emniyet olmak üzere tüm kamu kurumlarında tarikatlar ve cemaatler cirit atmaktadır. Bugün diktatörlük sevdasıyla yanıp tutuşanlar şiddet, baskı, kayırma, peşkeş çekme, ulufe dağıtma yoluyla referanduma gitmeye çalışmakta ve bu uğurda her türlü gayrimeşruluk, her türlü şiddet mubah sayılmaktadır. Yapılan tüm bu çalışmaların asıl hedefinin, hilafet sisteminin yeniden kurulması ve laikliğin adım adım ortadan kaldırılması olduğunu artık AKP milletvekilleri bile gizleme gereği duymuyor" dedi.
"AK PARTİ'NİN GİZLİ AJANDASI VAR"
AK Parti'nin 14 yıllık iktidarında gizli bir ajandasının olduğunu ve ilk önce laikliğe ve laik yaşam tarzına sistemli bir şekilde saldırdığını öne süren Sarı, sözlerini şöyle sürdürdü:
" '14 yılda laikliği kaldırmak isteseydik kaldırırdık, kimin yaşamına müdahale ettik' diyenlere söylüyoruz:
14 yılda uygulamalarınızla ülkeyi tarikatlar, cemaatler cenneti yaptınız. 14 yılda kamu kadrolarını, bakanlıkları parsel parsel bu cemaat ve tarikatlara peşkeş çektiniz. 4+4+4 uygulamasıyla savaş açtığınız eğitim sistemini bu cemaat ve tarikatlara peşkeş çektiniz. Zorunlu din dersi uygulamalarında AİHM’ye yaptığınız savunmalarda yalan söyleyerek 'bizde zorunlu din dersi yok, din kültürü veriyoruz' derken Sünni mezhebinin ibadet şekillerini küçücük beyinlere işlediniz. Zorla seçtirilen din dersleriyle her okulu imam hatip yaptınız. Direnen okulları proje okulu adıyla imam hatipleştirdiniz. Bu şaibeli şeriatçı örgütlerle bakanlıklar üzerinden protokoller yaparak devletin vermesi gereken hizmetleri bu karanlık vakıflara devrettiniz. Referansı tarikatlar olan yurtları, vakıfları, dernekleri denetlemeyerek çocuk istismarlarına, çocuk ölümlerine neden oldunuz. Resmi olmayan yazılarla İstiklal Marşı törenlerinde İzmir’de şehit anması adı altında cenaze törenleri yaptırıp, çocuklara zorla dualar okuttunuz. Ama laik bir eğitim, laik bir yaşam isteyen güçleri örgüt üyeliğinden yargılayıp tutuklattınız."
Açıklamanın ardından grup olaysız şekilde dağıldı.