Karşıyaka'da market işleten ve o zaman 30 yaşında olan Osman Dikici, evinin önünden aracına bineceği sırada kimliği belirsiz kişilerce bir otomobile bindirilip kaçırıldı. O andan itibaren Osman Dikici'nin bulunması için ailesi girişimlerde bulundu. Aile hem kendi imkanlarıyla oğullarını aradı hem de polisten yardım istedi.
Osman Dikici'nin babası Kemal Dikici ile yakınlarının bu arayışları sırasında, pek çok sahte ihbarda da bulunuldu. Aileyi arayan umut tacirleri, Osman Dikici'nin bulunduğu yolunda haberler verdi. Bu kişilerin yalanlarına inanan aile yıllarca umutla bekledi, binlerce lira harcadı. Ailenin gerek kendi imkanları, gerekse de çeşitli kamu görevlileriyle yaptıkları görüşmeler sonrasında yürütülen resmi işlemlerden sonuç alınamadı. 16 yıllık süre içerisinde polisin yürüttüğü soruşturmalardan da sonuç çıkmayınca Osman Dikici'nin kaybolması sır olarak kaldı.
TEK ŞÜPHELİ OLAN ESKİ KOMİSER BERAAT ETTİ
Osman Dikici'nin kaybolmasından sonra tek şüpheli, eski komiser B.U. oldu. Osman Dikici'yi kaçırdığı iddiasıyla Karşıyaka 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan B.U., beraat etti. Böylelikle dosya da başka şüpheli bulunmadığı için kapanmış oldu.
UZMAN EKİPLE ARAŞTIRMA SİL BAŞTAN
Kemal Dikici ve eşi yıllardır oğullarının bulunması veya başına ne geldiğinin ortaya çıkarılması için girişimlerde bulunmayı sürdürdü. Karşıyaka Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yılmaz Karaayak dosyayı yeniden ele aldı. Hem ailedeki hem de polisteki dosyaları evrakı ince ayrıntılarına kadar inceledikten sonra faili meçhul dosyanın raftan indirilmesini istedi. İzmir Emniyeti ile de görüşüp uzman polislerden oluşan bir de ekip görevlendirdi.
YENİDEN UMUTLANDILAR
16 yıldır oğlundan gelecek bir haberi beklediklerini belirten Kemal Dikici, "Vermediğimiz mücadele kalmadı. Hem annesinin hem de benim sağlığım bitti. Umutla her gün kapının çalmasını bekledik ama o beklediğimiz olmadı. Ben zamanla kendimi oyaladım, ancak eşim anne yüreğiyle bu acıyı taşımakta zorlanıyor. Sağlığımız bozuldu. Adli makamlara, polise birçok makama başvurdum ama oğlum bulunamadı. Bulunmasından ziyade izi dahi yok. Oğlum kayboldu ve 16 yıldır da kendisinden en ufak bir iz çıkmadı. Yaptığımız mücadele sonuç verdi. Savcımız bizi dinledi, polisi dinledi, sonunda da oğlumuzun bulunması için yeniden dosyayı açtı. Bu gelişme bizim için yeniden umut ışığı oldu. Artık oğlumuzun en azından başına ne gelmiş, akıbeti ne olmuş onu öğrenmek istiyoruz. Bu kez umutluyuz" dedi. (DHA)
POLİTİKA
Sayfa başına git
