Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için zorunlu olarak yapılan uyum çalışmaları iki koldan devam ederken, partinin hukukçu kurmayları da bu pakete monte edilebilecek ‘seçim ittifakı’ maddesine gerek olup olmadığını araştırdılar. Kulislerde, AK Parti’nin hem MHP hem de Saadet Partisi ile ittifak hazırlığı olarak yorumlanan çalışmada, ilginç değerlendirmeler geldiği öğrenildi.
ZATEN YAPILABİLİR
Adalet Bakanlığı’nın katkısıyla partide sürdürülen uyum çalışmasının ilki, teknik düzenlemeler ve 6 seçim yasasında değişiklik öngörüyor. Cumhurbaşkanlığı’nda yapılan devletin yeniden yapılanması çalışmasını ise daha çok danışman kadrosu yürütüyor. Bu iki ekip, son olarak ‘seçim ittifakı’ ve ‘seçim barajı’nı da içine alan bir çalışma yaptı.
Yapılan toplantıda, “Mevcut yasalarda zaten ittifakları yasaklayan bir düzenleme yok. Örtülü ittifak yapılabiliyor. Siyasi Partiler Yasası’nın ‘bir parti iki defa üst üste seçime girmezse, kapatılmasına ilişkin dava açılabileceğine ilişkin’ hüküm de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Dolayısıyla bir yaptırım da sözkonusu değil. Mevcut seçim yasaları buna izin verirken, ittifakı hüküm olarak yasalara taşımanın anlamı yok. Bu yapılmak istenirse de birçok mevzuatın taranması ve bir dizi zorunlu düzenleme yapılması gerekecek. Buna gerek yok” yaklaşımı ön plana çıktı.
CEZA HÜKMÜ İPTAL
Siyasi Partiler Yasası’nın 105. maddesi, “Kuruldukları tarihten itibaren aralıksız iki dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerine katılmayan siyasi partiye, ikinci genel seçimin yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kapanma kararı alması için yazılı tebligatta bulunulur. Bu yazının tebliğinden itibaren üç ay içinde kapanma kararı alınmadığı takdirde, Cumhuriyet Başsavcılığı’nca açılacak dava üzerine Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla o siyasi parti kapatılır” hükmünü içeriyordu. Yapılan itiraz üzerine Anayasa Mahkemesi, Ocak 2015’te bu hükmün, “Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerine katılmamanın” Anayasa’da sayılan kapatılma nedenleri arasında yer almadığından, bu eylemin yaptırımının ‘kapatılma’ olamayacağına karar vererek iptal etti. Hükümet ise bu hükümle ilgili herhangi bir düzenleme yapmadı.
BARAJ, LİDERLERE KALDI
Parti kurmayları, seçim barajının yüzde 10’dan aşağı çekilmesinin, zaman zaman gündemine geldiğini, yüzde 7’lik barajın uygun olabileceğine dair geçmişte çalışma yapıldığını anımsattılar. 2019 için barajın yeniden tartışılmasının, ancak liderler düzeyinde bir konu olduğu belirtiliyor. AK Parti’nin ‘daraltılmış bölge seçim önerisi’ ise bu seçimin konusu görülmüyor. MHP’nin buna sıcak bakmaması etken olarak gösteriliyor.