EGEPOSTASI - Gazeteciler Mithat Umutoğulları ve Adem Nakçı, Radyo Egepostası’nda, kent siyasetinin haftalık fotoğrafını çekti. Umutoğulları, Meral Akşener ve ekibinin kuruluş çalışmalarını sürdürdüğü yeni partinin İzmir’deki il başkanlığı için adı geçen Yıldırım Ulupınar konusunda görüşlerini açıklarken, “Ulupınar olursa, Akşener ve partisi İzmir’de başlamadan biter” dedi.
CHP’de delege seçimleriyle ilgili tartışmalara değinen Adem Nakçı “Allah ıslah etsin diyorum. Daha da mühimi, tabanı dinleyin. Tavanı ayakta tutan taban. Çiğli mesela. İlçe başkanı kavga etti seçimi kaybetti. İlginç bir durum. Hem adamı döven sensin hem de bağıran sensin. Sen gittin kavgayı çıkardın sonra orada hile var dedin. Çağatay Çağlar Balçova'da oturuyor. Adına oy kullanmışlar. O zaman kalp hastasıydı. Bu durumları da yaşadık. Yıllardır sistem öyle kötü işliyor ki. Herkes eşini, dostunu, akrabasını koyuyor” dedi. Programın akışında Umutoğulları ve Nakçı’nın değerlendirmeleri satırbaşlarıyla şöyle:
Mithat Umutoğulları: Bugün bağıranlar da geçmişte yaptı. Eğer sen bir ilçede seçim yapıyorsan sandığın başındaki adam ilçe yönetiminden olmayacak. Çünkü ilçe başkanı hem aday hem de organizasyonu yapıyor. Olmaz. Tarafsız olması lazım. Ben Çiğli ya da Bayraklı ilçe başkanıyım. Gidiyorum kendi ilçemde seçim yaptırıyorum. Ben sandıkta liste çıkarmışım ama. İl başkan yardımcıları gözlemci olarak geliyor, sandıklara karışma yetkisi yok. İl yöneticisi seçilen kişi kendi mahallesinde her iki listeye yazılır dersin o zaman. Koyarsın listenin başına bu tartışma olmaz.
Adem Nakçı: Etki tepkiyi doğuruyor. Bak kıyamet kopuyor. Ülkenin gündemi Kadir Topbaş istifa edecek mi etmeyecek m? CHP kalkıp burada kıyamet koparacak. Her şeyin başkenti İstanbul. İstanbul'da böyle bir deprem varsa AK Parti sallanır.
Karabağlar'da Vahap Batuhan'ı disipline verdiler değil m? Üç gün sonra verdiler disipline. Tarih söylüyorum, belgesi de var bende. 16 Ağustos tarihinde dokuz partili gidip dilekçe veriyor. Üçkuyular Mahallesi'nde partiye yeniden üye yapılan Bülent Şençiftçi, Tuncay Özkan, Barış Yarkadaş, Enis Berberoğlu'na envai hakaretler yapıyor. Bu arkadaş disipline gitmeyi boş ver, Üçkuyular Mahallesi'nde liste başı. Ben merak ediyorum, tüzüğün 70. maddesi diyor ki, seçilenlere-atananlara hakaret, partiden atılma nedeni. 45 gündür adamı disipline göndermiyorsun. Karabağlar'da 8-10 mahallede sandık yerleri değişiyor. Gel hadi dışarıdakilere 'CHP'lilere oy verin' deyin.
Mithat Umutoğulları: İl yönetim toplantısı vardı akşam. 3-4 gündem maddesi vardı aslında. Çiğli, Bayraklı, Karabağlar, Menderes gibi birkaç ilçenin itirazı vardı. Ama koskoca üç saat boyunca il başkanı Karşıyaka'daki seçimi yaptırmamak için çaba harcamış. Yetkimiz yok diyor ve oylama yaptırmıyor. ‘Ben çıkayım siz yapın’ diyor. Tüzük gereği il başkanının olmadığı oylama geçersiz. Tuğrul Keskin dışında 29 yönetici gelmiş. Okan Karlıdağ ve biri dışında 26 yönetici tarih değiştirilmemeli, makul gerekçe yok diye itiraz ediyor. İl başkanı da diyor ki, ‘Karşıyaka bizim için önemli bir yer’. 70 delegesi var, il başkanı aday olacak, oradan oy alacak. Karşıyaka Belediye Başkanı’na çok yakın olduğu iddiaları var. Direnmekle kendini ele verdi il başkanı. Ve oradan il yöneticisi Şirin Akgül itiraz ediyor. ‘Biz il başkanlığıyız, bizim ağırlığımız olmalı’ diyor. ‘İl başkan yardımcılığından istifa edeceğim’ diyor, toplantı salonunu terk ediyor, sakinleştirip geri getiriyorlar. Bir il yöneticisi il başkanına yanlı tutumundan dolayı isyan ediyor. İl başkanı buna rağmen direniyor. Madem yetkiniz yoksa, nasıl ayın 30'una alabildini? Demek yetkiniz var. İl başkanı! Yetkin yok da, o zaman itiraz dilekçesini niye alıyorsu? Alıyorsun dilekçeyi, ilçe sekreteri alırken bakıyor, yetkimiz yok deyip geri gönder o zaman. Aldıysan işlem yapman gerekiyor. İlçede mağdur olduğunu düşünen delegasyon hakkını nerede arayaca? Yerel mahkeme karar verdi, vatandaş bir üst mahkemeye gidiyor. Sen Yargıtay pozisyonundasın. Sen diyorsun ‘Benim yetkim yok’. Buradaki hikaye şu; il başkanıyla Alaattin Yüksel ve Aziz Kocaoğlu grubunun arasının açılmasını sağlayan ki? Okan Karlıdağ. Karlıdağ Hüseyin Mutlu Akpınar'ın adamı.
Adem Nakçı: ‘Tarih belirleme yetkisi ilçede. Ertelemeleri il yapıyor’ diyor birisi. Karşıyaka'da perşembenin gelişi çarşambadan belli. İl başkanının Karşıyaka'da kendini siper etmesine bakmak lazım. Gözlerimi yaşarttı resmen. Karşıyaka savaş meydanına dönecek diyorduk. Yüksel ve Kocaoğlu ile Akpınar yapısı kapışacak demiştik. İşte bugün net ortaya konuldu. Karşıyaka, Çiğli, Buca, Karabağlar kavganın, çekişmenin sürekli olduğu yerler ama Karşıyaka genelde sükuneti sever.
Mithat Umutoğulları: ‘İl örgütünün kararı kesindir. İlçe tarih değiştiremez’ diyor Yücel Özen. İl başkanı ‘Bizim yetkimiz yok’ diyor. Sen ne dediğimizi anladın. Madem yoksa neden o zaman tarih değiştiriyorsun. İl yöneticilerini istifaya getirecek bir yönetim şekli oluşuyorsa bunu CHP'nin düşünmesi lazım.
CHP'ye kısa bir mola verelim. Meral Akşener'in partisine gelelim. İzmir ayağında müthiş bir savaş var. Yıldırım Ulupınar’ın ismi sık sık dillendirilmeye başlandı. Birileri tarafından mı dillendiriliyor yoksa bayram değil seyran değil mi'
Adem Nakçı: Genel idare kurulu üyesi iken Akşener ile birlikte görev yaptı. Ben kendisiyle görüşmedim bu konuyla ilgili. Cevabı net olmuş zaten. Çiller döneminde yetkili görevlerdeydi. Süleyman Soylu'nun da karşısında idi. Merkez sağ partilerde adı hep geçti. İyi bir il başkanlığı, milletvekilliği yapmış. Siyasi camiada bilinen, kendini sevdirmiş ki ismi geçiyor. Bana göre en tutarlısı Yıldırım Ulupınar.
Mithat Umutoğulları: AK Parti'ye geçtiğinde, ‘Başbakanın hastasıyım, yürekten AK Partiliyim’ demişti. Partisinin iktidarı bittikten sonra bana yaptığı bir tane eseri göstersene. AK Parti'ye geçti. Ne yapt? İki yıl önce yine Ulupınar adını konuşmuştuk. O gün AK Parti için onları söyleyen adam delege bile olmadı partiye geldikten sonra. Parti içinde kendini anlatamamış. Bu kentte bir ağırlığın varsa yazdırırsın. Transfer ettiğin bir adamı yazarsın. Narlıdere'de kim var ki bu adamı yazmadıla? Yüzde on oy alan bir yerde bile seni yazmıyorlar. Akşener ve partisi onun adını yazarsa başlamadan biter İzmir'de. Özfatura AK Parti'de siyaset mi yapt? Sen herhalde Özfatura'nın AK Parti ile ilgili yazılarını okumuyorsun. Oğlu gelmiş siyaset yapmış. Birçok adam var, kendisi AK Parti'de eşi CHP'de olan. O gün DYP'de nokta koyduğu şekliyle kalsaydı, belki bugün de Akşener'in partisine gelir otururdu, ağırlığı olurdu.
Murat Taşer büyükşehir belediye başkanlığına aday oldu. Sonra milletvekili adayı yapıldın ama sen gidip sokakta bile dolaşmadın. Akşener, Taşer'e ‘Teşkilatları kur’ dedi. ‘İl başkanı olmak istiyorum, milletvekili adayı olmak istiyorum’ dedi ve Akşener yapmadı. Aynı şeyi Taşer'in Akşener'in partisinde yapma ihtimali var. Murat Taşer gibi düşünen, Ulupınar gibi ‘Başbakanın hastasıyım’ diyen birini partinin içine koyarsanız bu serüven başlamadan biter. İnsanın geçmişteki siyasi çizgisi önemli değil. İsterse Başbakanlık yapmış olsun Ulupınar. Akşener’in parti kurmasına da gerek yok. DP'nin başına gelsin direkt. Tüm Türkiye'de örgütlü. Geçsin başına yürütsün senin mantığınla düşünürsek. Devşirme adaylarla, siyasetçilerle olmaz. Üretecek kardeşim.
Ödemiş'teki ilçe başkanı gibi dik durmuş, eğilmemiş, Buca'daki gibi partisinin yanlışlarına direnmiş adamı bulurum ben. Dik duran, sağlam duran, siyaseten bir duruşu olan adamı tutarım, alırım ona yetki veririm, yolunu açarım. Akşener de bu işi yapacaksa bu tip adamları bulmak zorunda. Bir duruşu, tarzı var kadının. Kendi formatına uygun adamlar bulmak zorundasın. Ama sen bu adamları getirirsen olmaz. Koray Aydın bir duruş gösterdi. Hedefimiz var, MHP'de gerçekleştiremedik dedi geldi. O yüzden sen kendi formatına uygun adamlar bulacaksın.
Meral Akşener'e ciddi bir teveccüh var. Halk ilgi duyuyor, merak ediyor. O yüzden seni yarı yolda bırakma ihtimali olmayan adamlar olacak. Dervişoğlu, çıktı genel başkanlığa aday oldu. Daha başından beri bu hareket başladığından beri bu hareketin karşısında. Kıvılcımı yakanlardan biri. Musavat Dervişoğlu’nu, Ulupınar ve Taşer çizgisine koyma.
İzmir'de Erdal Kalkan, Ertuğrul Günay geldi mi transfer. Sen birini alıyorsan ona mevki, makam verirsin. Sana verilmiyorsa o zaman sen kendin gelmişsin. Bir tek rozet takıp seni eve göndermişler, öylece kalmışsın. Başka hiçbir faaliyeti olmamış Ulupınar'ın. AK Parti için yaptığı çalışmaya dair bir kare fotoğraf göndersin yemin ediyorum özür dileyeceğim. Sahilde oturmakla siyaset olmaz. Ulupınar’ın siyaset kariyerine bir sözüm yok. Ama geldiği nokta nerede, başladığı yerde. İkinci bir hamle yapıyorsun, seninle ilgili kanaatleri bu kez daha kötü bir duruma sokuyorsun. AK Parti'de birşey yapmadan yol yakınken yolunu değiştiriyorsun. Olmaz. Olmaz..
Abdülatif Şener partiden ayrıldı. Bugün bir ağırlığı var m? Var. Hangi partiye giderse gitsin milletvekili yaparlar. Niye bu örneği veriyorum. Ulupınar'ın böyle bir şansı yok. Ben AK Parti'ye gitsem vallahi billahi daha fazla itibar görürüm. Şu yaptığı hamle yanlış bir hamle. ‘Ben Meral Hanım ile görüşüyorum, teklif olursa kabul ederim’ demem. Üst düzey bir teklif olur. Akşener çıkar, gel Ankara'da, siyasi birikimine ihtiyacım vardı der, o düzey bir transfere kimse bir şey diyemez. Görüşüyorsun da toplantılarına niye gitmiyorsu? Niye mitinge katılmadı? Sen bu kadar Meral Hanım ile her gün görüşebiliyorsan, buna kendini sen bu kadar kanalize etmişsen gidip çalışacaksın.
Akşener’in partisi kurulduğunda görürsün. Ciddi bir çalışma var, çalışmada sona gelindi. Bu isimler rahatsız ediyor. Akşener böyle bir karar verecekse Allah yardım etsin. Başlamadan biter abi İzmir'de.
Taşer de istifa etti bu hareket başlamadan. Bu adamı kovdular. Mutsuzsan gidersin o zaman. Süleyman Soylu geldi ve genel başkan yardımcısı oldu. Ulupınar, iyi futbolcu ama nerede duracağını bilmiyor. Siyasi kariyerine bir şey demem, diyemem ama yaptığı zamanlama yanlış, ikincisi etik olarak doğru değil. Karşıyaka'dayım ama Göztepe ile konuşuyorum. AK Parti üyeliği sıfatın varken Akşener ile görüşmen doğru değil, etik değil. Niye gereğini yapmıyorsun Bülent Delican'
Adem Nakçı: İyileşmiş olabilir. Severler sevmezler. Her yerde adı geçiyor abi ama... Bülent Delican ile ilgili verilen rapor, stk ve kamuoyunda iyi bir imajı var.