EGEPOSTASI- Menemen Belediye Başkanı iken ‘zimmet ve irtikap’ suçlarından tutuklanan Serdar Aksoy’un cezaevine gönderilmesi ve yerine başkan vekili seçilmesinin yansımaları hala kamuoyunun gündeminde.
TV35 Yönetim Kurulu Başkanı ve Gazeteci Mithat Umutoğulları, Haftanın Notları programında Aksoy’un tutuklanmasıyla başlayan süreci ayrıntılarıyla ele aldı.
İL BAŞKANI YÜCEL ÖZDEMİR "İÇİNDE AKTİF ÜYEMİZ DEĞİL"DEMİŞTİ
Yaşanan olaylarda CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in tarının çok önemli olduğuna dikkat çeken Umutoğulları, “Sayın Deniz Yücel, CHP’nin eski il başkan yardımcılarından Banu Özdemir Tutuklandığında ‘Bazı paylaşımlarda adı geçen Banu Özdemir’in partimizde aktif bir görevi yoktur’ demişti. Serdar Aksoy için de ‘Belediye başkanı kendini savunmak ve kendini ifade etmek yerine partimizden istifa etmeyi seçti. Şu anda kendisi CHP üyesi değil. Partimizle bir bağı yoktur. Hukuki süreç devam ederken yorum yapmamız doğru olmaz. Süreci takip ediyoruz’ demişti. Yani belediye başkanının yaptığı şeyin kendi partisini bağlamadığını söylemişti.
KILIÇ PM'DEN İSTİFA ETTİĞİNDE UYARMIŞTI
Hatırlarsanız atamlar yapılırken CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç atamaların bazılarının yanlış olduğunu ve parti açısından sıkıntılar yaratacağını ifade edip Parti Meclis üyeliğinden istifa etmişti. Bugün geldiğimiz noktada da Sayın Kılıç’ın haklılığını görüyoruz. Bugün baktığımızda belediye başkanlarının içinde olduğu durum ve il başkanının yaptığı açıklamalar ortada.
YÜCEL AKSOY İÇİN "ÇOK ETKİLENDİM" DEMİŞTİ
16 Kasım tarihinde Menemen Belediye Başkanının 550 gününü anlattığı gecede Yücel Aksoy’u övgü yağmuruna tutmuştu. ‘Dolu dolu 550 gün geçirmiş. Çok etkilendim. Kamu malını korumuş, kollamış. Görevini aşkla yapmış’ demişti. Aynı il başkanı daha sonra partimizle bağı yoktur diyor. Peki bir ayda ne değişt? O bölgede belediye başkanına muhalif olan kişilerin getirdiği evraklarla birlikte belediye başkanını disipline veren bir siyasi irade…” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN YÜCEL’E ACEMİLİK GÖNDERMESİ
Geçmişte yaşanan bazı olaylardan örnek veren Umutoğulları, şunları söyledi; “Türkiye’de öyle enteresan şeyler oluyor ki… Daha önce İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aziz Kocaoğlu 397 yılla yargılanmıştı. CHP o dönemde Kocaoğlu’na olumsuz bir tavır sergilemedi. CHP neden o zaman kendi belediye başkanlarıyla ilgili hüküm vermed? Çünkü o dönemki il başkanlarının belli bir deneyimi ve siyasi tecrübesi vardı. Konu kesinleşmeden kendi belediye başkanlarıyla iliği disiplin sürecinin ya da hukuki bir sürecin başlatmanın doğru olmayacağını biliyorlardı. Durum böyle olunca CHP içerisinde siyaset yapanlar, bundan sonra siyaset yapacak olanlar ve belediye başkanları kendilerini nasıl güvende hissedecekle? Kendileri hakkında bir soruşturma başlatılırsa il başkanı onları da mı disipline verece? Ya da bir belediye başkanı hakkında olumsuz rapor verildiğinde onlar da mı dişiline verilece? Bunlar hiçbir kişi ve kurumun yapmayacağı acemilikler.”
AKSOY DOSYALARI DENİZ KARAKURT HAZIRLADI İDDİASI
CHP’nin kendi savunduğu değerlerle çeliştiğini belirten Umutoğulları, “Bir yandan adaletin doğru işlemediğini savunacaksınız. Bir yandan da siz polisin operasyon duyumlarını aldıktan sonra kendi belediye başkanınızı ihraç edip ondan kurtulmanın yollarını arayacaksınız. Burada siyasi bir sorumluluk varsa bu Serdar Aksoy’un değil, CHP’nindir. Serdar Aksoy’u ihraç ederek siyasi sorumluluktan kaçamazsınız. Bu kişi yarın öbür gün aklandıktan sonra Deniz Yücel ya da diğer yöneticiler nasıl hesap verece? ‘Belediye başkanı anlatmak yerine partiden istifa’ etti dediniz de siz O’nu dinlediniz m? İl Başkanı ne yapt? İl başkanı belediye başkanından gizli, belediye başkanına muhalif olan belediye meclis üyeleriniz çağırdı. Gizli gizli onları dinleyip onların söyledikleri üzerinden bir dosya hazırladı. Belediyede aktif çalışan biriyle konuştuğumda çok enteresan bir iddia orta attı. Serdar Aksoy ile ilgili iddiaları içeren bütün evrakları başkan vekili seçilen kişi hazırladı. Bu iddia doğruysa vay CHP’nin haline!
Buradan şu sonuç çıkıyor: Yarın öbür gün il başkanı, başka bir belediyede kendisine yakın gördüğü bir ismi mevcut belediye başkanına karşı kullanıp o belediye başkanına da operasyon yapabilir. Oysa CHP’nin yıllardan beri savunduğu adalet, demokrasi ve kendini ifade etme özgürlüğü kavramları var. Ama siz burada ifade özgürlüğünü ve adaleti yok sayıyorsunuz. Tüm teamülleri bir kenara bırakıp sade ve sadece kendi yandaşınızı o koltuğa getirmek için belediye başkanını partiden ihraç ediyorsunuz” dedi.