Ege Postası
Geri

AK Partili Külünk'ten tarikat ve cemaatler hakkında açıklamalar: Devlete müdahil olmak peşindelerse...

24. 25. 26. Dönem AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, tarikat ve cemaatlere ilişkin açıklamasında, ""Cemaatler, sivil yapılar hayatın parçasıdır. Ancak devlete dahil olmak vardır, müdahil olmak yoktur. Cemaatler kamuoyu tartışmaları üzerinden şapkalarını önlerine koymalıdır. 'Ne yapıyoruz da toplum bizden rahatsız?' demeleri gerekiyor. Eğer bu soruları sormazlarsa ve siyaset üzerinden kamuda bulundukları nokta üzerinden devletin gücünü kendi dar alan yapılarının etki alanın genişlemesi için araç haline getirirlerse, maksadı aşarlarsa en stratejik maliyetleri İslamla insan ilişkilerinin soğumasına sebep olurlar. Nerede boşluk bıraktılar ki İslam sorgulanıyor. Genç nesillerin bir kısmı Allah'ı sorgulama sürecinde... Cemaatlerin gündeminde devlete müdahil olma varsa vazgeçsinler. " ifadelerine yer verdi. 
AK Partili Külünk'ten tarikat ve cemaatler hakkında açıklamalar: Devlete müdahil olmak peşindelerse...
Haberler / Politika
3 Ekim 2024 Perşembe 20:53
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGEPOSTASI- 24. 25. 26. Dönem AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Canan Beyazkara ile Beyaz Masa programına konuk oldu. 

AK PARTİ İZMİR ŞAPKASINI ÖNÜNE ALMALI! 

İzmir'in trafiğine dikkat çekerek sözlerine başlayan Metin Külünk, "5 KM'lik mesafeyi 1 saatte kat eden İzmir trafiği var. Çok üzücü... Bayraklı 5 km ve ben Çankaya'ya 50 dakikada geldim. İzmir'de uzun yıllardır değişen bir şey yok. İzmir'in kendini fark etmesi lazım. İzmir doğu ve batının keşisme noktası. 9 Eylül'de Yunan denize döküldü. İzmir'in güney tarafı Türkiye'den koparılma hedefinde olan bir merkez kimliği var. Harita çizilirken İzmir üzerinden Konya çiziliyor. Bu derecce stratejik bir şehirde, vatandaşlarımız ideolojik perspektiften baktıkları için CHP'nin şehri yönetemeyişini görmek istemiyorlar. Ne engelliyor bunu? AK Parti'nin de bu şehirde izlediği strateji sağlıklı değil. Bu şehri yerel AK Parti siyasetini anlama, sosyolojisini anlama ve bu şehre göre refleks gösterme noktasında olması gereken yerin gerisinde. Bu şehir Demokrat Part geleneğinin en önemli sosyolojik karşılığıının olduğu şehirdi. Ne oldu da bu şehirde Aydın'da, Manisa'da ne oluyor da CHP şehrin yönetiminde ortaya şehir ve insan, insan ve çevre bağlamında bu şehri geleceğe taşıma noktasında hiçbir şey yapmıyor olmasına rağmen AK Parit ile mesafeyi açarak, nasıl kazanıyor. AK Parti neyi eksik bırakıyoruz diyerek şapkasını önüne almalı. CHP'ye oy verene vatandaşlar da opturup sorgulamalı. İzmir Türkiye'de ticaretin en önemli şehri. Liman şehri ve Ege'yi kontrol merkezi. Şehir ulaşımda, hizmetlerde, dönüşüm noktasında sıkıntılı. Umarım yeni Büyükşehir Belediye Başkanı umarım problemleri görür. İl Başkanı uzlaşı kültürünün güçlenmesi noktasında adım attı" ifadelerine yer verdi. 

AK PARTİ YÖNETİMİ SOKAKLA İNATLAŞTI! 

Yerel seçimlerde AK Parti'nin ikinci parti konumuna düşmesinin sebebini anlatan AK Partili Külünk, "Tek başına ekonomik kriz değil. Ekonomik krşz 2023 seçimlerinde de vardı. AK Parti hareketinşn yönetim kadrolarının bir kesimi sokakla inatlaşan bir çizgi izliyorlar. Erdoğan bir büyük güç, en stratejik adamlarından birisidir. Sokağın kendisine olan güveni tamdır. Devlet adamlığı gücü üzerinden AK Parti hareketinde bir takım arkadaşlar, kendi yerel etki alanlarını güçlendirmek ve genişletmek üzere bir süreç yönettiler. Hangi adayla kazanırız sorusu değil, 'nasıl olsa Erdoğan'a sandıkta güven var, biz istediğimiz adayı çıkaralım' diyerek yola çıktılar. Kendi dar alan milliyetçiliklerini tahkim edecek pozisyonda oldular ve sonuç millet sandıkta cevap verdi. Ekonomik krizin etkisi vardır ancak sebep sokakla inatlaşmaktı. AK Parti teşkilatları sokakla bağını zayıflattı" dedi. 

"SİYASETİN KODLARINDA KAYMA VAR" 

Yerelde iktidar ve muhalefetin imar komisyonunda uzlaştığına dikkat çeken Külünk, "Bunu da sokak görüyor. Siyasetin derlenip toparlanması lazım. Sandıktan çıkan isimlere baktığımızda meclis üyesi mahallesini bilmiyor, ilçe yöneticisinin taban ile bapı kopuk. İlçe yöneticisi olmayı bir güce dönüştürüyor. Bunu parti ayırt etmeksizin söylüyorum. CHP'nin yerelde iktidar olduğu yerlerde de bu durum böyle. Siyasetin genetik kodlarında ciddi kayma var. Siyaset masada oturarak değil sokakta vatandaşın canının acıdığı yerden yapılır" diye konuştu. 

SOKAK TASARRUF TEDBİRLERİNİ ÖNÜNDE YÜRÜYENLERDE GÖRMELİ

Tasarruf tedbirlerine ilişkin açıklamalar yapan AK Partili Külünk, "Türkiye'nin dış borcundan dolayı döviz ihtiyacı var ve bu ihtiyacın karşılanması gerekiyordu. Türkiye'de sabit gelirli, dar gelirli vatandaşlarımız zorlanmaya başladı. Hükümet bu krizden çıkış adına bir politika belirledi. Vergi alımını çoğalttı. Bu hüküm sadece dar gelirli vatandaşlar yüklemeyelim. Sermaye her şartta kazanıyor. Mutlu azınlık her şartta kazanmaya odaklı. Döviz çıkar kazanır, düşer kazanır. Yüzde 1'i yüzde 40'ını kontrol ediyor. Bu yükü yüzde 65'lik kesime yüklemeyelim. Türkiye'de para kazananlar ve yurtdışına çıkaranlar Türkiye'ye getirilsin. En yukarıdaki yüzde 20'lik dilim taşın altına elini soksunlar. Bu serveti bu ülkede yaptılar. Böylede emeklimiz markete gittiğinde makarnayı ucuz gıda olduğu için almak zorunda kalmayacak. Vatandaşımızın üzerindeki baskı azalmalı. Bu ülkenin kaynaklarını iyi yönetirsek bütün yükü dar gelirliye, sabit gelirliye, emeklilerin sırtına yüklememiş oluruz. Alkışçı modellerin emeklileri hedef tahtasına koyması ve sanki ekonomik problemlerin temel sebinin emekliler gibi gösterilmesşi metodundan vazgeçilmeli. Sokak tasarruf tedbirlerini önünde yürüyenlerde görmek ister" ifadelerini kullandı. 

DİYANET'E TASARRUF TEPKİSİ: 4-5 MAKAM ARACI OLAMAZ! 

Tasarruf tedbirleri üzerinden Diyanete yüklenen Külünk, "En çok titizlik göstermesi gereken kurum Diyanet. Mesele anlayış meselesi. Bütün partiler için konuşmalıyız. Fedakarlığı memur, emekli, işçi, esnaf yapacak. Ancak sandığa yine bu insanlar gidecek. Yerel yönetimler ve merkezi hükümet ne hikmetse tasarruf tedbirlerine yaklaşmayacak. Sokak bunları görüyor. Tasarruf tedbiri dedikten sonra Diyanet'in kapısında 4 tane makam aracı olamaz. CHP'li belediyelerde konserler devam ediyor" dedi. 

CEMAATLER DEVLETE MÜDAHİL OLMAK PEŞİNDEYSE... 

Tarikarr ve cemaatlere değinen Külünk, "Cemaatler, sivil yapılar hayatın parçasıdır. Ancak devlete dahil olmak vardır, müdahil olmak yoktur. Cemaatler kamuoyu tartışmaları üzerinden şapkalarını önlerine koymalıdır. 'Ne yapıyoruz da toplum bizden rahatsız?' demeleri gerekiyor. Eğer bu soruları sormazlarsa ve siayset üzerinden kamuda bulundukları nokta üzerinden devletin gücünü kendi dar alan yapılarının etki alanın genişlemesi için araç haline getirirlerse, maksadı aşarlarsa en stratejik maliyetleri islamla insan ilişkilerinin soğumasına sebep olurlar. Nerede boşluk bıraktılar ki islam sorgulanıyor. Genç nesillerin bir kısmı Allahı sorgulama sürecinde... Cemaatlerin gündeminde devlete müdahil olma varsa vazgeçsinler. " ifadelerine yer verdi. 

 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası