BERİVAN KAYA EGEPOSTASI- AK Parti 8. Olağan İlçe Kongresi flaş bir gelişmeye sahne oldu. İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, yeniden Konak İlçe Başkanı seçilen Mehmet Sait Başdaş'ı hedef aldı.
Mehmet Sait Başdaş'ın 2018 yılında yapılan kongrede kendisini çağırdığını dile getiren AK Partili Çankırı açıklamasında, "Sene 2018, hepinizin bildiği üzere birçok inancı ve kültürü içerisinde barındıran kadim kent Mardin’in milletvekilliğini yaptığım dönemde bir gün telefonum çaldı. Tanımadığım bir numara, arayan Sait Başdaş’tı. Hemşehriniz olarak Konak İlçe Başkanı olarak seçildim, kongreme katılırsanız beni çok mutlu edersiniz diye davette bulunmuştu. Ben de memnuniyetle dedim ve babam Süleyman Bölünmez ile katılmıştık" dedi.
Konak adaylığında yaşadıklarına ilişkin açıklama yapan Çankırı, "Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle ve son başbakanımız Binali Yıldırım'ın destekleriyle İzmir’den aday gösterildiğimde bu defa ben kendisini aramıştım. Hikâye odur ki Konak’la yollarımız aslında güzel İzmir’de milletvekilliğim süresince bölge ayırt etmeden yaptığım ziyaretlerle sık sık kesişmişti. Güne Konak’ta başlayıp, Konak’ta bitirir olmuştuk. Tabi her zaman her şey güllük gülistanlık olmadı" dedi.
VEFANIN NE OLDUĞUNU GÖSTERDİM
Vefa üzerinden Başdaş'a yüklenen Ceyda Bölünmez Çankırı, "Bugün bu salonda Sait Başdaş’ın 2. kongresi gerçekleşiyorsa, 7 senelik görev süresince tökezletildiği ve hatta düşürüldüğü zamanlarda elinden tutup kaldırdığım içindir. Ben vefanın ne olduğunu, cefanın nasıl göğüslendiğini yedi düvele gösterdim" ifadelerine yer verdi.
Ve nihayet tarihler 27 Ocak’ı gösterdi.
ÜSTESİNDEN GELECEĞİMİZİ DÜŞÜNMÜŞTÜM
Çankırı açıklamasının devamında, "Yine Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile İzmir’in en merkezi ilçesi olan Konak’tan Belediye Başkan adayı gösterildim. Aday tanıtım toplantısında İlçe Başkanımızın, Sayın Cumhurbaşkanımıza verdiği söz hala kulaklarımda… Zira kulaklarımda kalmaktan da öteye gitmedi o verilen sözler! Elbette kolay olmayacağını biliyordum. Fakat en büyük motivasyon kaynağım teşkilat olmuştu. Yıllardır birlikte mesai yaptığımız Konak teşkilatıyla bu işin üstesinde geleceğimiz düşünmüştüm" dedi.
DÜŞÜNDÜĞÜM GİBİ OLMADI
Konak'ta seçimin ardından seçim temposunun devam ettiğini dile getiren Çankırı, "Milletin vekili olarak sahadan da hiç kopmadığım, mahalle mahalle bildiğim ve asla yabancısı olmadığım bir yerde olduğum için de ayrıca kararlıydım. Nitekim çok yerinde, renkli ve stratejik, hala kulaktan kulağa dolaşan, 81 vilayetten tebrik aldığımız, geriye dönüp baktığımda şunu da yapsaydık diyemediğim bir seçim kampanyası yürüttüm… Yola çıkarken düşündüğüm şeyler, pekte düşündüğüm gibi olmadı. Konak halkı bir tercih yaptı. Biz de bu tercihi baş tacı ettik… Küsmedik, darılmadık, uzaklaşmadık. Bilakis çıkıp teşekkür ettik ve seçim temposunda çalışmaya da devam ediyoruz" dedi.
Çankırı açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı;
DOSTLARIYLA DALAŞANLAR....
Ben bu yola çıkarken; ‘mevzu makamsa hepiniz ölün, mevzu vatansa hepimiz ölelim’ anlayışıyla çıktım… Bu sözü iyi anlamak, iyi irdelemek ve idrak etmek lazım. O gün olduğu gibi bugünkü Ceyda’nın aynı duruş ve samimiyetini koruduğunuzu bilmenizi isterim… Bu mücadelemde dik durup, ikircikli yaklaşımlardan uzak duran herkese çok teşekkür ederim. Ben bir hayal kurdum. Tek çabam Konak’ı iyileştirmek ve güzelleştirmek içindi… Bu hayale galiba en çok ben inandım. Peşinden inançla koştuğum şey, bir rüya asla değildi. ‘‘Dostlarıyla dalaşanlar, düşmanlarıyla savaşamazlar…’’ derler. Ben dalaşanlardan değil, tek başına savaşanlardan oldum.Konak her ne kadar bu kentin çalışan kesimi tarafından transit noktası olarak kullanılsa da burada Türkiye'nin dört bir yanından gelen doğu ve güneydoğulu vatandaşlarımızın ikamet adresidir Burada Türkiye’nin dört bir yanından gelen Doğu ve Güneydoğulu vatandaşlarımızın ikamet adresidir. Bundan yola çıkarak özellikle adaylığım sürecinde bu inancı kalplerinde taşıyan, beni bir kardeşi olarak görüp de adımı zikreden, kazanmamız için dişiyle tırnağıyla çalışan tüm hemşehrilerime ayrıca şükranlarımı sunuyorum.Çok şükür ki bugüne kadar ki kimliğimizi oluşturan dürüstlük ile hareket etmeye devam ediyoruz. Durmak yok, yola devam diyen bir liderin arkasında siyaset yapmakta bunu gerektirir değil mi?"