HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-Yaklaşan yerel seçimler öncesi siyasi parti adaylarının saha çalışmaları, vaatleri, projeleri de birer birer açıklanıyor. İzmir’in yaşayan nüfus anlamında da en büyük ilçelerinden biri olan Buca’da CHP ve AK Parti adayları arasındaki yarışın zorlu geçeceği görülüyor.
Partisinin meclis üyeliği görevinin yanı sıra 2,5 yıl boyunca ilçe başkanlığını da yapan Buca siyasetinin yakından tanıdığı bir isim olan Mustafa Arslan Cumhur İttifakı’nın (AK Parti-MHP) Buca adayı olarak gösterildi.
CHP’nin Buca aday belirleme sürecinde yaşanan sıkıntılı süreçten, Karabağlar Kaymakamı’nın Buca’ya atanması sonra geri çekilmesi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘Mustafa Arslan’ın emrindeyim’ şeklinde tartışma yaratan sözlerine kadar Buca’ya ve yerel siyaset gündemine dair sorduğumuz her soruyu içtenlikle yanıtladı.
CEZAEVİNİ HANGİ TARİHTE KALDIRACAĞINI NOTERDE TASDİK ETTİRDİ
365 bin seçmenin olduğu Buca’ya dair projelerini noter tasdikini yaptırdıktan sonra açıklayan Cumhur İttifakı Buca Adayı Mustafa Arslan, özellikle Buca Cezaevi’nin kaldırılması ile ilgili tarih verdi.
CEZAEVİNİ KALDIRAMAZSAM GÖREVİMDEN İSTİFA EDECEĞİM
21 Kasım 2022’ye kadar cezaevini kaldıramaması durumunda görevinden istifa edeceğini açıklayan Mustafa Arslan, “Siz bana güvenip oy vereceksiniz. Ben de size bu işleri yapacağım diye söz veriyorum. Yapamadığında ne yapacağını ortaya koyan bir belediye başkan adayı yok. Bunlardan biri; 15 yıldır kaldırılamayan Buca Cezaevi’nin kaldırılması. Bana yetki verirseniz ben bu cezaevini kaldıracağım diye noterde taahhüt verdim. Kendime de bir tarih koydum. 21 Kasım 2022’ye kadar kaldıracağım, kaldıramazsam derhal 22’sinde, beş yılın dolmasını beklemeden görevimden istifa edeceğim, yapamadım sayacağım kendimi” ifadelerini kullandı.
MUSTAFA ARSLAN ERHAN KILIÇ’IN ÇAĞRISINA NE YANIT VERDİ'
CHP Buca Adayı Erhan Kılıç’ın, ‘Aday arkadaşımız göreve geldiğinde cezaevinin kaldırılması halinde göreinden istifa edeceği yönünde notere taahhütname vermiş. Notere gerek yok. Benim teklifim birlikte Bakanlığa gidelim. Bakanlık hanginiz seçilirse seçilsin cezaevini kadıracağım’ taahhüdünü aldıktan sonra projeyi birlikte yapalım” şeklindeki açıklamaları anımsatılan AK Parti Buca Adayı Mustafa Arslan,“Ben kazanırsam Erhan Bey’e ihtiyacım yok zaten. Kim kazanırsa kazansın beraber gitmeye de gerek yok. Dediğim gibi bir tarafta şu saatte şu dakikaya kadar cezaevini kaldıracağım diyen bir arkadaş var, bir taraftan da hükümet bize destek olsa, kaldırırız bakarız diyen bir söylem var. Bucalılar niye oy versin bu arkadaşlar? Bir iddia ile çıkıyorsunuz, 5 yıl talibim, şunları yapacağım, bir tanesi ile ilgili de tarih veriyorsunuz, ucu açık vaatler vermiyorum. Samimiyetsizlik bunun neresinde. 15 yıldır bu cezaevinin kaldırılmak istendiğini ve kaldırılmadığını bilmiyor muyu? Biliyorum. Bence aslında bu konuya hiç girmesin arkadaşlar. Tarihini vermişiz, noterden de tasdikini almışız. Kimseye sormadan hodri meydan yapamazsam istifa ederim demişim. Bunun üzerine söz söylenemez” yanıtını verdi.
KAZANMAZSAM DA ELİMDEN GELENİ YAPARIM
AK Parti Adayı Mustafa Arslan, kazanamaması durumunda da cezaevinin kaldırılması noktasında Erhan Kılıç’a destek olup olmayacağı sorusunu ise, “Elimden geleni yaparım. Benim söylemlerimin arasında herşey var. Bucalı olarak ben o cezaevinin oradan kalkması gerektiğini düşünüyorum. Levent Bey, CHP İlçe başkanı ve diğer partilerin ilçe başkanları şahittir, Buca menfaati söz konusu olduğunda siyaseti hep ikinci plana atmışımdır. Buna şahittir arkadaşlarımız. Buca siyasetine dün gelmiş yeni bir isim değilim. Kişiliğimi, karakterimi bilirler” şeklinde yanıtladı.
MUSTAFA ARSLAN’A YÖNELTTİĞİMİZ SORULAR VE ALDIĞIMIZ YANITLAR:
H.P: Bucalılar sizi ne kadar tanıyor, uzun süredir Buca siyaseti içindesiniz.
M.A: Evlendiğim evde oturuyorum hala. 26 yıl oldu hatta geçti. Buca’nın sıkıntıları, sorunları ile ilgili alakamız 5 yıl boyunca sürdürdüğümüz meclis üyeliği süresince oldu. Sonrasında ilçe başkanlığı görevimde de hep hükümet eliyle ilçemize kazandırabileceğimiz hizmetlerin takipçisi olduk. 37 tane okulun kazandırılması için ön ayak olduk. Bunların 12’si bitti. 10’unun inşaatı başlayacak. Geri kalan 15 okulun temeli de atılacak, 2020 yılı sonuna kadar 37 okul yapma sözünü yerine getirmiş olacağız. Tam bir okul seferberliği oldu. Bir anda 37 okul birden yapıyorsunuz.
Bucalılar ve Buca siyaseti Mustafa Arslan’ı uzun zamandır tanıyor. Yeni bir isim değilim. Bir başka ilçeyi hiç düşünmedim. Gerçekten Buca’nın 47 mahallesini de sıkıntılarını ve dertlerini de iyi biliyorum. Otokent’inden tutun sağa, sola yakın tüm dernek, siyasi çevre, stk’larla ve tüm Buca’nın bileşenleriyle isim isim tanışıyoruz. Binlerce insanı isim isim tanıyorum.
H.P: İlçe başkanlığı göreviniz de vardı. Buca’da ne kadar tanınıyorsunuz'
M.A: Adaylığımız Buca’da kesinlikle bir heyecan yarattı. Siyaseti hep ikinci plana attım ben. Birçok meseleyi siyasete kurban ettirmedim. İlçe başkanlığım sırasında kapım herkese hep açık oldu. Bir kişiye hangi partidensin diye sormadım. Biz yerel siyasetçiyiz. Benim için Buca’nın gelişmesi, yaşam standardının yükseltilmesi çok önemli. Meclis üyeliği esnasında da Buca’nın menfaati için siyaset yaptım. Benim için önce insan gelir. Birinci önceliğimi insan olarak koydum. Önce insanız, sonra şu bu partiliyiz, şuralıyız buralıyız. Buca’da herkesin eşit miktarda hizmet alıp eşit derecede hizmetlerden faydalanması lazım.
H.P: Projelerinizi açıkladınız. Noter tasdikini de yaptırdınız..
M.A: 50 tane proje hazırladım. Belediyeyi herkesin belediyesi yapacağız. Kim gelirse gelsin adım attığı andan itibaren burası benim belediyem diyebilmeli. İnsanlar belediyeye geldiklerinde karşılanmalarından işlerinin görülmesine kadar burası onların kendi evleri gibi görebilecekleri bir yer olacak. Gelir gelmez bunu yapacağım. 10-15 arkadaşımızı eğitimden geçireceğiz ve onlar vatandaşımızı güler yüzle kapıda karşılayacaklar. Vatandaşlara hangi birimde işleri varsa yardımcı olacaklar. Sonra ortaya koyacağımız 50 projenin tamamını da 5 yıl içerisinde yapıp bitireceğiz.
H.P: Projelerinizi açıkladınız, noter üzerinden tasdik ettirdiniz. Neden buna bir ihtiyaç duydunuz'
M.A: Bucalılardaki karşılığı kuvvetli oldu. Öncelikle neden böyle bir şey yaptım. Türk siyasi tarihinde böyle bir şey yok. Türk siyasi literatürüne geçen ilk yerel adayım aynı zamanda. Şöyle düşündüm; yerel seçim sürecinde herkes birçok proje sunulacaktır. Gerçi Buca’da şu ana kadar bizim dışımızda kimsenin proje koyan da yok. Bir ev kiraladığınızı düşünün. Ev sahibisiniz ben de kiracıyım diyelim. Mal sahibi Bucalılar. Belediye Başkanı ve belediye ise kiracı. Ben sizin evinizi kiraladığımda size zamanında, gününde kiramı ödeyeceğime dair taahhüt veriyorum. Kiramı üst üste 3 kez ödemediğimde bunun bir yaptırımı var. Nedi? Evi boşaltmak zorundayım. Eğer bana oy verirseniz bu hizmetleri size yapacağım. Yapamadığımda ne olacak peki kardeşi? Ben yapamadığımda ne yapacağımı ortaya koydum. Siz bana güvenip oy vereceksiniz. Ben de size bu işleri yapacağım diye söz veriyorum. Yapamadığında ne yapacağını ortaya koyan bir belediye başkan adayı yok. Bunlardan biri; 15 yıldır kaldırılamayan Buca Cezaevi’nin kaldırılması. Bana yetki verirseniz ben bu cezaevini kaldıracağım diye noterde taahhüt verdim. Kendime de bir tarih koydum. 21 Kasım 2022’ye kadar kaldıracağım, kaldıramazsam derhal 22’sinde, beş yılın dolmasını beklemeden görevimden istifa edeceğim, yapamadım sayacağım kendimi.
H.P: Böyle bir söz verdiğinize göre hükümet veya bakanlıklar nezdinde bir görüşme mi yaptınız, söz mü aldınız'
M.A: Gece yatıp sabah kalkıp biz bu tarihe kadar bu cezaevini kaldıracağız demedik tabiki. Cumhurbaşkanımız aday tanıtım toplantısında tanıtırken, yarım dakikam vardı sahnede, o yarım dakikada bile bu konuyu konuştum. Sonra genel başkan yardımcılarımız, bakanlar, Nihat Bey ile görüşerek bu tarihi verdim. Hukuki süreç var, ona baktık. 21 Kasım 2022’ye kadar buranın kalkacak olması ve 75 bin metrekare şehir parkı gelecek olması.
H.P: AVM yapılabileceği konuşuluyor. Kaldırırsanız AVM düşünüyor musunuz'
M.A: Hayır kesinlikle düşünmüyorum. Bucalıların hayatını zorlaştıracak hiçbir şeyin altında olmam. Başka bir yerde şehir merkezinde bu şehre yük getirecek herhangi bir yatırımın altında imzam olmaz. Oranın AVM yapılmasını doğru bulmuyorum. Orayı İzmir’de hiçbir ilçe merkezinde olmayan 75 dönümlük bir park düşünsenize. Yeşil alanların, havuzların, bisiklet ve yürüyüş yollarının olduğu bir yer olacak. Sadece 5 bin metrekare kapalı alan olacak. Oraya da kültür-sanat ve kongre merkezi yapacağız. Arkadaki yolu açmış olarak trafiği rahatlatacağız. 5 bin metrekarenin altında yer altı otopark yapacağız, 500 araçlık. Üzerinde konferans, tiyatro, sergi, nikah salonları gibi birtakım atölyeler olacak. Buranın ismiyle de ilgili bir yarışma açacağız. Cezaevinin kalkması hayati bir önem taşıyor.
H.P: Cezaevinin kaldırılması ve trafik sıkışıklığının ortadan kalkması en fazla dile getirilen talepler arasında zaten'
M.A: İmar planı ve yeşil alan yetersizliği gibi başka sorunlar da var. 75 bin metrekare park yaptığınızda kişi başına düşen yeşil alan miktarı hemen arttı. 200 bin metrekarelik yeşil alan yapacağımız yerler de var. Beş yıl içinde yeşil alan miktarını 10 kat arttıracağız. Bir projede birçok şeyi birarada yapabiliyoruz cezaevi örneğinde olduğu gibi. İkinci bir sözüm de 400 milyon bütçemiz var. Bu bütçenin nerede ve nasıl kullanıldığını yayınlayacağız. O para Bucalının parası. Hiçbir oturduğum koltukta bana zeval getirecek hiçbir işin altında imzam olmadı, bundan sonra da olmayacak. Bu anlamda ben her iki tarafı da kendimi de belediyeyi de koruma adına 3 ayda bir kalem kalem gelirlerim nereden gelmiş yayınlayacağım. Yani 90 günde bir gelirlerimizi ve giderlerimizi açıklayacağız.
H.P: Bu seçim adayların projeleri üzerinden değil de genel siyaset üzerinden konuşuluyor. Sizce doğru mu bu'
M.A: Belediye başkanlarını çok abartmamak lazım. Hemşehrilerinin hayatını kolaylaştıran insandır. Önümüzde yerel seçim var. Şehrül emini seçeceğiz. Yerelde partiyi bırakın, partizanca oy kullanmayı bırakın. Kim size 5 yıl daha iyi hizmet getirebilecekse ona oy verin. Kendinize, şehrinize oy verin. Genel seçimlerde herkesin bir partisi var zaten; kimi ideolojisine göre veriyor, kimi lidere göre oy veriyor. Bunlara saygı duyuyorum ama yerelde farklı davranılmalı. 30 yıldır Buca’da yaşıyorum. Hizmet kalitesini, çıtasını kim arttırabilecekse ona oy verelim. Mesela ben kendi kabiliyetimi biliyorum, Buca’nın kabiliyetini biliyorum, hükümetin kabiliyetini biliyorum. Buca’nın bütün renklerini ve dinamiklerini biliyorum. Ortaya proje koyamayanlar soğan-patates üzerinden siyaset yapıyor.
On yılda bir eser ortaya koydunuz m? Ortaya koydunuz da Atatürk’ün ismini verdiniz m? Mustafa Kemal Atatürk Buca’da konaklıyor mesela. Bunu herkes bilmiyor. O evi restore edeceğiz. Adını da Mustafa Kemal Atatürk koyacağız. Sevgi ve yaşatma bence böyle olur. Şu anda işi yerel seçim mecrasından çıkarmaya çalışıyorlar. Buca’nın 5 yılını emanet edeceğimiz kişiyi seçeceğiz ama. Bucalının sandıkta doğru karar vereceğine inanıyorum.
H.P: Rakip partinin adayı sayın Erhan Kılıç da noter üzerinden vaat vermeye gerek yok. Gelsin beraber gidelim yapalım dedi.
M.A: Ben kazanırsam Erhan Bey’e ihtiyacım yok zaten. Kim kazanırsa kazansın beraber gitmeye de gerek yok. Dediğim gibi bir tarafta şu saatte şu dakikaya kadar cezaevini kaldıracağım diyen bir arkadaş var, bir taraftan da hükümet bize destek olsa, kaldırırız bakarız diyen bir söylem var. Bucalılar niye oy versin bu arkadaşlara'
H.P: Diyelim ki kazanmadınız. Cezaevi sorununun ortadan kalkması için yardımcı olur musunuz'
M.A: Elimden geleni yaparım. Benim söylemlerimin arasında herşey var. Bucalı olarak ben o cezaevinin oradan kalkması gerektiğini düşünüyorum. Levent Bey, CHP İlçe başkanı ve diğer partilerin ilçe başkanları şahittir, Buca menfaati söz konusu olduğunda siyaseti hep ikinci plana atmışımdır. Buna şahittir arkadaşlarımız. Buca siyasetine dün gelmiş yeni bir isim değilim. Kişiliğimi, karakterimi bilirler. Bir iddia ile çıkıyorsunuz, 5 yıl talibim, şunları yapacağım, bir tanesi ile ilgili de tarih veriyorsunuz, ucu açık vaatler vermiyorum. Samimiyetsizlik bunun neresinde. 15 yıldır bu cezaevinin kaldırılmak istendiğini ve kaldırılmadığını bilmiyor muyu? Biliyorum. Bence aslında bu konuya hiç girmesin arkadaşlar. Tarihini vermişiz, noterden de tasdikini almışız. Kimseye sormadan hodri meydan yapamazsam istifa ederim demişim. Bunun üzerine söz söylenemez.
H.P: İçişleri Bakanı sayın Soylu, ‘Mustafa Arslan’ın emrindeyim’ dedi. Bu söz tartışmalara yol açtı.
M.A: Yadsınamaz bir gerçek var. Kimse kimseyi kandırmasın. Ülkede AK Parti iktidarı var. Biz Buca için bugüne kadar ben ne istediysem beni kırmadılar. Hükümet Konağı bile yaptırıyoruz. 37 okul yaptırıyoruz. Milli Eğitim Bakanı da Buca’nın emrinde. İçişleri Bakanı da Tarım Bakanı da Buca’nın emrinde. Biz hükümet konağı yapıyoruz. 37 okul yapıyoruz. Ulaştırma bakanlığı vasıtasıyla yeni otoban yolu açtık. 45 güne kadar da Bucakoop Yıldız Mahallesi’nden bir otoban daha açıyoruz. Gençlik ve spor bakanlığı vasıtasıyla merkez yaptık. Tüm bakanlıklar Buca’nın emrinde. Bu arkadaş bilmiyor. Hangi talepte bulunmuşlar da geri çevrilmiş. Bakanlıklarımız Buca’nın emrinde. Siyasette dertli olacaksınız. Ben kendine güvenen, Buca’nın sorunlarını, siyasetini bilen bir insanım. Sayın Bakanımıza teşekkür ediyorum tabiki. Sayın Bakanımız o gün binlerin önünde bizi onore etti. Bu ayrı bir konu. Siyasetçiler bilir ki ağlamayana emzik yoktur. Gidersiniz dosyanızı hazırlarsınız gerekirse kapı aşındırırsınız. Biz bunu yaptık. Aziz Kocaoğlu Buca Belediyesi’nin emrinde değil midi? Ne yapmış Allah aşkına Buca’ya.
H.P: Buca Metrosu konusunda da herşeyin ( para, plan, proje) hazır olduğu ancak sadece Bakanlıktan onay beklendiği belirtiliyor sıkça'
M.A: 8 ay oldu onaydan çıkalı. Haberleri yok. Aziz Kocaoğlu’nun açıklaması var, ‘E onaylandı ama ben o zaman İtalya’dan kredi bulmuştum, şimdi krediyi nereden bulacağım’ dedi. Tunç Bey de Google baksın Aziz Bey’in dedikleriyle ilgili. Kardeşim onaylandı ama geç kalındı dedi. Bak şimdi. Aziz Bey’in kendi beyanatı var. Neden hala vatandaşı kandırmaya çalışıyorla? Lütfen kimse vatandaşın zekasıyla alay etmesin. Gecikmiş olabilir. Hükümet sistemi değişikliği oldu. 6 ay gecikme olmuş olabilir. O zaman ben de soruyorum; bu ilin en büyük ilçesi. Metro buraya 15 yıl önce başlamalıydı. Sekiz dokuz yıldır metroyu kullanıyor olmalıydık. Sanki 10 yıldır onay bekliyor gibi bir hava yaratılıyor. Bakanlıkta beklediyse 3-5 ay beklemiştir. O da söylüyorum hükümet sistemi değişti. İzmir’den İzmirliden kopuk bir siyaset tarzları var. İzmirliyi de kendi seçmenini de bizi de umursamıyorlar.
Kafalarında şöyle bir şey var; kardeşim biz İzmir’i bugüne kadar çeşitli korkularla, idelojik söylemlerle ayakta tutuyoruz, ne gerek var çalışmay? Kimi koysak seçimi kazanıyoruz. İzmirli buna gereken cevabı bu kez verecek. İzmirli şu anda konuşmuyor. Kalemi koysak, defteri koysak, afedersiniz ceketimizi koysak kazanırız mantığı, İzmirlinin yok sayılması ve kazandıktan sonra 5 yıl umursanmaması. Nereye kada? Vatandaş bir yere kadar sana tamam tamam der. Ondan sonra yanıtını verir. Vatandaş CHP’nin yönetimini 15-20 yıldır deniyor, umutsuz vaka.
H.P: Seçim sonuçlarını heyecanla bekliyorsunuzdu? Sizce'
M.A: 31 Mart’ta seçim sonuçları CHP’ye sürpriz olacak. Bize sürpriz olmayacak. Mutlaka CHP’nin kazanacağı, iyi aday gösterdiği yerler var. Ama genel olarak kendilerine göre atıp tuttukları 28 ilçeyi alırız söylemlerinin öyle olmadığını 31 Mart akşamı görecekler.
H.P: CHP’nin Buca adayının belirlenmesi noktasında bilinen sıkıntılar oldu. Süreci takip edebildiniz mi'
M.A: Bence haksızlık oldu Suat Nezir’e. Hangi siyasi parti yaparsa yapsın öyle olurdu. Süreci böyle yönetirseniz kendi içinizdeki kavga dışarı taşar. Rant, parsel kavgasının dışa taşmış durumu. Sadece Buca’da mı bu böyl? Hayır. CHP’de iç kavga ve huzursuzluğun, İzmir’de belediyeciliğin halka dönük değil de kendi içlerine dönük siyaset yaptıklarının ayan beyan ortaya çıkması. CHP’ye oy veren kardeşlerimiz de fotoğrafı görüyor.
AK Parti 5 Ocak’ta İzmir’de de adaylarını açıkladı. O süreçten sonra iki ay boyunca CHP aday noktasında bir arkadaşı koydular, PM’den geçmedi dediler. Sonra Suat Beyi koydular. Ki Suat benim on yıldır arkadaşım. Çıkarsın yarışırsın. Kazanırsın ya da kaybedersin. Önemli değil. Hiçbir adayla kavgamız olmaz bizim. Suat bey ya da Aydoğan bey ile çıkar yarışırdık, kazanırdık ya da kaybederdik. Ama bu süreci Bucalı kendisine yapılmış bir saygısızlık olarak görüyor. Arkadaşın başvurusu bile yokmuş. Aday adayı olmamış bir arkadaş aday yapılıyor. Aday adayı da olmayabilir hadi. Ama meclis üyeliğine aday olmuş. Bucalı bunları değerlendiriyor. Biz sandıkta gereken tepkimizi Bucalılar olarak ortaya koyacağız diyorlar.
H.P: Suat Nezir krizinin yarattığı küskünlerin size oy olarak yansıması olacağını düşünüyor musunuz'
M.A: Ben zaten iddialıyım. Bucanın geleceği için Buca’nın hizmet alabilmesi için bu seçimde lütfen oylarını çocuklarına, ilçelerine, kendilerine versinler. Ben herkesin oyuna talibim. Kürdü Türkü Alevisi Çerkesi ayır etmeden orayı herkesin belediyesi yapacağız.
H.P: Kazanır iseniz belediyede işten çıkarma olacak mı'
M.A: Kimsenin ekmeğiyle oynamayız. Çalışan, emeğinin karşılığında rızkını kazanan insanların ekmeğiyle partisinden, mezhebinden, tuttuğu takımdan dolayı oynamayız. Çalışacak yalnız arkadaşlar. Boş yatmak yok. Seçilirsem 5 yıllığına geleceğim ama 10 yıllık çalışacağım. Biz on yıl birçok ile ve ilçeye göre geriye gittik. Farkımız 20 yıla çıktı.
H.P: Erhan Kılıç’ı nasıl buluyorsunuz'
M.A: Buca menfaatlari benim için önemli. Kendisini yakın tanımıyorum. Aday arkadaşımızla ilgili herhangi bir şey söylemem. CHP’nin nihai takdiri budur.
H.P: Erhan Kılıç, seçimi kesinlikle kazanacaklarını düşünüyor. Sizinle arasındaki oy farkının da 50 binler düzeyinde olduğunu belirtiyor'
M.A: Birkaç gündür algıya yönelik sağ olsunlar anketler piyasaya anket pompalıyorlar. Algı yaratmaya çalışıyorlar. 31 Mart akşamı görüşeceğiz. 365 bin seçmenin oyuna talibim. Kendime hedef koymuyorum. Yüzde 60 oy alacağım desem, neden yüzde 61 değil ki derim.
H.P: Bakanın emrinizdeyim demesinin hemen ardından iki gün sonra daha önce Karabağlar Kaymakamı olan AK Partiden adaylığı da sözkonusu olan kişi Buca Kaymakamı olarak atandı, gelen tepkiler üzerine geri çekildi. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz'
M.A: Karabağlar Kaymakamı henüz buraya atanmadı. Şu anda görevlendirme yapılmadı. Ben inanın kendi yoğunluğumdan bazı şeyleri basından öğreniyorum. Hem vallahi hem billahi. Kaymakamın vali yardımcısı olarak atandığın sonradan duydum. Baktım ki benimle ilişkilendirilmeye çalışılıyor. Buraya yeni kaymakam arkadaşımız atanacak sonuçta. Ama bu Karabağlar Kaymakamı olur başka bir kişi olur, bunu bilmiyorum. Ben kimseye telefon açıp da buraya şu kaymakam gelsin, şu kaymakam gitsin demedim. Böyle bir siyasi tarzım olmadı. Kaymakam bey 2,5 yıldır Buca’da hizmet verdi. Ben de ilçe başkanlığı yaptım. giden kaymakamla hiçbir sıkıntı yaşamadık. Neden benimle ilişkilendirilmeye çalışılıyo? Erhan Bey birkaç demeç vermiş bununla ilgili. Sürekli yerel seçim mecrasından çıkarmaya çalışıyor. Topu taca atma gayreti içinde. Şu an kendisi yerelde başkanlığa aday. Cumhurbaşkanlığına milletvekilliğine aday. Bence Erhan Bey, Bucalılara neyi vaat ettiğini anlatmalı. Kendisine tavsiyem olsun. Erhan Bey soğan ve patates üzerinden siyaset kurguluyor. Peki belediye başkanı olduğunda ülkedeki soğan ve patatesin kilosunu kaç lira yapacakmı? Ben başkan olduğumda Çorum’da patates 75 kuruşa düşecek desin. Arkadaş benim trafiğimi nasıl rahatlatacaksın. Sen geldikten sonra 20 dakikalık mesafeyi 20 dakikada mı iki saatte mi gideceği? Benim burada imar sorunlarım var. İki kat ve dört kat. Benim yeşil alanım yetersiz. Nereleri yeşil alan yapacaksı? Bana ne vaat ediyorsun. Her gün 630 ton çöp çıkıyor. 60 trilyon çöp toplamaya para veriyoruz. Denizli Belediyesi 25 milyona yapıyor bu işi. Bir aydır bunları söylüyorum. Tık cevap yok. Cevap versinler diye söylemiyorum. Ben Bucalılara bunların 60 milyona yaptıklarını ben 20 milyona yapacağım. Ben bunları konuşurken yok cezaevini kaldıracağım.
H.P: Diyelim ki siz kazandınız ancak büyükşehirde CHP adayı başkan oldu. Buca’nın hizmet alması noktasında büyükşehirden de destek alması gerekiyor. Nasıl bir ilişki içinde olursunuz'
M.A: Büyükşehirde de kazanacağımıza inanıyorum. Böyle bir senaryoyu düşünmedim ama seçileni hoş görüyoruz seçenden ötürü. Vatandaşımız böyle bir karar verirse bizim büyükşehir belediye başkanına saygı duyup ondan Buca adına ne kadar faydalanabilirizi konuşuruz. Tunç Beyin de kafasında Buca’nın menfaatine bir şey söz konusu olduğunda gerekirse gider kapısında yatarım. Ben 5 yıllığına Bucalıların yaşam standardını arttıracağımı vaat ediyorum.