Baş kahramanlarını, savaştan kaçıp derme çatma botlarla Yunan adalarına geçmek isterken Ege denizinde boğulan mültecilerin oluşturduğu acı hikayelerin sayısı her yıl biraz daha artarken, bu insanlık trajedisine bir de kamyon kazası eklendi. Geçtiğimiz Çarşamba günü İzmir'in Karaburun ilçesindeki tekne faciasında boğulan mültecilerin acısı henüz geçmeden, Pazar günü yine İzmir'de, Menderes ilçesinde yaşanan trafik kazası yürekleri dağladı. Kamyon kasasıyla taşınırken can veren, aralarında bebeklerin de bulunduğu 22 mülteci, "umuda yolculuğun" henüz başındayken kaybetti.
"Güzel bir gelecek" için Avrupa'ya kaçak yollardan giriş yapmak isterken yaşamını yitiren mültecilerden kimlikleri tesbit edilenlerin cenazeleri, yakınları tarafından ülkelerine götürülüyor. Sahibi çıkmayan ya da kimlik tesbiti yapılamayan cenazeler ise İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Doğançay'daki mezarlığında, 412 numaralı adada defnediliyor.
Kimsesiz öldüler ama sahipsiz değiller
Hem kimliği tesbit edilemeyen hem de kimliği belirlenip hiç bir yakını bulanamayan "kimsesiz" mülteciler için Doğançay Mezarlığı’nda 2 dönümlük alanda 1200 gömünün yapılabileceği mezarlık alanı hazırlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, ülkelerinden çok uzakta yapayalnız, cemaatsiz defin yapılan mezarlara gözü gibi bakıyor. Mezarlık alanı her gün temizleniyor; beyaz, pembe ve kırmızı güller ve çimenler her gün sulanıyor. Halen Avrupa yolunda can veren 78 mültecinin mezarı bulunuyor Doğançay'da..
2015 yılında 7 kadın, 2 bebek ve 12 erkek olmak üzere 21, 2016 yılında 28 kadın, 12 erkek, 8 bebek olmak üzere 48, 2017 yılında ise 9 mültecinin gömüldüğü mezarlıkta kimilerinin ismi bile yok. Kimsesiz olanların sayısı 39. Onları birbirinden ayırt eden, sadece başuçlarındaki siyah tabelada yazan numaralar. İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, kimsesiz mültecilerin mezarlarını sahipsiz bırakmıyor.
Nadiren de olsa, bazı günler 412 numaralı adanın ziyaretçileri oluyor. Yakınlarına dua etmek için gelen Suriyeli göçmen aileler, hem kendi yakınları hem de tanımadıkları, yüzünü bile görmedikleri diğer mülteciler için gözyaşı döküp dua ediyor. Mezarlık görevlileri, bu kişilerin bazen saatlerce mezarlıkta kalıp dua ettiğini söylüyor.
Bu çocukların günahı ne'
Gömülen her kimliksiz mülteciden, daha sonra yakınları ortaya çıkabileceği için Adli Tıp Kurumu tarafından DNA örneği alındığını, kayda geçirildiğini belirten İzmir Büyükşehir Belediyesi Doğançay Mezarlığı yetkilileri, “Cesedi bulunan ancak kimlikleri tespit edilemeyen, yakınlarına ulaşılamayanlar, yasa gereği, otopsilerinden sonra İzmir Adli Tıp Kurumu morgunda 15 gün bekletildikten sonra mezarlığımızda oluşturduğumuz adaya gömülüyor. İsteyen bizim kayıtlarımızdan yakınlarının mezarlarını bulabilir" bilgisini verdi.
Gelen cesetleri yıkayıp dualarını okuyan ve defnederken başlarında bulunan Doğançay Mezarlığı İmamı Kadir Çelenk ise duygularını şöyle dile getirdi:
"Çok zor bir iş bu.. Hele çocuk olunca dayanmak çok zor oluyor. Bu çocuklar günahsız, suçsuz, hiçbir şeyden haberleri yok. Belki de ileride kendi ülkelerini yönetecek kişiler. Nasıl sahipli bir kişinin cenazesini defnediyorsak, mültecilerin de aynı şekilde cenazelerini yıkayıp dualarını ederek gömüyoruz.”