Mardin'de yaşayan 8 çocuk, 10 torun sahibi emekli işçi Yusuf Çelik'e 10 yıl önce Hepatit B tanısı konuldu. Yıllardır ilaç tedavisi ve doktor kontrolünde olan Çelik'te hastalık ilerledi, siroza çevirdi ve geçen yıl yemek borusundaki varisler kanama yapmaya başladı. Karaciğer nakli olması gerektiği söylenen Çelik, nakil için İzmir'e Kent Hastanesi'ne başvurdu. İlk önce kızı Pınar Çelik, ardından oğlu Sedat Çelik canlı donör adayı oldu. Ancak ikisi de uygun çıkmadı. Bu kez sıraya diğer kızı Meral Çelik girdi. Meral Çelik'in verici olabileceği saptanınca nakil hazırlıkları başladı. Ancak tetkiklerde Yusuf Çelik'in kalp hastası olduğu ve mutlaka bypass olması gerektiği ortaya çıktı. Yapılan konsültasyon sonunda iki ameliyatın farklı zamanlarda yapılmasının riskli olacağı sonucuna varıldı. Yeniden ameliyat planı yapıldı. Kent Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi cerrahları Prof. Dr. Suat Büket, Opr. Dr. Arzum Kale ve hemşire Gonca Yaşar'dan oluşan ekip, hastayı bypass ameliyatına aldı. Yaklaşık 3 saat sonra devreye Doç. Dr. Murat Kılıç başkanlığında Dr. Opr. Dr. Cahit Yılmaz, Opr. Dr. Kamil Kılıç, Opr. Dr. Rasim Farajov, Opr. Dr. Zaza Iakobadze, koordinatör Gülay Aksu'dan oluşan karaciğer nakli ekibi girdi. 10 saat süren iki zorlu ameliyat başarıyla sonuçlandı.
AYRI AYRI AMELİYATLAR RİSKLİ OLACAKTI
Yapılan ameliyatlarla ilgilgi bilgi veren Doç. Dr. Murat Kılıç şunları söyledi:
"Yusuf Çelik, Hepatit B'ye bağlı karaciğer sirozu olan bir hastamızdı. Bize başvurduğunda son bir yılda geçirdiği yemek borusundaki varis kanamaları sebebiyle hayati tehlikesi mevcuttu ve kısa sürede karaciğer nakli olmazsa hastanın bu kanamalara bağlı kaybedilmesi söz konusuydu. Vericisi kızı olan hastayı, karaciğer nakli için hazırladık. Ancak bu hazırlık sırasında hastada aynı zamanda koroner arter hastalığı dediğimiz kalp damarlarında da problem olduğu ortaya çıktı. Bu sebeple karaciğer nakline girerse bunu kaldıramayacağı, önce bir bypsss ameliyatı olması gerektiğini kalp damar cerrahisindeki arkadaşlarla konuştuk. Karaciğer sirozu sebebiyle de sadece koroner artere yönelik bypass ameliyatı olsaydı bu sefer de karaciğer sirozundan yetmezliği ağırlaşacak ve ameliyatı iyice riskli hale gelecekti. Bu yüzden iki ameliyatı beraber yapmaya karar verdik. Aynı seansta sabah 9'da başladık, 19.00 gibi bitirdiğimiz ameliyatta önce göğüs kafesi açılarak pompaya girmeden bypass ameliyatı yapıldı. 2-3 saatlik bu ameliyattan sonra da canlı verici kızından aldığımız karaciğerle hastanın nakil ameliyatını gerçekleştirdik. Bu iki ameliyatın da birbirine pozitif etkisi oldu. Ameliyatlardan herhangi birini tek yaptığımızda yaşayacağımız komplikasyonları yaşamadık, ameliyat sonrası dönemi de olağan bir nakil gibi seyretti. 3-4 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra servise aldık ve güzel bir sonuç olarak taburcu ettik. Böyle ameliyatlar çok nadir yapılıyor. Türkiye'de de tek tük yapılan vakalar var. Toplam vaka sayısı 5'i geçmez. Bizim ikinci vakamız, aynı anda hem bypass hem karaciğer nakil olan. Bu iki ameliyatın birlikte planlanması bu başarıyı getirdi. Ekip çalışmasının getirdiği güzel bir sonuç oldu. Hastanın da şanslı olduğunu düşünüyorum, özellikle canlı vericisinin olması şansını artırdı."
Kent Kalp Damar Cerrahisi Ekibinden Opr. Dr. Arzum Kale de şöyle konuştu:
"Hasta karaciğer nakli olmak için hastanemize başvurmuş bir hastaydı. Ameliyat öncesinde yapılan hazırlıklarda çekilen koroner anjiyo sonrasında bypass kararı aldık. İki damarına bypass yapıldı. Aynı seansta biz kalp damar cerrahisi ekibi olarak ameliyata başladık, ikili bypass işlemi gerçekleştirildi, ardından ameliyata hiç ara verilmeden karaciğer ekibi ameliyata devam etti. Hastamız iki açıdan da gayet iyi."
Öte yandan iki zorlu ameliyat sonrası yeni bir hayata başlayan Yusuf Çelik her şeyin yolunda olduğunu belirterek, "Çok iyiyiz, doktorlarımıza çok teşekkür ediyoruz" dedi. Babasına can aşısı olan Meral Çelik de "çok mutluyum" diyerek duygularını dile getirdi.