TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- AK Parti’nin 11 büyükşehir belediyesi grup başkanvekilleri, AK Parti İzmir İl Başkanlığı’nda bir araya geldi.
İl Başkanlığında basın toplantısı düzenleyen grup başkanvekilleri, yaptıkları açıklamada gündeme dair çarpıcı açıklamalar yaparken eleştirileri oklarını ise CHP’li büyükşehir belediye yönetimlerine doğrulttular.
Toplantını açılışında konuşan İstanbul Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, geçtiğimiz ay Ankara’da başlattıkları toplantılara farklı kentlerde devam edeceklerini belirtti ve “CHP’nin yönettiği 11 büyükşehir belediyesinde belediye başkanlarının yürüttükleri algı operasyonlarını anlatmak için her ay bir kentte basın toplantısı yapıyoruz. İlkini Ankara’da yaptık ve ikinci toplantımız da İzmir’de yapılıyor” dedi.
“BİNLERCE PROBLEM VAR”
İzmir’in diğer CHP’li büyükşehir belediyelerinden ayrılan noktasına ilişkin sorulan soruyu yanıtlayan Hızal, “İzmir’in durumu Ankara, İstanbul ve diğer büyükşehirden farklı. İzmir çok uzun süredir CHP’li belediye başkanları tarafından yönetiliyor Dolayısıyla İzmir’deki yapışla sorunlar daha derin. Ama An kara ve İstanbul gibi kentler 25 yıldır AK Partili belediyelerce yönetildi. Ancak son 3 yılda yapılanlar ortada. İzmir 25 yıl CHP’li beleydi başkanları tarafından yönetilmekte. Altyapı koku, trafik, taşkın gibi belediyecilik anlamında yüzlerce belki binlerce problem var” dedi.
“İZMİR HAKINA HESAP VERMELERİ LAZIM”
Son dönemde CHP’li belediyelere yönelik operasyonlarına artmasına CHP’li yöneticilerin yaptığı “algı operasyonu” eleştirilerine ilişkin soruyu da yanıtlayan Hızal, şunları söyledi; “Yargının vermediği bir karar var. Burada asıl algı ve manipülasyonu yapan CHP’li yöneticiler. Biz 4 . yılımıza giriyorum. İzmir özelinde bir açıklama yaptık ama İzmir genelinde CHP’li belediyelerde e ciddi sıkıntılar olduğunu biliyoruz. Mesela Urla’da FETÖ iktisatlı bir belediye başkanı görevden alındı. Hemen sonrasında Menemen‘de yolsuzlukla görevden alınan bir belediye başkanı var. Daha sonra Menderes’te rüşvet soruşturması sonucunda görevden alınma var. Bunların hepsi yargı kararları doğrultusunda. CHP’li yöneticilerin İzmir halkına şunun hesabını vermeleri lazım. Bu kişileri kimler aday gösterdi? Bunun hesabın vermeleri gerekiyor. Bu kişileri İzmirliler aday göstermedi. Bu kişileri kimler aday gösterdi? Onlara sormak lazım ve onların hesap vermesi gerekiyor.”
“KÖRFEZ EN KÖTÜ HALİNDE”
İzmir’in koku sorununun çözümü noktasında en önemli projelerden olan Çiğli Arıtma Tesisi’nin 4. Faz ihalesine çıkılamaması üzerinden de eleştirilerde bulunan Hızal, “4. Faz İzmir için çok elzem projelerden biri. İzmir’de yaşanan koku sorunun temel nedenlerinden biri Çiğli Arıtma tesisinin kapasitesinin çok üzerinde çalışmasıyla ilgili. Burasıyla ilgili Büyükşehir 9 yıldır ihale yapamaz durumda. Bununla ilgili yaklaşık 6 ay önce mecliste bir kredi talebinde bulunuldu. Biz oybirliği verdik. Ancak 6 ay ekmesine rağmen hiçbir şey yapılmadı. Biz bunlara aşinayız. Opera binası, Narlıdere Metrosu gibi. Ancak 4ç Faz, İzmir’in altyapı sorunun temelden çözebilecek bir proje. Biz bunu defalarca kez dile getirdik. Biz daha önce yaptığımız basın toplantısında Körfezin durumunu gördük. Körfez en kötü halinde ve can çekişiyor. Körfez’in bu halinin nedeni CHP’li belediyelerdir” diye konuştu.
“DERS ALMAMA KONUSUNDA BECERİKSİZLİK GÖSTERİYORLAR”
CHP’li belediyeler ve iktidar arasında sıkça tartışılan ‘CHP’li belediyeler engelleniyor’ söylemine belediye meclislerinde oybirliği verilen önerge sayısıyla yanıt veren Hızal, “CHP’li siyasetçilerin milletin iradesine ne kadar saygılı olduklarını kendilerine bırakıyoruz. Engelleniyoruz yalanı… İster çoğunluk ister azınlıkta olduğumuz tüm meclislerde oybirliğiyle geçen önergelerin oranı yüzde 95. Sırf bu bile CHP’liler tarafından çıkarılan ‘engelleniyoruz’ yaygarasının ne kadar yalan ve yanlış olduğunu ortaya koyuyor. Biz AK Partili belediye başkanvekilleri olarak yapıcı muhalefet anlayışını onlara ders verecek şekilde anlatıyoruz. Ancak ders almama konusunda da bir beceriksizlik gösteriyorlar” ifadelerini kullandı.
“20 YILDA DEĞİŞEN HİÇBİR ŞEY YOK”
İzmir’e en son gelişinde bu yana nasıl bir değişiklik gördüğü yönündeki soruya yanıt veren Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, “İzmir’e 20 yıl önce gelmiştim, 20 yıl sonra geldim değişen bir şey yok” diye konuştu.
BAHANELERİN GÖLGESİNDE…
Basın bildirisini 11 büyükşehir belediye grup başkanvekili adına İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Başkanvekili Özgür Hızal okudu.
Okunan metinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi yöneticilerinin yerelde eleştirilmemek için genel siyasete girildiği belirtilirken İzmir siyasetinde sıkça gündeme gelen “Engelleniyoruz” polemiğine de denildi. Buca Metrosu, trafik sorunu ve Karabağlar ’saki TOKİ ve üniversite örnekleri üzerinden eleştirilerin yöneltildiği metinde şu ifadelere yer verildi;
“Geldiğimiz noktada görmekteyiz ki; CHP’li Belediye Başkanları tarafından yönetilen 11 Büyükşehrimiz, her geçen gün geriye gitmektedir. Seçim döneminde verdikleri sözleri yerine getiremeyen CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanları, her seferinde bu beceriksizliklerini örtecek bir başka mazeret örtüsünün altına saklanmaktadır. CHP’li 11 Büyükşehir Belediye Başkanının bir araya gelerek, belediyecilik adına bir tane somut projelerini kamuoyuna duyuramamış olmaları, hizmette birlik değil, algı, mazeret ve yalanda birlik motivasyonuyla hareket ettiklerini ortaya koymaktadır
Hükümetimiz, dünyada yaşanan enerji fiyat artışları, tedarik zinciri sorunu, tahıl krizi gibi pek çok konuda yaşanan ve milletimize de yansımaları olan ekonomik sorunlar karşısında, tüm imkânlarıyla milletimizin yükünü hafifletecek tedbirler almıştır. Bununla birlikte yerel yönetimlerimizin de halka hizmet noktasında sıkıntı yaşamaması için, hiçbir ayrım gözetmeksizin, tüm belediyelerimizin gelirlerini de çok ciddi oranda artırmıştır. Örneğin; İBB’ye 2020 yılında merkezi idareden ortalama aylık 1,4 Milyar TL gelmişken, 2022 yılının Haziran ayında 7,2 Milyar TL para gönderilmiştir. Yani belediyelerimizin merkezi idareden aldıkları pay, ortalama % 500 artmıştır. Bu durum İzmir, Ankara başta olmak üzere diğer Büyükşehirlerde de böyledir. Bu rakamlar bile tek başına CHP’li Belediye Başkanlarının ardına sığındıkları ve bahane ettikleri ‘maliyet artışı’ yalanlarını çürütmektedir. Gerçek böyleyken, CHP’li Belediye Başkanları, vatandaşın yükünü almak yerine, ya da bu konudaki çözüm önerilerini sunmak yerine, yapacakları zamların mazeretini bildiri haline getirmektedirler. CHP’li Büyükşehirlerin temel yaklaşımları, zor günde vatandaşın yanında olmak değil, olan biteni seyredip, üstüne bir de bunu siyasi ve ekonomik fırsata çevirmekten öteye geçmemektedir. Ama unutmamak gerekir ki; mazeret ve fırsatçılığın gölgesinde ne siyaset, ne hizmet ne de başarı ağacı yeşerir. Bahanelerin gölgesinde sadece ve sadece ‘hayal kırıklığı ve pişmanlıklar’ büyütülür. Yine unutmamak gerekir ki; hiçbir mazeret başarının yerini tutmaz.
ŞEFFALIĞIN OLMADIĞI BİR YÖNETİMLE KARŞI KARŞIYAYIZ
Bugün Ege’nin incisi ülkemizin güzel İzmir’indeyiz. Maalesef ve üzülerek ifade etmekteyiz ki, 3. sınıf belediyecilik anlayışıyla yönetilen İzmir’de, şehrin gerçek ihtiyaç ve beklentilerinden uzak, idari ve mali disiplinden yoksun, liyakat ve ehliyetten nasibini almamış, partizanlığın ve adam kayırmacılığın zirve yaptığı, şeffaflığın olmadığı bir yönetimle karşı karşıyayız.
Meclis çoğunluğunun kendilerinde olmasına rağmen, diğer tüm büyükşehirlerde söyledikleri yalan gibi İzmir halkına da ‘engelleniyoruz’ yalanı söylenmektedir. Belediyecilik öncelikle niyet ve kabiliyet işidir. İzmir bugün hem niyet hem de kabiliyet yoksunlarının kurbanı olmaktadır. Diğer büyükşehirlerde olduğu gibi, İzmir’de de tartışmaların ülke siyasetine dair yapılıyor olması, kamuoyunun ilgisini yerelden genel siyasete çekerek, yerel performans sorgulamasından kaçma amacı taşımaktadır. AK Parti Meclis Gruplarının temel misyonu, işte bu noktada dikkatleri yerele çekmek, seçmen adına hesap sormak, vaatlerin takipçisi olmak, algı-manipülasyon oyunlarına karşı uyanık olmak, kamuoyunu uyarmak ve halkımızın menfaatine olan projelerin ivedilikle halkımıza ulaşmasıdır.
CHP’li 11 Büyükşehir Belediye Başkanının bir araya geldikleri ve her seferinde, temcit pilavı gibi ortaya koydukları ‘’engelleniyoruz’’ yalanı artık bayatlamıştır. Şehirlerimizde yaşayan insanlarımız gördükleri hizmetsizlik ve beceriksizlikleri not etmektedir. Ve zamanı gelince değerlendirmesini yapacaklardır.
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BECETİKSİZLİĞİ TERCİH ETMİŞTİR
Bu beceriksizliklerin en bariz örneklerini şu an içinde bulunduğumuz İzmir’imizden vermek isteriz;
Buca Metrosunun onayının alınmasının üzerinden üç yıl geçmesine rağmen hala bir arpa boyu yol alınmamış olması ‘’engellenme’’ değil, ‘yönetim beceriksizliğidir’. ‘’Engelleniyoruz’’ diye algı oluşturulan Çiğli Tramvayının hükümetimiz tarafından yatırım planlarına alınmış olması, CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesinin algısının çöktüğünün ispatıdır. Şehrimiz için hayati önem taşıyan Karabağlar ilçemizdeki, ‘’Üniversite ve Toplu Konut’’ projesinin CHP’li belediye tarafından yargıya taşınması, CHP’nin genlerinde var olan ‘takoz siyasetinin’ en önemli göstergesidir.
İzmir trafiğini rahatlatacak projeleri hayata geçirmek zor, Atina’dan üstüne vazife olmayan siyasi demeçler vermek kolaydır. Opera binasını inşa etmek zor, İzmirlinin parasını yandaş sanatçılara dağıtmak kolaydır. Buca-Otogar yolunu hızlandırmak zor, İzmir’e özel bayrak ve özel para hayalleri kurmak kolaydır. Yangın helikopteri almak zor, heykel yapmak ve heykel saydırmak kolaydır. Tire Süt Kooperatifini geliştirmek zor, eşinin başında olduğu kooperatifi şaibeli şekilde yandaşlarıyla paylaşmak kolaydır.
Diğer tüm CHP’li büyükşehirlerde olduğu gibi İzmir Büyükşehir Belediyesi de kolay olanı yani beceriksizliği tercih etmiştir.
POLEMİK ÜRETME ÇABALARININ MAKSADINI BİLİYORUZ
Bu güne kadar milletimizin huzurunda defalarca sorduk, bundan sonra da sormaya devam edeceğiz. Bugün burada İzmir’den tüm halkımızın huzurunda, Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Eskişehir, Hatay, İstanbul, İzmir, Mersin, Muğla, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlarına bir kez daha soruyor ve meydan okuyoruz. Yönettiğiniz şehirlerde belediye meclislerine herhangi bir proje getirdiniz de AK Parti Meclis Grupları olarak hayır mı dedik? Ya da merkezi idareden gelen kaynaklarda tek bir kuruşunuz eksik mi geldi? CHP’li 11 Büyükşehir Belediyesinin Başkanını, bu soruların cevaplarını dürüst bir şekilde kamuoyuyla paylaşmaya ya da kendi belirledikleri mecralarda milletimizin huzurunda tartışmaya davet ediyoruz. Ve yine bizler diyoruz ki; CHP’li belediye Başkanlarının, yönettikleri şehirlerin sorunlarını çözmek yerine ‘beceriksizliklerini’ örtmek için gündem değiştirmelerine geçit vermeyeceğiz. CHP’li başkanların, asli görevlerinin dışında her konuda polemik üretme çabalarının gerçek maksadını biliyor ve bu gerçeği her mecrada milletimizle paylaşmaya devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Şehirlerimizde yaşayanların hak ve hukuklarını, CHP’li başkanların algı-manipülasyon ve yalanlarına kurban etmeyeceğiz. ‘’İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’’ şiarıyla ülkemizin her bir karış toprağında eser üreten AK Parti’mizin gönül belediyeciliğini milletimize anlatmaya ve milletimizi bu şehirlerde ‘’AKBelediyecilikle’ yeniden buluşturmak için gecemizi gündüzümüze katarak çalışmaya devam edeceğiz.”