ABD’de 3 Kasım seçimlerinin galibi ilan edilen Joe Biden yönetiminden ilk beklentilerinin "Türkiye'de demokrasiye vurgu yapması" olduğunu söylemişti.
Çelik bu sözlere, Twitter hesabından yanıt verdi. "Demokrasimiz bedeli ödenmiş ve hakedilmiş bir demokrasidir.
Milletimiz, iradesinin kimse tarafından gasp edilemeyeceğini demokrasi tarihine silinmeyecek şekilde yazmıştır" dediyen Çelik, "CHP’li Ünal Çeviköz’ün yabancı otoritelerden demokrasi talebinde bulunması vahim bir yaklaşımdır" ifadesini kullandı.
Ünal, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
"Demokrasimiz bedeli ödenmiş ve hakedilmiş bir demokrasidir. Milletimiz, iradesinin kimse tarafından gaspedilemeyeceğini demokrasi tarihine silinmeyecek şekilde yazmıştır.
CHP’li Ünal Çeviköz’ün yabancı otoritelerden demokrasi talebinde bulunması vahim bir yaklaşımdır.
CHP'li Çeviköz, Türkiye'nin Libya'da ambargoyu ihlal ettiğine dair şikayetini Amerikalılara iletiyor, Biden'dan Türkiye'de demokrasi talep ediyor. Demokrasi anlayışı “ithalat demokrasisi” olan bir anlayış bu.
Demokrasi anlayışı “ithalat demokrasisi” olan bu anlayış, yabancı otoritelerden meşruiyet tedarik etmeye çalışıyor. Türkiye’de son kullanma tarihi geçmiş vesayet anlayışları ise “vesayet ihracatı”na geçmiş gözüküyor.
Demokrasimizin banisi ve hamisi millet iradesidir. Başkalarından demokrasi talep etmek için yabancı otoritelere “siyasi arzuhal” yazmak utanç verici bir siyasi savrulmalıdır. Demokrasinin dünyaya açık olması başka şeydir, demokrasi için dış payanda ve ithal irade aramak başka şey.
CHP’li Çeviköz, Türkiye'nin güvenliği ve vatan savunması için aldığımız S-400'leri iptal edeceklerine dair Amerikan yönetimine açık çek veriyor.
Türkiye’nin güvenliği ve vatan savunması ticaret konusu değildir. Bu konuda siyasi pazarlık asla kabul edilemez.
Bu zihniyet Libya konusunda ambargoyu deldiğimizi savunarak Fransa’nın tezlerini, KKTC’de Kapalı Maraş’ın açılmasını eleştirerek Yunanistan’ın tezlerini, Suriye'den çekilmemizi isteyerek PYD ve Esed rejiminin tezlerini uluslararası arenada destekliyor ve Türkiye’yi şikayet ediyor.
Demokrasimizin, güvenliğimizin ve milli menfaatlerimizin pazarlık konusu yapılamayacağını bir türlü anlamıyorlar. Bu zihniyete tüm milletimiz karşıdır. Bu zihniyet başkalarından medet ummak ve kendi ülkesini şikayet etmek gibi gayrı meşru bir yoldadır.
Demokrasimiz milli iradeye dayanan, dünyaya açık ve millet dışında dayanak kabul etmeyen bir siyasi değerdir. Değerlerimizi siyasi ticaret maddesi zannedenler demokrasiden hiçbir şey anlamadıklarını gösteriyorlar.
Biz siyasi değerlerden yanayız. Bu zihniyet ise tam karşımızda...
Demokrasimiz ve güvenliğimiz siyasi pazarlık konusu değildir. CHP yöneticileri vesayet zihniyeti ile yıllarca yurt içinde yaptıklarını şimdi siyasi ithalat yoluyla elde etmeye çalışıyorlar.
Bizden alacakları cevap Atatürk’ün veciz ifadesidir: “Manda ve himaye kabul edilemez.”