Altıok'tan tutuklu akademisyene ziyaret
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner ile birlikte, tutuklu akademisyenleri ziyaret etti. Altıok, "Nazi Almanya'sından kaçan akademisyenlere kucak açan bir ülkede sadece düşüncelerini ifade ettikleri için akademisyenlerin tutuklanmış olması, ülkemizin geldiği noktanın ürkütücülüğü açısından ibretlik bir örnektir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, tutuklu akademisyen Esra Mungan'ı cezaevinde ziyaret etti, dayanışma mesajını iletti.
İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner ile birlikte Mungan'la görüşen Altıok, süreci değerlendirirken, gelinen noktaya da dikkat çekti. Altıok, "Barış İçin Akademisyenler olarak bildiri yayımlanmasından bugüne akademisyenlere yönelen tehdit, işten atma, soruşturma ve baskılar hakkında bilgi vermek ve taleplerini tekrar dile getirmek üzere 10 Mart’ta basın toplantısı yapan 4 akademisyen için yakalama kararı çıkarılmıştı. Yurt dışında olan Meral Camcı dışındaki 3 akademisyen, 14 Mart’ta ifade vermek için gittikleri emniyette gözaltına alınmış ve 15.03.2016 akşam saatlerinde çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanmıştır. Meral Camcı ise 31.03.2016 günü yurt dışından geldiği halde kaçma şüphesiyle tutuklandı. Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2 maddesi kapsamındaki “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklanan Kıvanç Ersoy, Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Meral Camcı ülkemizde hukukun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki dudağı arasına sıkıştığının en açık göstergesidir" dedi. Altıok, şunları söyledi:
"Haklarında yakalama kararı olmasına rağmen, kendi iradeleriyle emniyete ifade vermeye giden; emniyette gözaltına alınıp, kasıtlı olarak bir gece orada bekletilen; yakalama kararı için 10 Mart tarihli basın toplantısı gerekçe gösterilirken, savcılık ifadesinde söz konusu basın toplantısına dair tek bir soruyla dahi muhatap olmayan; ifadelerini, yakalama kararının altında imzası bulunan savcıya değil, ilgili savcının görevlendirdiği başka bir savcıya veren; gözaltı, savcılık, savcılık tarafından mahkemeye sevk aşamalarında avukatlarıyla görüşmesi engellenen; cezaevinde tecride maruz kalan akademisyenler hakkında verilen bu karar, açıkça hukukun, temel hak ve özgürlüklerin, demokrasinin ve insanlığın en temel ilkelerini yok saymak anlamına gelmektedir.
2. Dünya Savaşı’nda Nazi Almanya’sından kaçan akademisyenlere kucak açan bir ülkede, sadece düşüncelerini ifade ettikleri için akademisyenlerin tutuklanmış olması, ülkemizin geldiği noktanın ürkütücülüğü açısından ibretlik bir örnektir. Sendikacıların, gazetecilerin, akademisyenlerin, avukatların, öğrencilerin kısaca AKP’ye itaat etmeyen tüm kesimlerin hedef tahtasına oturtulması, kişiselleştirilecek ve istisnaileştirilecek gelişmeler değildir.
İstanbul Milletvekilimiz İlhan Cihaner’le birlikte tutuklu akademisyen Esra Mungan’ı cezaevinde ziyaret ettik, dayanışma mesajımızı ilettik. Tutuklu, tutuksuz yargılanan; disiplin soruşturması geçiren, işten atılan, her türlü baskıya maruz kalan tüm akademisyenlerimizin yanında olmaya, düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmaya devam edeceğiz."
POLİTİKA
Sayfa başına git
