Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevinden ihraç edilen eski Yargıtay Üyesi Ali Kütük, hakim karşısına çıktı.
Yargıtay 9. Ceza Dairesindeki duruşmaya, Kütük ve avukatı katıldı.
Yargıtay'ın tazminat davalarına bakan 4. Hukuk Dairesi üyesiyken Yargıtay 1. Hukuk Dairesinde görevlendirilen Kütük, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilerek, tutuklanmıştı.
Duruşmada savunması alınan Kütük, Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından yargılanmasının "tabii hakimlik ilkesi"ne uygun olmadığını ileri sürdü.
Hakkındaki suçlamaları reddeden Kütük, silahlı terör örgütü üyeliği suçunun sabit olduğunun belirlenmesi için örgütle bağının ispatlanması gerektiğini söyledi. Hakkında delil olmaksızın soruşturma başlatıldığını iddia eden Kütük, soruşturmanın usulüne uygun yürütülmediğini ileri sürdü.
Yargılama hakkında durma kararı verilerek dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesi gerektiğini savunan Kütük, "Durma kararı verilmezse ben daha önce sizin konumunuzdaydım, yarın sizin de hangi konuma geleceğiniz belli olmaz. Herkesin aynı konuma düşme ihtimali vardır. Hukuk bir gün herkese lazım olacaktır. Bu durumun heyetinizce dikkate alınması gerekir." dedi.
Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasını kabul etmeyen Kütük, hayatının hiçbir döneminde bu tür yapılarla irtibatının bulunmadığını öne sürdü.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinde 12 yıl tetkik hakimliği yaptıktan sonra dönemin müsteşarı Ahmet Kahraman'ın desteğiyle 2011'de Yargıtay üyesi seçildiğini savunan Kütük, "Meslek hayatım boyunca yasal olmayan bir eylemin içinde bulunmadım. Eski adıyla cemaat ile hükümetin arasının açılmasından sonra 'Ya bizden ya onlardansınız' mantığı sonucu her iki kanatla da ilgim olmadığı halde fişlendiğimi düşünüyorum." iddiasında bulundu.
Aleyhinde tanık beyanında bulunan Kasım Kütük'ün akrabası olduğunu, yıllar önce ablasıyla evlenmek istemesine izin verilmediği için aleyhinde tanıklık ettiğini savunan Kütük, bu durumun kendisine sorulmasını istedi.
Kütük, ByLock kullandığı iddiasını da reddederek, hiçbir şekilde ByLock üzerinden haberleşme yapmadığını öne sürdü. Ahmet Kütük, ByLock'a ilişkin delilin MİT tarafından hukuka aykırı şekilde elde edildiğini savunarak, bu konuda bilirkişi incelemesi talebinde bulundu.
Mahkeme Başkanı Burhan Karaloğlu, Kütük'e ByLock tespit tutanaklarında üzerine kayıtlı bir hat ile 852 kez, diğer hat ile 2 bin 52 kez programa giriş yaptığının belirlendiğini söyleyerek, bu konudaki savunmasını sordu.
Kütük, telefon numaralarının kendisine ait olduğunu kabul etti ancak ByLock kullanmadığı iddiasını yineledi.
"manolya19" ve "ak19" isimleriyle giriş yapmış
ByLock yazışmalarında programın grup sorumlusu olarak Bank Asya'ya para yatırılması için aktif rol üstlendiği ve bunun için talimat verdiği, programa "manolya19" ve "ak19" kullanıcı adıyla giriş yaptığı şeklindeki tespitlerin hatırlatılması üzerine Kütük, bu suçlamaları da reddetti. Kütük, "ByLock'ta hiçbir şekilde kimseyle mesajlaşmam yoktur." dedi.
Kütük'e ByLock üzerinden Bank Asya'ya para yatırılması konusunda görüşme yaptığı, örgütün hukuk daireleri sorumlusu eski Yargıtay Üyesi Ali Akın'ı tanıyıp tanımadığı da soruldu.
Ali Akın'ın, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinde görevliyken mesai arkadaşı olduğunu ve 5 yıl birlikte görev yaptıklarını anlatan Kütük, Akın ile böyle bir mesajlaşmasının da olmadığını iddia etti.
Ahmet Kütük, bir başka soru üzerine, irtibatlı olduğu tespit edilen ve terör örgütü içerisinde yer alan yargı mensuplarına örgüt adına talimat veren "abi" olarak nitelendirilen örgütün sivil imamlarından "Nejat" kod adlı Mehmet Baysal'ı ise tanımadığını savundu.
Verilen aranın ardından Mahkeme Başkanı Karaloğlu, ara kararları okudu.
Sanığın ByLock görüşmelerinde bulunduğu belirtilen Mehmet Baysal hakkında FETÖ üyeliğinden işlem yapılıp yapılmadığının sorulmasını kararlaştıran Heyet, tanık Kasım Kütük'ün talimatla ifadesinin alınarak "kız isteme" konusunun ayrıca sorulmasına karar verdi.
Sanık hakkında ifade veren eski HSYK Üyeleri Kerim Tosun, İbrahim Okur ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in duruşmada tanık olarak dinlenmesi kararlaştırıldı.
Sanığın tutukluluk halinin devamına, duruşmanın 15 Ocak 2018'e bırakılmasına karar verildi.