Ege Postası
Geri

AK Parti İl Başkanı Saygılı'dan Neo Haber'de çarpıcı mesajlar; CHP'den transfer olacak mı?

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, NEO Haber ekranlarında çarpıcı mesajlar verdi. Gündeme Bakış programına katılan Saygılı, kent gündeminin önemli başlıkları çöp krizi, körfez kirliliği ve İZSU'nun gerekleştirdiği bir ihaleye ilişkin çarpıcı örnekler verdi. Saygılı, ayrıca görevden alınan 6 ilçe başkanı ile ilgili de konuştu.
AK Parti İl Başkanı Saygılı'dan Neo Haber'de çarpıcı mesajlar; CHP'den transfer olacak mı?
Haberler / Yerel Politika
30 Eylül 2025 Salı 12:40
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGE POSTASI- Neo Haber ekranlarının yeni programı Gündeme Bakış'a katılan AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, Onur Çakır ve Hale Halime Yıldırım'ın sorularına yanıt verdi.

Saygılı, kent gündemine ilişkin çarpıcı mesajlar verirken, İZSU'nun gerçekleştirdiği bir ihaleye ilşkin önemli bir iddia ortaya koydu.

"KEMALPAŞA'DA AYRIŞMA VAR"

Kemalpaşa’da rozet takma ile ilgili konuşan Saygılı, “Katılımların sayısı her geçen gün artmaya başladı. Bunu bilmenizi isterim. İzmir kamuoyunun da bilmesinde fayda var ve diğer ilçelerde de aynı şekilde bu devam edecek. Kemalpaşa'da bu ayrışma var. Bu kadar söyleyebilirim.” dedi.

CHP'DEN TRANSFER OLACAK MI?

İzmir’de bazı belediye başkanlarının özellikle Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek'in AK Parti'ye transfer olacağı iddialarına ilişkin Saygılı, “Bana ulaşan herhangi bir bilgi yok. Yani bu konuşmalar var. Ancak bizim ne milletvekillerimizle ne de şahsımla böyle bir görüşme yapılmadı.Yani bazı şeylerin beklenilmesi, ifade edilmesi de yanlış olur. Ama bizim kapımız herkese açık. Yani doğru, dürüst siyaset yapan, belediyesini doğru yöneten, meclis üyesiyle, belediye başkanıyla kendini doğru ifade eden ve herhangi bir yanlışa girmemiş olan belediyelere kapımız açıktır. Bunu net söyleyeyim. Sadece İzmir'de değil, her ilimizde böyledir.” dedi. 

6 İLÇE BAŞKANI NEDEN GÖREVDEN ALINDI?

6 ilçe başkanın görevden alınmasıyla ilgili sorulan soruya Saygılı, “Tabii her bir ilçe başkanı kardeşim görevden ayrılan da şu anda devam eden de her biri bizim için pırlanta gibi. Bu davamızın yılmaz neferleridir.6 ilçe başkanımızın gövden ayrılmasının tabii ki çeşitli sebepleri var ama yüz kızartıcı herhangi bir durum yok. bu yollarımızın ayrılması anlamına gelmiyor. Beraber çalışmayı daha da çok pekiştirmek anlamına geliyor. Siyaset biliyorsunuz uzun soluklu bir koridordur. Bugün bir bakarsınız ilçe başkanısınız, bir bakarsınız milletvekilisiniz, bir bakarsınız ilde görev almışsınızdır, koordinatör olmuşsunuzdur. Mühim olan bu sürdürebilirliği devam ettirebilmektir. Bu manada 6 arkadaşımızla ilgili yolları ayırma ifadesinden daha ziyade ilçe başkanlığı görevi bırakıldı. Kendileri de bunu uygun gördüler ve sağlıklı bir iletişimle bu şekilde bir yol bulduk. Devam ediyoruz. Bakıyoruz. Performansı yüksek olan arkadaşlarımıza devam. Performansı düşük olan arkadaşlarımız da bir bakıma yine aynı şekilde aynı devam edecek. .” dedi.

İSTİFALAR DEVAM EDECEK Mİ?

İstifalar devam edecek mi sorusuna Saygılı, “Periyotları ayırdık. Bakıyoruz bazı ilçelerimize. odaklandık. 30 ilçemiz tam buna odaklanmış durumdayım. Milletvekillerimizle beraber genel merkezimiz özellikle kriterlerimiz var. Bu kriterleri kamuoyunu açıklamaktan daha ziyade kriterlerimizin yaptırabilirliği ve yapılabilirliğini özellikle takip ediyoruz. Bu manadaki temposu yüksek arkadaşlarımıza yollarımıza devam edeceğiz. “ dedi.

ÇÖP KRİZİNE İLİŞKİN ÇARPCI MESAJLAR

İzmir'deki çöp sorununa ilişkin ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Cemil Tugay'ı çöp toplamasına ilişkin Saygılı, “Yani önce Cemil Tugay Bey'in çöp toplaması ile ilgili kişisel olarak fikrimi sorarsanız başta sempatik gelen bir yaklaşım. Yani belediye başkanının bizatihi kendi ekibine örnek örnek teşkil etmek için yaptığı bir hareket. İkinci yaptığı da bildiğim kadarıyla Karşıyaka'daki… 5 aydır yaşanan çöp sıkıntısından dolayı Karşıyaka’da yaptığı bir çöp toplama. Ben bunu sempatiden daha ziyade biraz daha açıklamakta fayda var. Mesela bir şirketiniz var. 300 kişi çalışıyor. 300 kişinin çalıştığı bir şirkette birilerinin yapması gereken görevler var. Onları yapmıyor. Firma sahibi gidiyor ve onların işlerini yapmaya çalışıyor. O 300 kişinin o zaman orada çalışmasının ne anlamı kalıyor? Yani bir belediyede belediye başkanı hem de büyükşehir belediye başkanının gidip çöp toplaması bir anlamda sempatik gözükürken bir anlamda da acziyetin bir yaklaşımıdır. İşçisi yok mu, çalışanı yok mu? Orada 10 bin lira için, 5 bin lira için sendikaların ciddi manada, aylarca belediyenin hizmetlerini engellediği durumlar oldu. Bu durumlarda oradaki çöpün toplanması zaten akraba ilişkileriyle yakın milletvekillerinin, CHP milletvekillerinin ve birtakım siyasi çevrelerin ahbap çavuş ilişkisiyle yaklaşık yüzde 30-35 civarında değerlendirmemize göre fazla eleman bulunmaktadır Büyükşehir Belediyesi'nde. Bir yandan bunların çoğu park bahçe benzeri çöp toplama gibi belediyenin hizmetlerinde işe alınmasına rağmen ne yazık ki bunlar masa başında maaşlarını alıyorlar. Hiçbir çalışmada yapmıyorlar. Ancak belediyeler şöyle önemli bu konu yani siz işinizi çalıştıramıyorsunuz. Bir sistem kuramıyorsunuz sistemi yönetemiyorsunuz. Gidiyorsunuz çöp topluyorsunuz. Bu bir yaman bir çelişkidir. Bunu kabul etmemiz İzmir olarak mümkün değildir.” dedi.

İZMİR BÜYÜKŞEHİR'İN 21 MİLYAR TL CİVARI BORCU VAR

Belediyenin borçlarına ve İller Bankası’ndan yapılan kesintilere ilişkin Saygılı, “Şimdi efendim siz evinizde elektrik borcunuzu 3 ay ödemediğiniz zaman elektriğinizin kesilmesi sıkıntısıyla karşı karşıya kalabilirsiniz değil mi? Şimdi aylarca önemli 15 şirketi, 17 şirketinin yıllarca SGK prim borcunu ödememiş olması, vergi borcunu ödememiş olması. Mesela ben son güncel rakamlarla söyleyeyim. SGK prim borcu taksitlendirilmiş, tehcir edilmişlerle beraber 15 milyar 879 milyon TL. E vergi borcu bizim bizatihi Eyüp Kadir İnan başkanımızla beraber gidip Mehmet Şimşek bakanımızla Cemil Tugay başkanla beraber gidip rica etmemiz sonucunda taksitlendirildi. O taksitlerle bölünmüş halinde toplasak bile sonuçta ödenecek. Yaklaşık orada 5 milyar civarında bir rakam var. E ikisini topladığınız zaman 21 milyar TL civarında bir borç var. Şimdi siz 21 milyarlık TL'lik borcunuzu bir şekilde ödemeniz gerekiyor. Ben çok basit bir vatandaşımın anlayacağı bir şekilde konuşayım. Aylık geliri İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığının aylık geliri tahmini 6,5 milyar TL. Gideri 10 milyar TL. Bunun sürdürebilirliği yok ki. Ayda her ay siz 3,5 milyar TL açık veriyorsunuz. İşçinin parasını ödemek mecburiyetindesin. Yatırım yapmak mecburiyetindesin. Arkasından arıtmasından, çöpünden, yolundan, ulaşımdan, trafiğinden, altyapısına kadar her türlü konuyu çözmek mecburiyetindesin ve bir de borcunu ödemek mecburiyetindesin. SGK ve vergi bu yani bir tarafta çok acı bir şey. Bunu ben hızlı geçmek istemiyorum. Önemli bir konu. Siz yatırım yapmakla meşgul olmanız gerekirken finans tablonuzu, gelir gider bütçenizi doğru bürokratlarla yıllara sahip bir durumdan bahsediyorum. Son bir yıla 1 buçuk yıla dayatmıyorum konuyu. 25 yıllık CHP yönetiminden bahsediyorum. Siz hiçbir finans yönetimini bütçelemeyi bürokratlarınızla beraber doğru dürüstü yapmıyorsunuz ama enteresan bir şekilde bir yandan çöp tesisi kurmanız gerekirken, bir yandan personelin maaşı ödemeniz gerekirken opera binasına, Karşıyaka’daki opera binasına milyonlarca TL yatırım yapıyorsunuz ve yarım kaldı. Yani bu giden para vatandaşın parası, İzmir'in parası. Bunların hesabı bir gün sorulacak. Bunun gibi çok detaylar verebilirim ama 6,5 milyar geliri olan İller Bankası ile beraber gelen parayla beraber 10 milyarda gideri olan bir belediyenin yönetilebilmesi ve finansman olarak sürdürülebilmesi mümkün değil.” dedi.

YAMANLAR'I İŞARET ETTİ

Çöp tesisi ile ilgili sorulan soruya Saygılı, “AK Parti iktidarı olarak İzmir'de yerelde gerek il başkanı olarak ben gerekse saygıdeğer milletvekillerim yapıcı bir siyaset takip ediyoruz.Yani nasıl olmaz değil de nasıl olur diye bir mücadelenin içerisindeyiz ve gerek bakanlıklarımıza gerekse bürokratlarımıza Ankara'da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı herhangi bir talepte bulduğunda çok açık kamuoyuna açık beğendi söylüyorum. Hiçbir şekilde ama fakat lakin demeden yardımcı olmaya çalışıyoruz, yardım ediyoruz. Her türlü desteği vermeye çalışıyoruz. Ben temelde samimi olduğuna inandığım Cemil Tugay Bey'in bu çıkmazla demin ifade etmiş olduğum çıkmazlarla bir çelişkiler yumağı yaşadığını düşünüyorum. Çöp tesisi ile ilgili konuda mesela örnek olsun Nisan ayında tamamen %100 uygulamaya alacağız. Çiğli Atık tesisinde de daha alınmadı. Ondan sonra çöpün dağıtılması ve verilmesi ile ilgili yer bulunması konusunda yaklaşık bir yıldır konuşuyoruz. İzmir belediye bürokratlarının bir tanesi bile şuraya atalım diye bir teklif getirmediler. Vekillerimizden özellikle Mahmut Atilla Kaya vekilim. Ben Yamanlar konusunda yer bulduk. Çok rahat oraya vahşi depolama değil her türlü tesisinin yapılacağı katı yakıt arıtma tesisinin yanma tesisini yakma tesisinin de yapılabileceği bir yerin ÇED raporu alınmış 10 yıl olmuş. Her türlü hazırlık yapılmış.
2016'da rafa koyulmuş. Hiç bakılmamış. Dikkate bile alınmamış. Ya kardeşim orada günde 2- 2,5 tona yakın bir çöpün arıtılması imkanı var. Yamanlar’dan bahsediyor. Sen kalkıp Menderes'e gidiyorsun. Gökova'nın çileğin yetiştiği yerde çöplerin oradan geçmesini ve oraya bırakılmasını istiyorsun. Yani bu ne perhiz ne lahana turşusu. Kim yapıyor bu hesapları? Hangi bürokrat yapıyor? İzmir halkını düşünen bir vatandaş? Menderes kesinlikle olmaz. Kendilerine, milletvekillerimiz ve Bakanımız da söyledi. Murat Kurum bakanımız en son geldiğinde görüşmede tabii kamuoyuna kapalı hiçbir şey yok. Her şey açık ve net. ‘Bu bir tesis yetmez. 1, 2, 3, 4 tesis daha yapı bulunması lazım. Lütfen bu tesislerin yerlerini tespit edin. Bize sunun. Biz de hızlandıralım. Hızlı bir şekilde size yardımcı olalım ki İzmir'in çöp sorunu ortadan kalksın’ diye. Sayın Bakanımızın gayet yapıcı, gayet olumlu nasıl yardımcı olabilirim diye yaklaştığı bir durumdan bahsediyoruz. 

ÇOK AÇIK CEVAP VERDİ

31 Ekim’den sonra ne olacak sorusuna Saygılı, “Şöyle orada esas konu bakanlığın durumu değil mahkemenin kararı var. Mahkemenin kararına rağmen orada çöp tesisinin kapatılması değil durdurulma kararı var. Şimdi bu karara rağmen Çevre Şehircilik Bakanlığı, Murat Kurum bakanımız bir risk alarak İzmirlinin hakkını düşünerek 31 Ekim'e kadar açık kalsın devam etsin dediler.. Bunu kanaatimce yani bir tembelliğe mahal bırakmak da istemiyorum Büyükşehir Belediyesi'nin çalışanlarının, bürokratlarının ama bu süre uzatımını bir şekilde ceza keserek bir şekilde devam etmesi ama birkaç ay içerisinde de Yamanlar’da tesisin kurulması şartıyla devam ettirebileceğimizi düşünüyorum. Çok açık cevap veriyorum.” dedi.

Bornova, Kemalpaşa yoluna bir tesis daha yapılabilir fikrine nasıl bakıyorsunuz? sorusuna Saygılı, “Çok sıcak bakmıyorum. Yok ki yer yok. Bornova'da neresi var? yani madenlerin olduğu yerlerde bir şekilde yakma tesisi kurulabilir. Yakma tesisi, arıtma tesisi değil. Bu gündeme getirilebilir. Ama bilim kurulu kurduk. Yani bir şekilde istişarelerle götürün. Burada yapılması gereken istişareler var. Hiçbir çalışma yapmadan, hiçbir teklif yapmadan ortaya hiçbir şey bir proje konulmadan bizden sonuçları itibariyle engelleniyoruz. Yaklaşım ortaya konuyor. Halbuki biz her yönüyle yardımcı nasıl oluruz diye bakıyoruz. Bunu çok net söylüyorum kamuoyuna. Bütün milletvekillerim, ben şahsım ve Ankara ve bakanlıklar İzmirli vatandaşlarımıza belediye hizmetlerinin kesintisiz işlemesi için nasıl yardımcı olabiliriz diye gecelerini, gündüzlerine katıyorlar. Bunu net söylüyorum. Nasıl tıkarız diye bir şey yok. Tıkarız dedikleri bir şeyi bana getirsinler, söylesinler ben bunu kabul etmem gerekeni de yaparım.” dedi.

"ART NİYET ARARIM"

CHP’li Gökan Zeybek’in açıklamalarını ve Cemil Tugay’ın tavrını nasıl buluyorsunuz?” sorusuna yanıt veren Saygılı, “Yani kapalı kapalı ardında bir durum değil. Şöyle ortamın gereği olarak toplantılar yapıldı. Bu kamuoyuna açık, kamuoyuna kapalı bir durum söz konusu değildi. Cem Bey'in bu Gökan Zeybek Bey'in ifadesi CHP Genel Başkan Yardımcısının kendisinin de anladığım kadarıyla kamuoyuna yansıttığı konuşması da telefonla aradım bilgilendirme yapmak istedim ancak telefonumu açmadı dedi. Ben öyle hatırlıyorum. Ama ilk başta aradığımda öyle bir açıklama yapmıştı. Ben kamuoyuna oradaki açıklamasını hatırlıyorum. Aradım kendisini ulaşamadım. Daha sonra ulaşmıştır. Ancak burada 25 yıllık değil işte tipik bir CHP zihniyeti görüyoruz. Yani Çamur at izi kalsın. Kendisinin en yakın bilgi edinmesi gereken kim? Genel başkanı yardımcısının. CHP Büyükşehir Belediye Başkanı. E sen sor kardeşim bir onun durum nedir? Kafana göre şöyle oluyor, böyle oluyor demek de olmaz.Orada nasıl bir çaba var? Nasıl bir mücadele var? Bakanlarımızın nasıl bir emek harcadığını Cemil Tugay Bey'den etraflıca öğren. Ondan sonra açıklamanı yap. Sen Cemil Tugay Bey'e sabotaj mı yapıyorsun ya da İzmir'e sabotaj mı yapıyorsun? Ben burada niyet doğru niyet aramam. Art niyet ararım. " dedi.

Tugay’ın daha sonra düzeltmesine ilişkin ise, “Tabii düzeltmesinde nezaketini koruduğunu düşünüyorum. Ancak kapı kapalı ardında bir görüşme yapılması konusundaki ifadesine katılmıyorum. Kapalı kapılar ardında bir konuşma yapılmadı. Valilikte denk geldi. Ankara'ya gittik. Kamuoyuna yansıyan bir şekilde bakanlıkla görüştük.Ancak herkesin içerisinde talep edilen bir konu da olabilir. Birebirde de konuşmalar arasında çıkan bir talep de olabilir. Bu bir teknik yaklaşımdır." dedi. 

Tugay’ın uzlaşmacı tavrı karşısında Saygılı, “Soruyu bence tek taraflı sormak biraz adaletsizlik olur. AK Parti'nin Adalet ve Kalkınma Partimizin bütün bileşenleriyle, milletvekillerimizle, il başkanımızla, bakanlarımızla bu yapıcı yaklaşımda olmamızın sonucu Cemil Bey'in de bu dürüstlüğü ve yapıcı yaklaşımı görmesi sonucu yaptığı yaklaşım olarak değerlendiriyorum.  Yoksa bizde blok gibi bir duruş olsa istediği kadar yapıcı yaklaşım ortaya koysun. Hiçbir karşılığı olmaz. Bu bizden gelen bir yaklaşım. Yani bizim AK Parti'nin ortaya koyduğu İzmirli için ortaya koyduğu bir yaklaşım." dedi.

"İŞÇİ MAAŞINI ÖDEYEMİYORSUN"

“Cemil Bey ile bu yaklaşımınız parti içerisinden eleştiri aldığı kadar CHP’den de ‘acaba AK Parti'ye geçecek mi?’ diye kuşku doğuruyor. Yaklaşımınız aynı bu şekilde devam edecek mi? Bu nasıl değerlendiriyorsunuz.” Sorusuna Saygılı şu yanıtı verdi:

"Şimdi partimizin içindeki eleştirilerin tutarlılığına bakarım. Yani şimdi burada insanların kalkıp bir problemin çözülmesiyle ilgili mutsuzluk oluşturduğunu hissedersem o bizim parti siyasetimize uygun bir yaklaşım değildir. Ben milletvekillerim, Sayın Genel Başkan Yardımcım Eyyüp Kadir İnan bey, biz olumlu bir şekilde yine İzmir'imiz için çözülmesi için ne gerekiyorsa doğru ve mantıklı olmak kaydıyla ve karşı tarafın da sözlerini yerine getirmesi yani Büyükşehir Belediyesi'nin sözlerini yerine getirmesi artı projelendirilmesi yani bir şeyin bakanlık tarafından onay verilmesi işin dörtte biri. Esas dörtte üçü bak belediyenin bunları yapılabilir hale ve toplumun faydasına sağlanabilir hale getirmesi… Şu ana kadar gördüğüm çok teknik hatalar var yani. Bazı konularda tabii ki eksiklikler var. Ani kararlar var. Bir bürokratın söylemiş olduğu bir yaklaşımı bilim kurulu ya da kendilerinin çalıştay gruplarıyla enine boyuna tartışmadan hemen bunu yapalım dedikleri kararlar var. Onun finansman ayağını doğru şekilde bütçelemesi, ayaklarının yere basması benzeri konulardaki yaklaşımların ya şimdi demin dediğim gibi 10 milyar TL aylık ödeme ödemem var. 6,5 milyar TL gelirim var. 3,5 milyar zaten her ay gidiyorsun, geriye gidiyorsun. Senin fantezi yapmaya şansın yok. Yani 10 milyar gelirin olur, 6,5 milyar giderin olur, 3,5 milyar cebinde kalır. Hadi onu 50 milyon TL'siyle bir deneme yanılma yapayım dersin, arge yapayım dersin… Sen işçinin maaşı ödeyemiyorsun. "

"O KİMYASALIN İÇERİĞİ NE?"

Körfez ve koku ile ilgili sorulan soruya Saygılı, "Çok net açıklamıştım. Yani bir sirkülasyon kanalı var İzmir'in. Bir de navegasyon kanalı var. Yapması gereken tamamen sorumlu olan kurum büyükşehir belediyesidir. Yapması gerekeni bir başkasına görevi atması bir kere abesle iştigaldir. Bir kere onu başında ortaya koyalım. Bakanlık zaten yani Murat Kurum bakanımız İzmir'e geldi. Tamam insanlık hali o gün bir başka yurt dışında bir programı varmış iptal edememiş gidememiş.Daha sonra geldi ve hemen Ankara'ya beraber gittik. Açıklamasını yaptı çok güzel karşılıklı görüşmeler oldu. Bizim bu konuda herhangi bir şekilde nasıl yardımcı olabiliriz diye Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği bakanımız Murat Kurum Bey gerekse Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek'in bir şekilde olumlu yaklaşımları oldu. Sadece üzüldüm şu var. İstanbul Teknik Üniversitesi'nden, ODTÜ'den, Boğaziçi'nden, Ege Üniversitesi'nden birçok profesör, doçent, akademisyenle 30 kişilik bir ekip bilim kurulu kuruldu ve bilim kurulu yok sayıldı. Yani oradaki kimyasal maddenin içeriği hiçbir şekil kamuoyunda paylaşılmadı.. Kimyasal madde olarak biliyoruz biz. O kimyasal maddenin balık ölümlerine de yani şimdi siz kokuyu bitiriyorsunuz balık ölümlerini artırıyorsunuz. Aynı aynı zamanda koku azalmış gibi gözükürken müthiş bir şekilde balık ölümleri oldu. Bilimsel bir irdelemeden geçirmediğiniz dünyanın aklına geldikçe yaptığın ifade ya da röportajlar nedenini de izah etsin o zaman Cemil Bey niye balık ölümleri niye o zaman kimyasal madde koyuyorsun daha da oksijeni bitiriyorsun artırmak anlamına mı geliyor kamuoyuna detaylı bir açıklama yapılıyor mu? O kimyasal maddenin içeriği nedir? Neye faydası olacaktır?” dedi.

İZSU'NUN İHALESİNDE KAYIP 1 MİLYAR TL

İZSU’nun yaptığı ihaleye tepki gösteren Saygılı, “İZSU 11 Mart 2025 tarihinde ihale yapıyor. İhaleye tek bir firma giriyor. 1.800.000 mt³ çamur temizliği için 2 milyar 167 milyon TL bedeli sözleşme yapılıyor ve imzalanıyor. Oysa ki bu şirket gemilerin tamamını kim karşılıyor biliyor musunuz? Kimden kiralanıyor? Ulaştırma Bakanlığı'ndan. Ulaştırma Bakanlığı'ndan kiralanan bu gemilerle protokol yapıyor o şirket. Kazanan firma bu gemilerin eğer doğrudan İZSU kiralamış olsaydı 1 milyar 100 milyon TL'ye tekabül edecek şekilde ihale bitmiş olacaktı. Yani 2 milyar 167 milyon, 1 milyar 100 milyon takriben ortalama 1 milyar gibi bir kaybın olması sadece 1.800.000 milyon mt³… 1.800.000 m³ çamurda 1 milyar kaybın olmasının yönetim zafiyetin ne kadar acziyet haline geldiğini gösteren bir örnek. Ben bunu Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay Bey'e ve bu hesabı yapan bürokratlara soruyorum. Hiç mi İzmirliye acımıyorsunuz? Yazık yani. Günah. 1 milyar TL kayıp var. Ya kardeşim belediyedeki bir bürokrat Ulaştırma Bakanlığına ‘alo biz sizin gemilerinizi kiralamak istiyoruz bize kaça kiralarsınız diye bir sormaz mı ya?’ Bunu ilk defa dile getiriyorum ve gerçek bu. Yani İzmir Körfez'nin temizlenmesi için belediye meclisinden geçmiş bir kararı karar da yok. Onu da söyleyeyim. Yasal dayanak da yok. Yasaya dayanak olmadan ihale yapılıyor. Oradaki 1 milyar kaybı siz nereye bağlıyorsunuz? Suya bağlıyorsunuz. Suya zam yaparak da Türkiye'nin en pahalı suyunu içen bir şehir haline geliyoruz. İzmirli en pahalı suyu içiyor. Üzülerek söylüyorum. Şu anda İstanbul'u bile geçmiş durumdayız.” 

Körfezin temizlenmesi için çözümü söyleyen Saygılı, “Belediyenin bir kere bakanlığın ortaya koyduğu bilim kuruyla beraber çalışması gerekiyor. Bu bir şart. İki bakanlıkların verdiği imkanları doğru anlayıp analiz edip bunu görev haline alıp hızlı bir şekilde sonuçları bitirmesi gerekiyor. Çiğli Arıtma Tesisini Nisan'da biteceğiz dediler. Bir coşkuyla açılış yaptılar. Hala verimlilik yüzde 70'lerde.Oraya çamurun arıtmasının katsayısı 2. yani 2 giriyor 1 arıtılıyor. O da çamurla beraber tekrar Körfez’e veriliyor. Yani aratılan bir şey yok ortada… Acı acı bir durum. Ve bunun bütün bedelini İzmirli vatandaşımız ödüyor." dedi.

"TOKİ'NİN İZMİR'DE ÇALIŞMASI VAR BU DA SÜRPRİZ OLSUN"

Saygılı, “Nasip olursa 2026 ve 2027 yılları içerisinde İzmir'de şu anda TOKİ çok güzel bir çalışma yapıyor. Bu da bir sürpriz olsun. Sayın Cumhurbaşkanımızın masasına götürülecek ve ondan alınacak kararlara göre de nasip olursa İzmir'le ilgili kararlarımızı ifade edeceğiz. Bunca olumsuzluğa rağmen, bunca durdurmaya rağmen, bunca yapılan yanlış uygulamalara rağmen devlet olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan İzmir'den elini hiçbir zaman çekmemiştir. Hiçbir milletvekilimiz çekmemiştir. İl başkanı olarak ben çekmemişimdir. Ve TOKİ ile ilgili konuda da birinci önceliğimizdir. Efendim ve böylece gelecek noktada biz inanıyoruz ki TOKİ'nin sayısı arttıkça İzmir'de TOKİ'nin konutları arttıkça kira artışları da azalacaktır. Çünkü orada bir dengeleme yapacağız. Bunu da yapmaya kararlıyız.” dedi.

"BÜYÜKŞEHİR İLE TOKİ ORTAK PROJE YAPABİLİR Mİ?"

Saygılı, “TOKİ ile Büyükşehir ortak bir projede yer alabilir mi sorusuna Saygılı, “Bunlar oturulur, konuşulur, tartışılır. Niye olumsuz bulalım? Yani e biz İZBAN'da yüzde 50- yüzde 50 ortaklık yapmışız Büyükşehir ile AK Parti hükümeti olarak. Bu tür çalışmaları İzmirlinin faydasına olacak her türlü çalışmada yeterince karşımızda dik dursunlar, net dursunlar, kıvırmasınlar. Biz de devlet olarak, hükümet olarak her türlü beraber çalışmayı, İzmir'in faydası olacak çalışmalara hazır ve nazırız.” dedi.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Ege Postası