Ege Postası
Geri

8. Gün'de sert eleştiriler: Bayraklı köy belediyesi!

TV 35 Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Umutoğulları ve Gerçek Haberci Genel Yayın Yönetmeni Adem Nakçı, Sekizinci Gün’de gündemi değerlendirdi. Programda özellik Bayraklı Belediyesi'nden yaşanlar sert bir dille eleştirildi. 8. Gün'de sert eleştiriler
8. Gün'de sert eleştiriler: Bayraklı köy belediyesi!
Haberler / Yerel Politika
25 Şubat 2020 Salı 12:51
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGEPOSTASI - Mithat Umutoğulları ve Adem Nakçı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İzmir ziyaretinde yaşananları, Bayraklı’da özel kalem müdürü Berk Ulusal’ın kendi maaşı dışında iki maaş daha almasını, yaklaşan İzmir Kent Konseyi başkanlığı seçimleri öncesi gerçekleşen sürpriz Tuncay Özkan ve Tunç Soyer buluşmasını değerlendirdi.

Bayraklı Köy Belediyesi…

Mithat Umutoğulları Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın bir yıl içerisinde ilçeye hiçbir hizmet yapmadığını ancak özel kalem müdürü Berk Ulusal’ın üç maaş almasını sağladığını belirterek, “Başkan tasarruf yapalım diyor ama kendi özel kalem müdürü 9 bin liraya yakın maaş alıyor. 5 bin 250 tane, Personel A.Ş’den bin 850, Baybel’den de bin 850 lira alıyor. Bir asgari ücretin iki katını şirketlerden alıyor. Toplam 9 bin lira her ay maaşını alıyor. Özel kalem müdürüne özel maaş veriyor. Bir taraftan tasarruf yapan bir belediye başkanıyım diyor, bir yıl geçmiş, sıfır yatırımlı bir belediye. Bayraklı Köy Belediyesi diyorum zaten. Kınık’ta cumhurbaşkanı 35 tane proje saydı. Bir yıldır Bayraklı Belediye Başkanı hiçbir şey yapmadı, sıfır hizmet. Bir tane park yaptım, bir parkın oyuncağını değiştirdim desin. Niye'” diye sordu.
 

Umutoğulları: Hani sen devrimci başkandın….

Umutoğulları, Berk Ulusal’ın sosyal medya mesajlarında partisinin genel başkanını istifaya çağırdığı metinlerin olduğunu vurgulayarak, bu durumun Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın ‘Genel başkanıma laf söyleyenle çalışmam’ açıklamasıyla çeliştiğini söyledi. Umutoğulları, “Şimdi genel başkanını istifaya çağırmış bir özel kalem müdürü. Genel başkanı çoık sevdiğini söyleyen ve genel başkana laf söyleyenle çalışmam diyen bir belediye başkanı. Serdar Sandal ağzıyla kuş tutsa boş. Eğer sen, devrimci başkandı, hayalleri vardı, senin hayallerin imtiyaz tanıyıp onları ekonomik olarak kalkındırmaksa arkadaş bu iş böyle olmuyor” dedi.

PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:

M.U: Siyasetin bu kadar gerginleşmesinin altında iktidar partisini suçlamak da doğru değil. Tunç Soyer, sayın Cumhurbaşkanını havaalanında karşıladı. Var mı bir tane AK Parti’linin bu konuda bir şey yaptığını.

A.N: Sıkıntı iktidar partisi ya da Cumhurbaşkanının söylemlerinde değil. Siyasette artık şöyle bir şey var, keskin güvensizlik ve kamplaşma var. Biri sosyal medyada bir açıklama yapıyor, öbürü hayda saldır saldır.

M.U: Şehit cenazelerinde liderler zaman zaman selamlaşıyor, yan yana geliyor. Açılan Çandarlı otobanı, o bölgeyi kullananlar açısından inanılmaz bir nimet oldu. Bir buçuk saatlik yol, 40 dakikaya düştü. Büyükşehir belediyesinin beklediği projelere Cumhurbaşkanından onay geldi. Soyer’in Hamza Dağ’a ve cumhurbaşkanına teşekkürü var. Soyer gibi naif bir adama benim başıma bir şey gelirse sizden bilirim demesi Hüsnü Boztepe’nin. Bayraklı’da da buna benzer hamleler yapmıştı Boztepe. Hasan Karabağ, onu meclisten dışarı atmak zorunda kalmıştı. Eleştirinin dozajı vardır. Büyükşehir başkanı meclisi yönetir, konuşma sırası vermeden konuşamazsınız. AK Parti’nin de tepki göstermesi de önemli. Boztepe’nin çıkışıyla ilgili rahatsızlıklarını dile getirdiler. Genel siyasette de umarım liderlerin daha yapıcı bir dil kullanması gerekiyor. Bizim burada artık Türkiye’de birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. İktidar muhalefet çatışmasını bir kenara bırakıp ilişkileri yumuşatmak gerekiyor. CHP’liler keşke davete icabet etselerdi. Tuncay Özkan’ın açıklamasını çok doğru bulmuyorum. Buraya gelen cumhurbaşkanı. Tunç Başkan nezaketini, zerafetini gösterdi, onu karşıladı, elini sıktı, kentin şehri emini ülkenin cumhurbaşkanını karşıladı. Açılışa gitmedi ama en azından ev sahipliği görevini yerine getirdi. Keşke oraya üç tane CHP milletvekili de gitseydi.

Tunceli’ye gittiğinde Gürsel Erol Cumhurbaşkanını karşılamıştı. Genel merkezden izin aldı gitti. Bu çok güzel ve şık bir hareketti. AK Parti İl Başkanı İzmir ile ilgili ne yapılması gerekiyorsa yapalım diyor. Bunlar güzel hareketler. İzmir çok şanslı bir dönem yaşıyor. İl başkanları daha naif ve kibar. Nezaket kuralları içerisinde davranıyorlar. Cumhurbaşkanı davet etti. Kılıçdaroğlu ya da partinin bir yetkilisi gidip otursaydı. Belki dış politika belki başka bir şey konuşacaktı.

A.N: Ayrıştırmacı dil zarar veriyor ülkeye. AK Parti il yönetimi başarılı bir sınav vermiştir.

M.U: Bergama ve Kınık belediye başkanına sayın cumhurbaşkanı, özellikle Kınık’ta belediyenin yaptığı ve yapacağı, bitmek üzere olan tüm projelerini sıraladı. Çok enteresandır. Cumhurbaşkanının Kınık’taki projelere bu kadar hakim olması.

A.N: Sadık başkan ciddi sürekli Ankara’da kapıları çalan, aşındıran biri. Devlet şartlarını zorlayarak birşeyler yapmaya çalışıyor.

M.U: Cumhurbaşkanı büyükşehire uğrayalım öyle gidelim deseydi ne kadar şık olurdu değil m? Kınık Belediye Başkanı sadık Doğruer’in bugün baktığınızda AK Parti’nin oyu yüzde 30 ise, kişisel oyu 25 puan koyuyordur. AK Parti’nin Doğruer’in belediyecilik anlayışını tüm İzmir’e şey yapmasını istiyorum. Kerem Ali Sürekli ile görüştüm. Doğruer’i ben danışman gibi bir şey yapacağım dedi. Bence bu çok güzel. Bir il başkanının kendi belediye başkanıyla ilgili bunu söylemesi bence kıymetli ve değerli. Doğruer de bunu hakkediyor. Cumhurbaşkanı 40  projeyi bu kadar heyecanla anlatması. Kınık AK Parti’nin seçmen üzerindeki olumsuz algısını yıktı, bir marka yarattı orada. Küçük yerlerde seçim kazanmak zordur. Siz insanlara bir şey verirseniz o algıyı yıkarsınız.

A.N: Kınık işsizliğin en yoğun olduğu yerlerden birisi. Soma’da kömür ocaklarında çalışan insanlarla dolu. İmkanı olmayan bir yer. Orada yeniden bir şehir ve 40 proje yaratmak önemli.

M.U: Kınık’taki hizmetler Bergama’yı da etkiledi. Bergama’nın kazanılmasında Kınık’ın etkili olduğunu düşünüyorum. Belediye başkanı da öyle söyledi. Bergama’ya dikkat etmek lazım. Bergama belediye başkanı güzel işler yapıyor. Orada üç kadın işçinin eylemi var. O bir simge oldu. Umarım çözerler. Çözerlerse orada daha güzel işler olacağını düşünüyorum. Hakan Koştu’nun bence ciddi anlamda belediyecilik anlamında önemli adımlar atıyor. Bergama’ya biraz daha o gözle baksınlar. Bir buçuk yıl sonra orada güzel şeyler olacak.

A.N: Hafta sonu eski belediye başkanlarından biriyle oturdum. Sohbet ettik. Sıkıntı şu, kendi etrafımdakilere fazla güvendim durumu var. O güç zehirlenmesi olayı var. Bütün belediye başkanları için söylüyorum bunu. Bir koltuğa yeni gelen bir insan hemen yapar etrafı farklı adamlarla dolar. Diğerleri kral öldü yaşasın yeni kral deyince aşırı güç zehirlenmesi yaşanabiliyor. Bergama’daki durum çözülebilirdi ama karşılıklı gerilmeden dolayı başkan benim, sen başkansın ama biz işçiyiz modu olunca keskinleşti. Yeni belediye başkanları, bu koltuğa sizden öncekiler de geldi sizden sonra da gelecekler. Güç zehirlenmesi. Yeni başkanlar eğer etrafındakileri daha rahat dizayn ederlerse, eş dost akraba, kardeş muhabbetiyle uzaklaşırsa on numara iş yaparlar. Soyer örneği var. 40 bin kişilik

M.U: Toplumun eş dost akraba olayına büyük tepkisi var. Ödemiş ve Kemalpaşa belediye başkanları becayiş yapmıştı. O oradan bu buradan özel kalem müdürü oldu. Toplum buna reaksiyon gösterdi. Sonuç öyle oldu. Bugüne kadar Kınık belediye başkanıyla ilgili ufacık bir eleştiri duydun m? Bir CHP’linin de hakkında bir şey dediğini duydun m? CHP’li belediye başkanlarının kendi belediye başkanları hakkında bize anlattıklarını burada anlatsak ne derler acab? Adam yüzde 56 oranında İzmir gibi yerde seçim kazanmış, cumhurbaşkanı gelmiş 35 projeyi anlatmış. Dönelim Tuncay Özkan ve Tunç Soyer sürpriz buluşmasına.

A.N: Konuştukları konulardan biri de Kent Konseyi. Yalçın Kocabıyık. Israrla üzerinde durdukları. Tunç Soyer’in Yalçın Kocabıyık’ı getirip var olan yapıyı lağv edeceği söyleniyor. Birkaç aday var. Seniye Nazik Işık var. Hanife Mumcu var. Yıllardır bu işin içinde. Planlı bir görüşme. Kent konseyleri kentin kendi dinamiğidir, burada büyükşehir belediye başkanı var. Bu konuda benin tasarrufum yoktur demiş Özkan.

M.U: Kesinlikle müdahale edecektir Tuncay Özkan.

A.N: Siyaset var olduğu müddetçe çekişme olacak.

M.U: İl kongresinde yaşananları az çok konuştuk. Genel başkan yardımcısı kongreye müdahale etti tamam burayı anladık. En azından kentin kendi iç dinamiklerine karışmasın. Bu buluşma itici geliyor. Hamza Dağ burada. Hiç duydun mu, Çiğli’deki delege seçimine gidip müdahale ettiğini gördün mü' Bir iki ilçe başkanının adını söyler, gider.

A.N: Aydın Şengül il başkanı, Hamza Dağ genel başkan yardımcısı. Büyükşehirin grup başkanvekilliği için verilen kavgayı gördük ama.

M.U: Aydın Şengül normal bir adam mıyd? Herşey benim dediğim olacak diyordu. Kerem Ali Sürekli döneminde böyle bir şey oluyor m? Sürekli döneminde niye böyle bir şey yok'

A.N: Nisan ayında yine grup sözcüleri için mücadele başlayacak. Hakan Yıldız için büyük mücadele edecek, Özgür Hızal’ı değiştirmek için. En büyük destekçileri de Erhan Çalışkan, Zeybekçi’nin yanında. Yeni bir AK Parti gazeteciliği yaratmaya çalışıyorlar burada. Birkaç tane destek verdikleri adamlar var. Zırt pırt devreye giriyorlar, bunları yazalım şunları yazalım diye.

M.U: Ben Tuncay Özkan için hangi taşı kaldırsan altından o çıkıyor dedim. AK Parti’den duydun mu hiç dedim. AK Partili bir genel başkan yardımcısının adını hiç duydun mu böyle şeylerde dedim.

A.N: Tuncay Özkan’ın İzmir haber medyasından haber retwetlediğini gördün mü' Sipariş haber yaptırıyor.

M.U: Yeni Asır gazetesi Tuncay’ın böyle bir niyeti olduğunu yazıyor. Özkan’ın danışmanı, iki bakın açıklaması yazıp İzmir’de bir gazetenin ortaya getirdiği iddialar ne oldu diye sorarsın. İzmir’de birbirine mermi sıkan belediye başkanları ve ilçe başkanlarının yan yana oturup, biz kardeşiz, bunlar hep yalan diyen adamlar oldu. İlçelerde bir sürü şeyler yaşanıyor. Sırada Bayraklı var.

Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal kendi partisinin belediye başkanını yem ederek gelmişti. Üç beş ayda 40 milyon tasarruf ettik dedi, sonra mecliste on milyon dedi, sonra başka bir şey dedi. Arabasını değiştirdi hemen. 8 ay sonra ne değiştiyse lüks bir arabaya binmeye karar verdi. Belediye başkanlığında bizim söylediğimiz gibi işler tasarrufla olmuyor. Hemen aracını aldı. Bir belediye başkanı görev yapıyor, dolayısıyla en iyi arabaya binmeli dedik. Bu adam bir şehri temsil ediyor. Benim oturduğum yerin belediye başkanı Murat 124 ya da Renault’a binmemeli. Sonra sayın başkan 500 milyarlık araç satın aldı. İşlerin tasarruf yapalımla, borç ödemeyle olmadığını gördü.

Başkan tasarruf yapalım diyor ama kendi özel kalem müdürü 9 bin liraya yakın maaş alıyor. 5 bin 250 tane, Personel A.Ş’den bin 850, Baybel’den de bin 850 lira alıyor. Bir asgari ücretin iki katını şirketlerden alıyor. Toplam 9 bin lira her ay maaşını alıyor. Özel kalem müdürüne özel maaş veriyor. Sinan Kara’yı tebrik ediyorum, facebook sayfasından paylaşmış, ben de orada görüp haber yaptım, o da yapmış. Bir taraftan tasarruf yapan bir belediye başkanıyım diyor, bir yıl geçmiş, sıfır yatırımlı bir belediye. Bayraklı Köy Belediyesi diyorum zaten. Kınık’ta cumhurbaşkanı 35 tane proje saydı. Bir yıldır Bayraklı Belediye Başkanı hiçbir şey yapmadı, sıfır hizmet. Bir tane park yaptım, bir parkın oyuncağını değiştirdim desin. Niy? Para yok. Ya arkadaş Çiğli’de para yok, hergün bir etkinlik, aksiyon var, hizmet var. Karşıyaka’da para yok, her gün hizmet var, yatırım yapıyor. Bornova Belediye Başkanını bence örnek alsınlar. Gaziemir Belediyesi’ne git. Onlara bak. Onlar neler yapıyo? Bir taraftan hiçbir şey yapmıyorsun. Serdar Sandal bir toplantıda benim genel başkanıma hakaret eden adamla ben çalışmam demiş. Özel kalem müdürünün il yönetim kurulu üyesi iken 2015 yerel seçimleriydi sanırım, seçimlerden hemen sonra muhalefetin acil kurultaya gitmesi lazım. Partililerin genel başkanın istifa etmesi lazmı diye açıklaması vardı hatırla. Ciddi tepki vardı İzmir’de. Muhalefet başarısız olmuştur, genel başkanları istifa etmeli diye bir açıklaması vardı yani. Hatta daha vahimi, ülke genelinde 24.9 oy alıyoruz, milletvekili sayımız düşüyor, davul zurna ile halay çekiyoruz. Biraz daha oy kaybedersek düğünü geçeceğiz herhalde. Siyaseti koltuk hırsıyla yapanlara hep üzülmüşümdür. Sayın genel başkanımız da o tarihi hatayı yaptıranlar, Beykoz konaklarında ve lüks yatlarında kendi çıkarları için viskilerini yudumlarken vefakar parti emekçileri simitle karnını doyurma çabası içinde. Chp son derece önemli bir partidir. Bunun bilincinde olmayan polit büroculara teslim edilmemelidir. Tarihi sorumluluğu olan bir siyasi parti polit bürocuların şahsi çıkarlarına kurban olmuş durumda. Olası erken seçimde bu halk CHP’ye şans tanır m? Oy düşüşü yaşıyorsak bunu nasıl izah edebiliriz, bu bir güven eksikliği değil midi? Sandıklara baktığınızda HDP’den giden oyların çoğu AKP’den gitmiştir. Boşuna buna sığınmayın. Büyük Kurultay toplanarak yeniden güven kazanılmalıdır. Böylece halkın güven duyduğu, yönetimden kurtulmuş ortaya bir vizyon koymuş oluruz’ demiş.

Şimdi genel başkanını istifaya çağırmış bir özel kalem müdürü. Genel başkanı çoık sevdiğini söyleyen ve genel başkana laf söyleyenle çalışmam diyen bir belediye başkanı. Bir taraftan tasarruf diyor öbür taraftan kendisinin özel kalemine menfaat elde edecek hareketler içinde bulunuyor. ‘Türkiye çok önemli bir virajdayken ortadaki boşluğu dolduramayan, tüm siyasi liderler acilen istifa etmeli ve Türkiye halkının önünü açmalı. Memleket yangın yeri ama muhalefet liderlerine halk inanmıyor… Metin ol Türkiyem, çıkış yolu var’ diyor. Metin Feyzioğlu’nu işaret ediyor. Bu arkadaş CHP’de il gençlik kolları başkanlığı yapmış. Lafta solculuk, devrimcilik, sosyalizm diyor. Solculuk, sosyalizm paylaşımcılık değil miyd? Bir taraftan bunları savunacaksın bir taraftan on bin lira maaş alacaksın. Her gün sosyal medya hesabından insanları Balçova’da açtığı eğlence mekanına davet ediyor. Nasıl olacak bu iş anlatır mısı? Sandal bunu hangi tasarruf tedbiriyle açıklayaca? Ben buradan AK Partili meclis üyelerine sesleniyorum, yok mu AK Partinin ilçe başkanı ya da grup başkan sözcüsü. Bir özel kalem müdürüne bu kadar imtiyaz tanınıyor ve 10 bin lira maaş alırsa, hani bahsediyorlar ya, yetimin hakkı diyor ya, nasıl anlatacaklar bana bun? Bana bunu biri anlatsın. Serdar Sandal ağzıyla kuş tutsa boş. Eğer sen, devrimci başkandı, hayalleri vardı, senin hayallerin imtiyaz tanıyıp onları ekonomik olarak kalkındırmaksa arkadaş bu iş böyle olmuyor.

A.N: Güvenilir bir adam lazımdı koyduk, parayı almadık diyebilirler.

M.U: Berk Ulusal açıklama yaparsa onu da seve seve konuşuruz. Çok üzüldüğüm bir konu var, geçen dönem, herkes belediye başkanı olabilir, Postacılar’da basketbol sahamız vardı, çocuklar orada top oynuyordu. Büyük parkta da kafeler vardı. Sayın başkan gelir gelmez o kafeleri kapattı. Ondan yüz metre bu tarafa basketbol sahasını yıktı, oraya kafe yapıyor şimdi. 200 metre bu tarafla bu taraf arasında ne fark va? Niye basketbol sahasını yıktı? Çocukların sahasını niye alıp kafe yaptı? Niye masraf yapıyorsu? İnsanlar yazın gelip çayını kahvesini içiyordu. Zarar ediyorsan kışın kapat yazın aç. Her tarafı yol. Ne orada oturabilirsin ne çay içebilirsin. Her gün oradan geçerken deliriyorum ya. Hiçbir mantığı yok oraya kafe yapmanın. Sinan Kara, Berk Ulusal’dan teyit aldım diye yazmış bu arada. Adam mı yok Bayraklı’da, üç tane şirketin yönetim kurulu üyeliği için.

A.N: Bayraklı Belediye Başkanı görevden alıncak diye bir sürü tartışma vardı. O zaman ilçe başkanı Alper idi. Yeşim Tekoğlu, Cindi Canpolat çıksın Sandal ile beraber başkanımızın arkasındayız desinler dedik. Yine ses çıkmadı. Orada o kaotik yapı oldukça başka olaylar da çıkar. CHP kendi içinde birlik ve beraberlik olmadıkça hiçbir şey olmaz. Bize de malzeme çok çıkar. Dedikodu çıkar. AK Parti’nin de konuşması çıkar. Belediye başkan adayı niye meclis üyesi yazılır.

M.U: Yıllarca CHP’yi böyle bakarak savundular. Baykal döneminde böyle yaptılar. Bir realite var. Sandal gelsin anlatsın Bayraklı’ya ne yapmış, anlatsın. İki örnek vereceğim. Sandal il yöneticiliği yaptı. Ekrem Oran Çeşme ilçe başkanı. Oran iki üç aydır kiminle kavga ediyo? Peki Serdar Sandal, ekonomik olarak daha güçlü Bayraklı. Proje üretmek için vizyonunun geniş olması lazım. Sende o vizyon yoksa, cebinde katrilyon olsa boş. Dört yıl sonra Bayraklı’yı hep beraber konuşacağız.

A.N: Birinci temel hata Bayraklı’da, başkan adayı olmuş üç ismin yer alması.

M.U: Cindi Canpolat’ı tebrik etmek lazım. Karşıyaka’da Durak zamanında meclis üyesi oldu. Döndü Hasan Karabağ zamanında meclis üyesi oldu. Ona muhalefet yaptı. Yine listeye yazıldı. Karabağ aday değil dedi, belediye başkan adayı oldu. Adam listenin başında baktım.

A.N: İkinci hata, bu kadar kaos yaşanan Bayraklı’da gel konuş.

M.U: Bence Serdar Sandal’ı kimse ciddiye almıyor. Karizma. Abdül nasıl karizma. Adamda karizma var. Onu ciddiye almayacak adam var m? Sema Pekdaş zamanında Konak karışıktı, şimdi yok, neden çünkü adamda karizma var.

A.N: Karşıyaka’da ağır bir muhalefet vardır, sayın İsmail Çiftçioğlu bir saldırıyor bir saldırıyor öyle böyle değil. Serdar Koç başkanın hakkını savunuyor Allahtan. Koç’a koca dosya ile gitti Çiftçioğlu. Bu kadar zor şartlarda Karşıyaka canavar gibi dimdik duruyor. Cemil Tugay aslanlar gibi duruyor. Öbür tarafta sıkıntı yaratan Serdar Sandal var.

M.U: Bu tip adamlar belediye başkanı olunca evrim geçiriyor. Atanıyor, mazbatayı aldıkları gün bunlar hakim, savcı, profesör, mühendis oluyor. Bilmediği şey yok. Sokaklar eski belediye başkanı dolu. İsmail Sarı, Mehmet Topbaş ve Ertuğrul Civelek var. Bu isimlere 3-4 ay dikkat et. Hiçbiri Sandal’a yakın değil. Beş dönem gördüm. Gemi su almaya başlayınca önce fareler terk ediyor gemiyi, merak etme. Bayraklı’da belediye başkanlığı çalışması yapanlar var, bunların kısmen başarılı olacağını düşünüyorum. Bayraklı’da CHP içinde ciddi bir muhalefet oluşacak. Pınar Susmuş’u da izle.

A.N: Bu makamlar kimsenin babasının malı değil. Ben de üç tane soldan isim saydım Serdar Sandal. Umutoğulları da 3 kişi sağdan saydı. Oturacak bu kente hizmet edecekseniz buyrun, değilse boşaltalım siz gidip sokakta belediye başkan adaylığı çalışması yapın diyecek, yol gösterecek. Başka da yolu yok.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası