Anksiyete bozukluğu, günlük hayattaki endişeli durumdan farklı olarak; en küçük detayların bile zihnimi meşgul etmesine, hayatımdaki önemsiz kişilerin yaptıklarının beni fazla etkilemesine, en basit olaylar arasında anlamsızca bağ kurup üzerime gereksizce yük bindirmeme yol açtı. Hayata dair bakış açımı, en kötü senaryoların gerçek olabileceğine yönelik değiştirdi. Bu durum haliyle beni, anksiyete bozukluğu konusunda daha detaylı bilgi sahibi olmaya itti. Siz de hastalığınız hakkında daha detaylı bilgi sahibi olursanız, onunla çok daha kolay baş edebilirsiniz.
Anksiyete Bozukluğu Türleri Nelerdir'
Yaşadığım bu rahatsız durum nedeniyle doktora gittiğimde ve teşhis sonrasında araştırma yaptığımda kaygı bozukluğu durumunun pek çok türü olduğunu öğrendim;
Günlük hayatın tamamını ele geçiren kontrolsüz endişelerin yer aldığı yaygın anksiyete bozukluğu,
Sebepli veya sebepsiz yaşanan terleme, çarpıntı, uyuşma, bulantı ve nefes darlığı gibi ağır semptomlarla karşımıza çıkan panik atak,
Belirli bir nesne veya duruma karşı geliştirilen aşırı korku durumu olan fobiler,
Kişinin kapana kısılmış gibi hissetmesine, çaresiz ve utanç duyacağı ortamlardan uzaklaşmasına yol açan agorafobi (toplu taşıma, açık veya kapalı ortamlar gibi),
İnsanlarla iletişim kurmakta güçlük çeken, sürekli olarak aşağılanma ve reddedilme korkusu içinde yaşanmasına sebep olan sosyal anksiyete bozukluğu;
Herhangi bir kişiye (aile bireyleri, sevgili, eş) karşı hissedilen aşırı bağlılık ve kaybetme korkusuna yol açan ayrılık anksiyetesi,
Belirli bir şeye takıntılı olmaya, tekrar eden düşüncelere kapılmaya yol açan obsesif kompulsif bozukluk gibi kaygı bozukluğunun pek çok türü bulunmaktadır. Yaşadığınız durumu tam olarak tanımlamıyor olsa bile, en azından içerisinde bulunduğunuz durum ve benzerleri hakkında daha detaylı fikir edinmenin zararı dokunmayacaktır.
Anksiyete Bozukluğunun Tanı ve Tedavisi Nasıl Olur'
Eğer siz de bu ve buna benzer şeyler yaşıyorsanız hiç vakit kaybeden doktora gidin. Öncelikle bu duruma fiziksel bir problemin neden olup olmadığı sorgulanacaktır. Eğer hissettiklerinizde tıbbi bir neden bulunamadıysa doktorunuz bir psikolog veya psikiyatriste yönlendirecek ve burada yapılan bazı testler, sorulan sorular sonucunda probleminizin ne olduğu çözülecektir. Teşhis konulduktan sonra doktorunuz duruma göre ilaçlar veya psikoterapi gibi tedavi yöntemlerinden uygun olanını uygulayacaktır.
“Neden benim başıma geldi'” sorusu belki de sürekli kendinize sorduğunuz sorulardan biridir. Yaygın anksiyete bozukluğu tanısı konduğunda ben de sürekli kendime bu soruyu sordum. Nedeni tam olarak belli olmasa da genetik faktörlerin, çevresel koşulların, psikolojik ve yetiştirilme şekli faktörlerinin bir araya gelmesiyle oluştuğu söylenmektedir. Ancak sürekli nedenini sorgulayarak ve kendinize üzülerek sorunu çözemezsiniz. Durumu kabullenin ve kendinizi daha iyi tanıyarak üstesinden gelmeye çalışın. Bilişsel davranışçı terapi ile hastalığınızı tanıyabilir, düşüncelerinizi ve davranışlarınızı kontrol altına almayı öğrenerek bu hastalıkla başa çıkabilirsiniz. Ben bu terapinin oldukça faydasını gördüğümü söyleyebilirim.
https://www.datem.com.tr/