İZMİR – AK Parti Konak İlçe Başkanı Temel Yıldırım, şehrin kalbinin şantiyeye döndüğünü, iş makinalarıyla işgal edildiğini belirterek belediyeye yüklendi.
İlçenin sorunlarına dikkat çekmek için partililerle birlikte gerçekleştirdiği tura kentin simge meydanlarından Basmane'den başlayan Temel Yıldırım, Basmane ve Montrö Meydanları’nın aylardır şantiye halinde olduğunu söyledi. Başkan Yıldırım, “Her gün 1.5 milyon insanın yaşadığı, geçtiği Konak'ın meydanları, caddeleri, sokakları ana arterleri kazılıp kaderine terk edilmiş halde. Talebimiz iş yapılmaması değil. İtirazımız plansız yapılmasına ve başlanılan işlerin bitirilmemesine, plansızlığa, programsızlığadır” dedi. Her gün yeni bir yerin kazıldığını, her tarafın inşaat olduğunu, şehrin kalbinin şantiyeye döndüğünü kaydeden Temel Yıldırım, “Her yer iş makinalarıyla işgal edilmiş durumda. Ne yürünecek bir kaldırım bıraktılar ne de huzur. Gürültü kirliliği bir dert, trafik ayrı çile. Her yer toz toprak içinde” dedi. Yıldırım açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“İzmir İzmir olalı böyle zulüm görmedi. Her tarafı adeta yara bere içinde. Belediyelerin hali, kaçak kazı yapan define avcılarına benziyor. Sabah erken kalkan, bir yeri kazıyor. Bırakın büyükşehirle ilçe belediyelerini, belediyelerin kendi birimleri arasında dahi koordinasyon yok. Bu yüzden de kentin kalbi alelade kazılarla köstebek yuvasına döndü.
Savaştan çıkmış bir hal alan şehirde özellikle engellilerin ve kadınların yaşam konforu ortadan kalkmış durumda. Engelli kardeşlerimizin ulaşım imkanları ellerinden alındı. İzmirli kadınlara bir süre önce Konak'a gelirken topuklu ayakkabı giymeyin. Babetle gelin. Topukluyla yürünecek kaldırım bırakmadırlar demiştim. Şimdi bunu biraz daha ileri götürüyorum ve diyorum ki artık babetle de gelmeyin. Başınıza baret, ayaklarınıza çizme veya iş güvenliği ayakkabısı giyin öyle gelin. Çünkü artık babetle yürüyebileceğiniz ortam da kalmadı.
Konak Belediyesi 'Biz kazmıyoruz. Bu inşaatlar bize ait değil. Büyükşehir yapıyor. Müteahhitler başladıkları işleri bitirmiyor' diyerek sorumluluktan kurtulamaz. Biz onun hiçbir iş yapmadığını zaten biliyoruz. Fakat, Konak Belediye Başkanı, bu ilçenin yerel yöneticisi olarak, yapılan her işten sorumludur. Konak'ın virane hale getirilmesine göz yumamaz. Yumarsa, bu aymazlığa ortak olur.
8 bin yıllık geçmişi olan tarihin Güzel İzmirine reva görülen eziyete artık bir son verilsin. Başlanan işler bitirilmeden Konak'ta herhangi bir yere tek kazma dahi vurulmasın. Çünkü, başladıkları işler bir türlü bitirmiyor ama İzmir'i Konak'ı bitirdiler. Yaşanmaz hale getirdiler. İzmir, amatör belediyecilerin, beceriksiz, vizyonsuz yerel yöneticilerin elinde heba oluyor. Bu gidişe, siyasi parti ayrımı olmaksızın İzmir'i Konak'ı seven, bu kentte yaşamaktan onur duyan herkes el birliği ile son vermeli. Uygarlıkların beşiği, Batı Anadolu'nun incisi bu şehre ihanet edenlere karşı, onlara oy vermiş olanların sesinin daha gür çıkmasını istiyor ve bekliyoruz. Şehri bu aymazlıktan ancak siyasi tercihlerimizi bir yana bırakıp tek ses olarak, "Güzel İzmir"e sahip çıkarak kurtarabiliriz. Burada İzmir'in özgüven sahibi, basiretli kadınlarına büyük iş düşüyor. Bundan 100 yıl önce tarihte ilk kadın eylemini yaparak ekmek zammını geri aldıran İzmirli cesur yürekli kadınların torunları, "kaldırım belediyeciliği" anlayışının bu "çukur" siyasetine de bir son vereceklerdir. Buna yürekten inanıyoruz."