POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’ın talimatı ile kapatılma kararı alınan belediye kreşi nedeniyle yaşanan tartışmalı süreç devam ediyor. Başkan Acar’ın, “Torpil için gelenin haddi hesabı yok. Ayda 65 bin lira zarar” diyerek kararlılığını vurguladığı konu ile ilgili CHP’den yeni açıklama geldi. İlçe Başkanı Özcan Durmaz, “Başkanın tehditlerine boyun eğmeyeceğiz ve provokasyona gelmeyeceğiz” dedi. Aliağa’da kreş krizi büyüyor

EGE POSTASI- Aliağa Belediyesi’nde yıllardır faaliyet gösteren belediye personelinin ağırlıklı olarak kullandığı belediye kreşinin kapatılmasının ardından başlayan tartışma devam ediyor.

Belediye Başkanı Serkan Acar’ın, “Torpil için gelenin haddi hesabı yok. 360 lira aylık ödemesi var. Belediye personeline ise bedava… Ayda 65 bin lira zarar ediyor. Tüm fakir fukaraya hizmet etse isterse 650 bin lira zarar etsin ama öyle değil” diyerek savunma yaptığı konuda başta veliler olmak üzere kreşten faydalananlar tepki göstermişti.
 
Kendisine yönelik siyasi açıklamalara da yanıt veren Acar, duruma tepki gösteren CHP İlçe Başkanı Özcan Durmaz’a yüklenmişti. Durmaz yeni bir açıklama yaparak konuya açıklık getirdi.

Durmaz şunları söyledi:
 
“Belediye kreşinin “başkan emri” ile kapatılacağının çalışanlara bildirilmesinden sonra iki gün boyunca konuşacak bir belediye yetkilisi arayan velilerin, ikinci gün akşamüstü düğün salonu önündeki buluşmasını tesadüfen gördüm, kendileriyle konuştum.
 
Veliler iki gündür kimsenin kendilerine bir açıklama yapmamasından dolayı çok kızgındılar. Kreşin kapatılmasının yanlış olduğunu, kreşin eğitim kalitesinden ve öğretmenlerinden çok memnun olduklarını, Aliağa’da en çok tercih edilen kreş olmasının da bunu gösterdiğini söylediler. Kapatma nedenini bilmediklerini ama zarar etme gerekçesiyle bu karar alındı ise yetkililerle konuşup gerekirse ücretlerin artırılmasını teklif etmek istediklerini söylediler. O ana değin ne yazık ki tek bir yetkili bile ne karşılarına çıkmış ne de telefonlarına yanıt vermişti. Konuyu bizimde izleyeceğimizi ve yardımcı olmak için elimizden geleni yapacağımızı söyleyip ayrıldım. Yaklaşık 15 kişiden oluşan bu gurubun 45 dakika kadar sonra kafeler caddesinden “belediye kreşi kapatılmasın” şeklinde seslenerek geçtiklerini gördüm.
 
Bu olanların ardından belediye başkanının; partimi, beni ve belediye çalışanlarını tehdit eden, kendince aşağıladığını sanan, zehir zemberek bir üslupla yaptığı açıklamayı herkes okudu.
 
Bu açıklama ve tehditler, eski tehdit dolu açıklamalarında olduğu gibi Aliağa’nın nasıl anlayışla yönetildiğini bir kez daha herkese göstermiştir. Bu yüzünü yeniden göstermiş olduğu için sayın başkana teşekkür borcum doğdu! Ama bu tehditleriyle kimseyi korkutamayacağını da tekrar hatırlatırım.
 
Sayın başkanın bunu yaparak kendi destekçilerine bizi ve partimizi hedef göstermeye çalıştığı anlaşılıyor. Ama biz hiç bir provokasyona gelmeyeceğiz, siyaseti bir edep ve seviye ile yapmaya devam edeceğiz. Çünkü biz gerçekten “nezaketi ve demokratlığı” içselleştirmiş bir kadroyuz.
 
Bu olayda olduğu gibi, son zamanlarda Aliağa’da bazı siyasilerin seviyeyi düşürerek partimizi hedef aldıklarını herkes görüyor. Aliağa’nın huzurunu bozmamak için özellikle cevap vermemeyi seçtim.
 
Zaten bu seviyesiz açıklamalara en güzel cevabı 7 haziran’da Aliağa halkı layıkıyla verdi. Başka cevaba gerek yok. Sayın başkanın asıl canını sıkanın ise 7 haziran cevabı olduğu; kavga çıkarıp Aliağa’yı kamplaştırarak geçmişteki emanet oy desteğini yeniden kazanmaya çalıştığı anlaşılıyor.
 
Oysa bunlarla uğraşacağına; velilerle bir araya gelip kreş ile ilgili yol haritasını birlikte oluştursa, çözüm yollarını ortak akılla bulsa ne sorun kalır, ne de tartışma konusu.
 
Demokrasilerde “başkan emri “ değil, ortak akıl olur.
 
“ben seçildim, istediğimi yaparım” anlayışı doğru bir anlayış değildir. Kendisi bütün Aliağalıların hassasiyetlerine kulak vermek zorundadır. Sayın başkan %32 oyla seçilmiştir. Yani Aliağa halkının %68’i başkanı desteklememiştir. Son seçimlerde ise partisinin desteği %19’a düşmüş, 3. Parti olmuştur.
 
Asıl başladığımız yere, kreş konusuna dönersek;
 
100 kişi kontenjanı olan kreşe 1176 kişi başvuruyorsa bu kreş başarılıdır. Zaten velilerde kreşten memnun olduklarını söylüyor.
 
Önerimiz; beğenilen bu modeli büyütmek, kontenjanı 10 katına çıkarıp, 1000 kişilik yapmaktır. Kreş için büyük ve modern bir bina yapılsın. Yönetim sistemi daha profesyonel ve verimli hale getirilsin. Kreşin iyi ve beğenilen özellikleri geliştirilsin. Böyle bir model hayata geçirilirse, ölçek büyüyeceği için hem kurum kar eder hale bile gelir, hem de fakir fukara çocuklarına bedelsiz hizmet de verebilir. Aliağa belediyesi bunu yapabilecek güçtedir. Konuyu meclise bu şekilde getirmeye, getirilirse de CHP olarak her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu tüm halkımıza bildirmek isterim.
 
Bir kurumu kapatmak en kolay yoldur. Belediyenin sahip olduğu işletmeler, sorunları var diye kapatılırsa, en sonunda tüm belediyeyi kapatmak gerekir. Yöneticilik başarısı; sorunları çözerek, kurumları doğru ve verimli çalıştırabilmektir.
 
Sayın başkanın açıklaması içindeki diğer olumsuz sözlerine ise siyasi etik anlayışımız nedeniyle cevap vermeyeceğim.
 
Kötü söz sahibine yakışır ve sadece onu küçültür.