EGE POSTASI - Son günlerde basında yer alan ve CHP İzmir eski İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun açıklamalarında kullandığı “el birliğiyle güzelim modelin anasını ağlattık” ifadesine Gazemir Konut Yapı Kooperatif'nden sert tepki geldi.
Kooperatif yönetimi tarafından yapılan açıklamada, söz konusu ifadenin yaşanan gerçek mağduriyetleri örtbas ettiği ve kamu vicdanını yaraladığı vurgulanırken, “Anası ağlayan bir model değildir. Anası ağlayan; yıllardır birikimini, umudunu ve geleceğini bu projelere bağlayan binlerce kooperatif üyesidir” denildi.
Mağduriyetlerin uzun süredir dile getirildiği belirtilirken, bugüne dek 11 ayrı eylem yapıldığı, defalarca basın açıklaması yayımlandığı ve yetkililere ulaşmak için girişimlerde bulunulduğu ifade edildi.
"İNŞAATI TUGAY'IN DURDURDUĞU' GERÇEĞİ YANSITMIYOR"
Açıklamada, Şenol Aslanoğlu’nun İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a atfen kullandığı “İnşaatları durdurmasalardı devam edecekti” sözlerinin de gerçeği yansıtmadığı ifade edildi. Kooperatif yönetiminin devralındığı tarihte müteahhit firmaya yüklü miktarda avans ödenmesine rağmen sahada fiili bir çalışma olmadığı, tüm borçların ödenmiş olmasına karşın kooperatif kasasının boş olduğu ve vergi borçlarının bulunduğunun ortaya çıktığı aktarıldı.
Bu durumun, yaşananların sonradan ortaya çıkan bir kriz değil, kooperatifin kuruluşundan itibaren süregelen usulsüzlüklerin sonucu olduğunu gösterdiği savunuldu. Açıklamada, söz konusu usulsüzlüklerle ilgili yasal başvuruların Kasım 2024’te yeni yönetim tarafından yapıldığı da kaydedildi.
Öte yandan kooperatif yönetimi, yıllardır süren eylem ve çağrılarına rağmen hiçbir CHP’li milletvekilinin, bürokratın ya da kurumun somut bir adım atmadığını vurgulayarak, “el birliği” söyleminin bir modeli değil, kooperatif üyelerinin CHP’ye, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne, İZBETON’a ve İzmir Ticaret Odası’na olan güveninin yıllar içinde birlikte yok edilmesini anlattığını ifade etti.
Açıklamanın tamamı şu şekilde:
Son günlerde basında yer alan ve Şenol Aslanoğlu tarafından yapılan açıklamalarda kullanılan “el birliğiyle güzelim modelin anasını ağladık” ifadesi, yaşanan gerçek mağduriyetleri örtbas eden, sorumluluğu belirsizleştiren ve kamu vicdanını yaralayan bir ifadedir. Bu nedenle kamuoyuna karşı sert, açık ve net bir cevap verme zorunluluğu doğmuştur.
Öncelikle altını kalın çizgilerle çiziyoruz: Anası ağlayan bir “model” değildir. Anası ağlayan; yıllardır birikimini, umudunu ve geleceğini bu projelere bağlayan binlerce kooperatif üyesidir.
Bugün hâlâ kamuoyunda sanıkların arasındaki bürokratların, yöneticilerin ve soyut kavramların mağduriyeti tartışılırken; gerçek mağdurlar bilinçli bir şekilde yok sayılmaktadır.
Biz bu mağduriyeti yeni yaşamıyoruz. 11 ayrı eylem yaptık, defalarca basın açıklaması yayımladık, kapı kapı dolaştık. Şimdi açıkça soruyoruz:
• Hangi CHP’li milletvekili bir kez olsun bir kooperatif üyesinin kapısını çalıp derdini dinledi?
• Hangi bürokrat sorumluluk alıp sahaya indi?
• Hangi kurum tek bir somut çözüm üretti?
Cevap açıktır ve acıdır: Hiçbiri.
Bugün “el birliği” ifadesi kullanılıyorsa, bu ifade bir modelin zarar görmesini değil; insanların kurumlara olan güveninin el birliğiyle yok edilmesini anlatmalıdır. Çünkü artık kooperatif üyelerinin;
• Cumhuriyet Halk Partisi’ne,
• İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne,
• İZBETON’a,
• İzmir Ticaret Odası’na
en ufak bir güveni kalmamıştır. Bu güven kaybı bir günde oluşmamış, yıllara yayılan ihmalin, suskunluğun ve sorumluluktan kaçışın sonucudur.
Şenol Aslanoğlu’nun Sayın Cemil Tugay için söylediği “İnşaatları durdurmasalardı devam edecekti” yönündeki söylem, kooperatifimiz açısından gerçeği yansıtmamaktadır. Üyeler olarak yönetime geçtiğimiz tarihte;
• Müteahhit firmaya yüklü miktarda avans ödenmiş olmasına rağmen sahada fiilen çalışması yoktur.
• Kooperatif üyeleri tüm borçlarını eksiksiz ödemiştir. Buna rağmen kooperatif kasası boştur.
• Dahası kooperatifin vergi borçları olduğu ortaya çıkmıştır.
Bu tablo açıkça göstermektedir ki sorun sonradan yaşanan bir kriz değil; kooperatifin kuruluşundan itibaren süregelen usulsüzlükler zinciridir. Bu usulsüzlüklerle ilgili yasal başvurular Kasım 2024’te kooperatifimizin yeni yönetimi tarafından yapılmıştır. Bugün hâlâ bu gerçeğin görmezden gelinmesi kabul edilemezdir.
POLİTİKA
Sayfa başına git
