İzmir’in Menemen ilçesinde, Ticaret Odası Konferans Salonu'nda muhtarlarla biraraya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, 24 Haziran seçimlerine dair açıklamalarda bulundu. Aynı zamanda bu seçimlerde ilk kez uygulanacak oy pusulalarına dair de bilgi veren Hamza Dağ, vatandaşların desteklemek istediği partiye oyunu vereceklerini, sistemin bunun üzerine kurulu olduğunu ifade etti.
16 yıldır iktidarda olduklarını hatırlatan Dağ, "AK Parti’nin genel başkanı aynı zamanda cumhurbaşkanı adayı olduğu için biz icraatlarımızı rahatlıkla ifade edebiliyoruz. Ama diğer siyasi partilerde genel başkanlar, cumhurbaşkanlığına aday olmadığı için bir tezatlık var" diye konuştu. Diğer siyasi partilerin cumhurbaşkanı adaylarına dair düşüncelerini dile getiren Dağ, şunları söyledi:
"Genel başkan milletvekili olacak, aday gösterdikleri kişi ise çok zayıf bir ihtimal, hiç ihtimal olmasa da cumhurbaşkanlığı gibi bir düşünce içerisinde olacak. Burada bir tezat ortaya çıkıyor. Kim yönetece? ‘Biz eski parlamenter sistemi geri döndüreceğiz’ diyorlar. Bu realiteden uzak. Çünkü parlamenter sistemi geri döndürmek gibi bir niyetiniz varsa sadece cumhurbaşkanlığını kazanmanız veya sadece 300 milletvekilini görmeniz yeterli değil. 360 milletvekilini geçmeniz şart. Bu da realiteye tamamen ters. Şu konjonktürde hepimiz biliyoruz ki Millet bloğunun 369 vekili bulabilme ihtimali söz konusu değil."
"KATAKULLİ İŞLER DÜŞÜNMEDİ"
AK Parti'nin TBMM için adaylarını güçlü bir şekilde belirlediğini söyleyen Hamza Dağ, "Güçlü meclis derken aslında güçlü meclisi en iyi şekilde yansıttık. Bugüne kadar bakanlık yapıp, bakanlıkta başarılı olmuş isimler dahi meclise aday. Duruma göre belki bakanlık durumu söz konusu olabilir ama şu anda meclis güçlendirilmiş. Diğer taraftan da cumhurbaşkanlığı konusunda bir takım katakulli işler düşünmemiş bir ittifak bir yapı var. Öbür tarafta ise uzun süre cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda ‘Acaba falanca mı olsun, filanca mı olsun. AK Parti içinden birini mi gösterelim’ diye karışık işler içerisinde olan bir yapı var" dedi.
Muhalefeti ve Millet İttifakı'nı eleştiren Dağ, "Muhalefet partilerinde şöyle bir mantık var: Yapılan projeler var ve bu projeleri iptal edeceklerini söylüyorlar. 'Şehir hastanelerini iptal edeceğiz. Yap-işlet-devret modeli ile yapılan İzmir-İstanbul Otoyolunu iptal edeceğiz.' Bir noktaya gelmiş işleri iptal etmek gerçekten mantıkla ters, siyasi akıla ters, düşünmek mümkün değil." diye konuştu. Hamza Dağ, ayrıca İzmir merkez ve ilçelerinde de millet bahçeleri oluşturacaklarını söyledi. Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti.
EGELİ MOBİLYACILARLA BİR ARAYA GELDİ
Öte yandan, Ege Mobilya Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (EMODER) düzenlediği iftar yemeğine katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ yaptığı konuşmada, “Türkiye'ye geldiğimizde mobilyacılık sektöründe ciddi bir ilerleme olduğunu görüyoruz. 2001 yılında 162 milyon dolar ihracat varken, 2017 yılında ise bu ihracat 2 milyarın doların üzerine geçmiş vaziyetteö dedi.
Ege Mobilya Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin Swissotel Büyük Efes Otoeli’nin bahçesinde düzenlediği iftar davetine AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, EMODEN Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sazboğazoğlu ve dernek üyeleri katıldı. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı iftar daveti sahnede söylenen ilahilerin ardından okunan Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ezanın okunmasıyla oruçların açılmasının ardından kürsüye çıkarak mobilya sektörü ile ilgili değerlendirmelerde bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Mobilyacılık sektörü bir kere dünyada çok ön planda olan ve 400 milyarlık dolar yıllık hacmi ile bu anlamda hemen hepimizin içinde var olduğu bir sektör. Herkesin evinde her zaman için gördüğü yaşadığı bir sektör. Uzun yıllardır Batı üretim konusunda bu konuda çok ileri noktalarda iken, son dönemde özellikle de Çin’in bu sektörde ciddi anlamda bir ivme kazandığını görüyoruz. Bu nedenle her türlü tedbirimizi de anlamda alıyoruz. Türkiye'ye geldiğimizde mobilyacılık sektöründe ciddi bir ilerleme olduğunu görüyoruz. 2001 yılında 162 milyon dolar ihracat varken, 2017 yılında ise bu ihracat 2 milyarın doların üzerine geçmiş vaziyette. Bu tabii ki de sizlerin çalışkanlığı, sizlerin özverisi ve insanımızın proje üreten, ürettiği projenin arkasında duran, risk alan özelliğinden dolayıdırö dedi. (DHA)