AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, İzmir’in yerel gündemini değerlendirerek, seçim süreci hakkında açıklamalarda bulundu. "Diğer partilerde kimin yukarıda dayısı varsa ona göre listeye girebilir. Bizde bu olmaz" diyen Şengül, yakın dönemde anket yaptırmadığını da açıkladı, ancak partilerine ilginin büyük olduğunu vurguladı. Şengül Atatürk Lisesi’nde yaşanan marş krizine de değindi, "İzmir Marşı bizim milli marşımızdır" dedi.
AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, İzmir’in köklü liselerinden Atatürk Lisesi’nde yaşanan İzmir Marşı ile ilgili olay hakkında açıklamalarda bulundu. Başkan Şengül, “İzmir Marşı bizim milli marşımızdır. Sadece İzmir’e, CHP’ye ait bir marş değil” diye belirterek, Bırak söylesin gençler İzmir Marşı’nı. Bu olayı duyduğum gün, dedim oradaki bütün gençlerle bir araya gelip, hep birlikte İzmir Marşı’nı söyleyelim” diye konuştu. Şengül şunları söyledi:
“İZMİR MARŞI, SADECE CHP’YE AİT BİR MARŞ DEĞİL, HEPİMİZİNDİR”
"İzmir Marşı bizim milli marşımızdır. Sadece İzmir’e, CHP’ye ait bir marş değil, hepimizindir. Bırak söylesin gençler İzmir Marşı’nı. Bu olayı duyduğum gün, dedim oradaki bütün gençlerle bir araya gelip, hep birlikte İzmir Marşı’nı söyleyelim. Biz çiftçi bir aileden çıkmış, okuyup yetişmiş bir aileyiz. Eğer bu noktalara gelebilmişsek Cumhuriyetimiz sayesinde olmuştur. Bizim AK Parti olarak Atatürk ile ilgili en ufak bir sorunumuz olamaz. Cumhuriyete sahip çıkmama dönemi bitti. Siz Cumhuriyete nasıl sahip çıkarsanız, kendi milli silahlarınızı üretirsiniz, bulunduğunuz coğrafyada söz sahibi olursunuz, ekonomik bağımsızlığınızı kazanmış olursunuz.
“KRİTERLERİMİZE UYGUN SEÇİM YAPAR, ADAY ÇIKARIRIZ”
AK Parti’ye yoğun bir aday adaylığı başvurusu oldu. Partimize bu kadar ilgi gösterilmesi bizi mutlu etti. Adaletli bir değerlendirmenin yapılacağını biliyorlar. Biz de adam kayırma veya güçlü olan kazanır diye bir şey yok. Birçok kriterimiz var. Bu kriterlerimize uygun seçim yaparız. Biz birini milletvekili adayı gösterdiğimizde mutlaka bir alt yapısı vardır. Seçim yaparken teşkilatlarımızın da görüşünü alıyoruz, onlar çok önemli. Her adayla ilgili araştırma yapılıyor. Geçmişle ilgili araştırma yapılıyor.. Diğer partilerde kimin yukarıda dayısı varsa ona göre listeye girebilir. Bizde bu olmaz. “Tayyip Erdoğan’ı tanıyorum, Binali Yıldrım’la çok samimiyiz” gibi bir şey yok. Geçmiş dönemde Binali Yıldırım’ın danışmanı aday olduğunda öyle istenilen bir sıraya da giremedi. Bu yüzden bize gelen başvuruların yoğun olduğu söylenebilir.
“SEÇİMLE İLGİLİ ANKET YAPTIRMADIM”
Seçimle ilgili son dönemde İzmir’le ilgili bir anket yaptırmadım. Birkaç ay önce bir anket vardı. Gayet iyiydi. Bunları daha yukarılara taşımaya çalışıyoruz. Siz halka doğruyu gösterirseniz doğru şekilde yönlendirebilirsiniz. Samimi olduğunuzu gösterirseniz, her şekilde güvenini kazanabilirsiniz.
“HALKIMIZ KARAR VERİRKEN ÜLKEYİ KİM YÖNETECEK DİYE BAKIYOR”
Referandumla genel seçimi birbirine karıştırmamak gerek. Referandum süreci başladığında evet oranı %31’lerdeydi. Bizim kendi tabanımız dahi ikna olmamıştı. Oralardan biz %51 oranıyla evete geldik. Buradan bakarsak referandum sonucu son derece başarılıdır. Genel seçimler daha farklı. Halkımız karar verirken ülkeyi kim yönetecek diye bakıyor. “Ben şirketimi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mı teslim ederim, Kılıçdaroğlu’na mı teslim ederim” diye bakıyor. “Bu ülkeyi kim daha iyi yönetir, Akşener mi Erdoğan mı'” İnsanlar buna göre değerlendirip karar veriyor. 24 Haziran’a az süre kaldı. Milletimiz kararını verecek."