Başkan Batur, Yunanistan Başkonsolosu Argyro Papoulia ile birlikte Kadifekale’nin eteklerinde bulunan Smyrna Antik Tiyatrosu Kazı Alanı’nı ziyaret etti. Smyrna Antik Kenti Kazı Başkanı, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Akın Ersoy’un rehberliğinde kazı alanını gezen Başkan Batur, Smyrna Antik Tiyatrosu’nun, Konak ilçe sınırları içinde bulunan, tarihi misyonu önemli noktalardan biri olduğuna dikkat çekti.
Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere hem geçmiş dönemde hem de bugün alanda yapılan çalışmalara katkı koyan tüm kurumlara teşekkür eden Batur, “Kazı Başkanı Akın Ersoy ve ekibine de çok teşekkür ederiz. Şehrin kalbine kurulu bu dev tiyatro alanı onların sihirli elleriyle ortaya çıkacak. Turizmde rotaları değiştirecek, İzmir’i dünyaya açacak büyük bir çalışma yapılıyor. Kuşkusuz dünyanın dört bir yanından binlerce insan tiyatroyu görmeye gelecek. İzmir ve Konak, turizmin yeni cazibe merkezi haline gelecek. Bugünü ve bu heyecanımızı bizimle paylaşan Başkonsolos Papoulia’ya da teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
“Ortaya çıkmasını yürekten istiyoruz”
Yunanistan Başkonsolosu Argyro Papoulia da İzmir’in dünyanın en eski kentlerinden biri olduğuna dikkat çekerek, “Bu alanda yapılan kazılar çok önemli ve burada ortaya çıkarılanlar, ne kadar değerli bir kültürel mirasa sahip olduğunuzun göstergesi. Bu alanın ortaya çıkmasını yürekten istiyoruz. Böylece yabancılar için hem Türkiye’yi hem Yunanistan’ı ziyaret edebilecekleri yeni turizm ve kültür paketleri oluşturabiliriz” dedi. Türkiye’nin de Yunanistan’ın da arkeolojik olarak çok zengin olduğuna işaret eden Papoulia, iki ülkenin bu alanda işbirliği yapabileceği ortak çalışmaların neler olabileceğini araştıracağını da vurguladı.
İyi durumda çıkacak
Kadifekale ile Smyrna Agorası arasındaki yamaçta yer alan, yapılan kamulaştırma ve yıkımlar sonrasında, basamaklı oturma alanının topografik eğrisi ile sahne binası büyük oranda ortaya çıkan Smyrna Antik Tiyatrosu’nda kazı çalışmaları üç yıldır sürüyor. Korunmuşluk derecesinin yüksek olduğu tahmin edilen ve bu nedenle iyi durumda ortaya çıkarılabileceğine inanılan tiyatronun MÖ 2. yüzyılda inşa edildiği, Roma İmparatorluğu döneminde, aralıklarla tekrarlanan depremler sonrasında onarıldığı ve son halini ise MS 178 yılında, yine bir depremin ardından gerçekleştirilen onarım ve eklentilerle aldığı düşünülüyor.
1500 yıllık suskunluk
Tiyatro 700 yıllık bir sürecin ardından, MS 4. yüzyılda kullanım dışı kalıyor ve 1500 yıl süren bir suskunluk dönemi başlıyor. Üstü toprakla örtülen Smyrna Antik Tiyatrosu zamanla kayboluyor. Bugün Akdeniz’in yeni antik tiyatrosu ve büyüleyici bir kültürel miras olarak Konak’ta gün ışığına çıkarılan tiyatro, İzmir Körfezi’ni mükemmel bir açıyla gören konumuyla da dikkat çekiyor.