Kurban Bayramı’nda, kurbanlık hayvanın kesilmesini izleyen çocuklarda, ileriki yaşlarda beslenme biçimi ile ilgili sorunlar ortaya çıkabileceğine değinen Uzman Klinik Psikolog Kayhan Gürbüz, aileleri uyardı. Özellikle kurbanlıkların çocukların gözleri önünde kesilmesinin, çocukların et yememesine yol açabileceğini söyleyen Gürbüz, aileleri bu konuda tedbir almaya davet etti.
"En büyük sorumluluk anne ve babalara düşüyor"
Çocukların, hayvanın boğazına bıçak dayanmasına, boynunun kesilmesine, hayvanın can çekişmesine tanık olmasının travma etkisi oluşturarak, çocuğu et yemekten soğutabileceğini söyleyen Gürbüz, "Bu konuda en büyük sorumluluk yine anne ve babalara düşüyor. Çocuklara Kurban Bayramı’nı, kafa karışmayacak şekilde, sosyal değerlerini ön plana çıkararak açıklamak, kurban kesimine tanık olmalarını engellemek, yapılacak şeylerin başında geliyor. Bu müdahale özellikle 12 yaş altı çocuklarda, soyut düşünme becerisi oluşmadığından daha büyük önem taşıyor. Ancak, her çocuğun duygusal gelişimi ve kişilik yapısı aynı olmadığından 12 yaşın üzerindeki, özellikle duygusal yönden hassas çocuklarda da buna aynı şekilde dikkat etmek gerekiyor ve hiçbir şekilde çocuğa kurban kesimini izlemeyi dayatmamak gerekiyor" dedi.
Kurban, çocuklara nasıl anlatılmalı'
Çocuklara kurban anlatılırken bazı söylemlerden kaçınmak gerektiğinin altını çizen Gürbüz, "Çocuk doğrudan kurban kesimine tanıklık etmese de kurbanlıkla ilgili söylemlere dikkat etmek çok önemlidir. ‘Bu, az önce senin sevdiğin koyunun eti’ tarzı konuşmalar yapmak çocuğun bir daha et yememesine sebep olabilir. Çocuğun kurbanlıkla daha önce zaman geçirerek duygusal bir bağ kurması da söz konusu durum için risk oluşturabilir. Dolayısıyla kurbanlıkla ilgili bu tarz söylemlerde bulunmamak, çocuğun kurbanlıkla duygusal bağ kuracağı bir ortam sunmamak bir başka dikkat gerektiren noktadır" ifadelerini kullandı.
"Çocuklarınızı görevlendirmeyin"
Kurban kesiminde çocuklara, kurbanın soyulurken ayağını tutmak, kesilen et parçalarını götürmek gibi aktif rol vermenin de çocuğu psikolojik açıdan olumsuz etkileyebileceğini anlatan Gürbüz, şunları söyledi:
"Bu konuda da çocuğun yaş ve kişilik özelliklerini göz önünde bulundurmalı ve bu tarz görevleri dayatmamalıyız. Daha önce benzer durumlarla karşılaşıp, sorun yaşamayan aileler olabilir ancak bu her çocukta aynı etkinin ortaya çıkacağı anlamına gelmez. Dolayısıyla bu konuda hassasiyet göstermek, hem çocukları hem de anne ve babaları beslenme biçimleriyle ilgili potansiyel sorunlardan koruyacaktır."
POLİTİKA
Sayfa başına git
