Buca Engelliler Derneği Başkanı Harun Kara, çevre düzenlemelerinin uygun olmaması nedeniyle sosyal hayattan geri kaldıklarını anlatırken, Çağdaş Görmeyenler Derneği Başkanı Ufuk Özer ise engellilerin bilgiye ulaşımda zorluk çektiğini belirtti.
'Bağımsız yaşam için engelsiz konut ve yaşam alanları' çalıştayı, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Eğitim ve Simülasyon Merkezi'nde gerçekleştirildi. Çalıştay kapsamında, Yaşar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevil Sarıyıldız moderatörlüğünde gerçekleştirilen 'Bağımsız bir yaşam için nasıl bir konut ve kent istiyoruz' konulu panelde Buca Engelliler Derneği Başkanı Harun Kara ve Çağdaş Görmeyenler Derneği Başkanı Ufuk Özer karşılaştıkları engelleri anlattı.
ENGELLİLERE AYRILAN ALANLAR İŞGAL EDİLİYOR
Erişilebilirlik standartlarının arttırılması gerektiğini belirten Buca Engelliler Derneği Başkanı Harun Kara, toplumun en büyük sorununun engellilere ayrılan alanların işgal edilmesi olduğunu anlattı. Kara, engellilerin girip çıkacağı yerlere, kaldırımdaki rampaların önüne ya da engelli araçları için ayrılmış park yerlerine araçların bırakıldığını ve bu nedenle engellilerin sokakta güvenle seyahat etmesinin güçleştiğini belirtti. Belediyelerin engellilerin ulaşımına daha fazla özen göstermesi gerektiğini savunan Kara, "Belediyelerin şehir içinde gerçekleştireceği bazı düzenlemelerin planlamasını sivil toplum kuruluşları ve engellilerle ortak yapmasının birçok sorunu çözeceğini düşünüyorum. Maalesef kaldırımlarda hala ağaçlar var. Rampaların su gideri olduğunu düşünenler var. Rampaların kaldırıma çıkabilmemiz için belirli ölçüde eğimi ve genişliği olması gerekir. Rampanın başladığı yerde su oluğu denk geliyor. Tekerlekli sandalye takılabiliyor ve düşebiliyoruz. Görme engellilerin kullanacağı dokulu yollara araç park ediliyor" diye konuştu.
ŞEHİRLER ARASI ULAŞIM ÇOK ZOR
Şehirler arası yolculukta problem yaşadıklarını ifade eden Kara, "İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yeni aldığı bütün otobüsler kaldırımlara uygun. Sadece orta kapıdaki engelli rampası değil ön kapıda basamak olmaması yaşlıların da ön kapıdan kolay binmesini sağlıyor. Kırsal kesim de dahil olmak üzere yüzde 90'a yakın oranda engellilere uygun otobüsler mevcut. Ancak şehirler arası otobüslerle bir engellinin yoluculuk etmesi çok zor. 2-3 kişi tarafından o basamakların çıkartılması çok rencide edici oluyor" diye konuştu.
Kara, Türk Standartları Enstitüsünün kapı genişliği, rampa eğimi, asansör yapısı gibi standartları belirlediğini, ancak müteahhit ve mimarlar ile ruhsat veren belediyelerin bu standartları gözetmediğini anlattı. Oturduğu evin 5. katta olduğunu belirten Kara, "Benim evimin iç yapısı benim yaşantıma uygun, ancak asansörde sıkıntı çekiyorum. Her kullanımda akülü sandalyeden manuel sandalyeye geçip öyle asansöre biniyorum. Bu gibi problemler sosyal hayatı, iş hayatını etkiliyor ve çeşitli psikolojik problemlere neden oluyor" diye konuştu.
ENGELLİYE ÖZEL ALANLAR YERİNE ORTAK ALANLAR OLUŞTURULMALI
Çağdaş Görmeyenler Derneği Başkanı Ufuk Özer ise sadece engellilere yönelik mekanlar oluşturmanın pozitif ayrımcılık olarak gösterildiğini ancak bunun yaşamın diğer alanlarında ayrımcılığa maruz kalmalarına neden olduğunu anlattı. Toplumun tamamının ortak olarak kullanacağı mekanlar yaratılmasının daha uygun olduğunu belirten Özer, "Her engelli, parklardan, hastanelerden, tüm ortak alanlardan fiziksel erişim alanlarından, okul, yurt, sinema, alışveriş merkezi gibi tüm toplu yaşam alanlarından engelli olmayanlar kadar eşit şekilde faydalanması gerekmektedir" diye konuştu.
"AKILLI TELEFONLARLA BİLGİYE ULAŞABİLİYORUZ"
Akıllı telefonların kullanımının yaygınlaşmasıyla engellilerin bilgiye ulaşımının ve sosyal hayatının biraz daha kolaylaştığını aktaran Ufuk Özer sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bazı sinemalara gidip kendi telefonumdan kulaklığımla bir program aracılığıyla sesli betimleme ile filmi seyredebiliyorum. Bunu yaptıkça sizinle aynı mekanları sizinle paylaştıkça, toplumun da engelliyi algılamasındaki o ötekileştiren anlayış ortadan kalkacaktır. Görme engelliler olarak mürekkep baskılı yazıları takip edemediğimiz için alternatifi olan çağın en önemli buluşlarından biri olduğunu düşündüğüm breil alfabesi ile hazırlanan kitaplardan okuyabiliyoruz. Ancak herkesin parmak hassasiyeti aynı olmadığı için bazı görme engellilere uygun olmayabiliyor. Yine akıllı telefonlardaki uygulamalarla, sesli kitaplarla görme engelliler bilgiye daha rahat ulaşabiliyor." (DHA)