Ege Postası
Geri

Babacan'dan İzmir'de 'sarı kart' mesajı: İktidarı uyarma seçimi!

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İzmir programı kapsamında ilçelerde gerçekleştirdiği ziyaretlerin ardından basın mensuplarıyla bir araya geldi. Yerel seçime ilişkin açıklamalarda bulunan Babacan, "Yerel seçimlerde belediye başkanlarını ve meclis üyelerini seçeceğiz. Aynı zamanda iktidar uyarma seçimidir. Sandık başına giderken unutmayın ki bu seçim sadece belediye başkanı seçme seçimi değildir. Sandıktan çıkan sonuç ile halk hükümete bir sarı kart gösterilmeli. İktidarı değiştireceğimiz seçimde ise kırmızı kartı göstereceğiz ve Türkiye'de iktidar değişecek" diye konuştu.
Babacan'dan İzmir'de 'sarı kart' mesajı: İktidarı uyarma seçimi!
Haberler / Politika
14 Mart 2024 Perşembe 16:15
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

BERİVAN KAYA/EGEPOSTASI- 31 Mart yerel seçimlere sayılı günler kala siyasi partilerde hareketlilik sürüyor. Demokrasi ve Atılım Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İzmir teşkilatını ziyaret etmek üzere bugün İzmir’de geldi. Seçim programı kapsamında Babacan Tire, Torbalı, Buca, Konak, Bornova, Bayraklı ve Karşıyaka ilçelerini ziyaret etti. 

İzmir ziyaretinde Babacan’a İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Serap Karaosmanoğlu ve ilçe belediye başkan adayları eşlik etti.

"CUMHURİYET TARİHİNDE BİR İLK"

Buca ziyareti sırasında Buca Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi'nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ali Babacan, "İzmir partimizin ilk teşkilatlandığı illerimizden bir tanesi. Yoğun bir çalışma ile güzel bir teşkilat oluşturduk. Seda Hanım Ankara'da İzmir'in temsilcisi olarak görevini yapıyor. Şimdi de yerel seçimlere gidiyoruz. Yerel seçimler önemli bir demokrasi sınavı olacak. Seçimlere doğru giderken pek çok siyasi parti apar topar seçim beyannamesi açıkladı. Biz deva olarak 2 yıl önce yerel yönetimler için seçim beyannamesini açıkladı. Bütün belediye başkan adaylarımıza iligi 500 projelik havuz açıkladık. Milletin karşısına tam kadro olarak çıktık. Türkiye cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak etik kurallar bildirgesini adaylarımıza imzaladık. Biz belediyeciliği hem çok düzgün yaparız hem de doğru yönetiriz. Bu etik kurallar bildirgesi cumhuriyet tarihinde bir ilk. Belediye denince akla rant geliyor ve gözlerde dolar işareti oluşuyor. Ancak biz düzgün, ahlak kurallara uygun belediyecilik ortaya koyduk. Belediye mevzuatı çok esnek ve her türlü yolsuzluğu kitabına uydurmak mümkün. Bunun için biz etik çerçeve koyarak temiz belediyecilik esasını Türkiye'ye iddia olarak ortaya koyduk" ifadelerine yer verdi. 

TÜİK MAKYAJ YAPIYOR, EMEKLİ YOKSULLAŞIYOR 

Emeklilerin sorunlarına dikkat çeken Ali Babacan, "Sıkıntılı dönemde seçimlere gidiyor. Nereye gidersek gidelim emeklilerimiz etrafımızı sarıyor. Emekli maaşlar TÜİK'in açıkladığı makyajlı enflasyon oranında arttı. Yaşanan enflasyon çok daha yüksek. 2018'den bu yana gerçek enflasyon bu ülkede açıklanmıyor. Hükümet 2018'de merkez bankası kontağıyla idare etmeye başlayınca enflasyon patladı. uğraştılar düşürmek için ancak düşmedi. TÜİK'e dediler, 'bari sen düşür'.  Bu gerçek enflasyonu değiştirmiyor. Gerçek enflasyon ile TÜŞİK enflasyonuyla emeklilerimiz yoksullaşıyor. Emekliler gecenin 2'sinde ucuz ekmek,et kuyruğunda bekliyor. Pazarara kapanma saatinde gidip çürük meyve sebze alıyor. Emeklinin oturduğu ev kendine ait değilse geçinmek imkansızlaştı. Öte yandan hükümet vurdumduymaz. Para yok diyor.  u yıl 1 trilyon 254 milyar lira faize ayrıldı. Tarıma ise 90 milyon lira ayrıldı. KKM'ye devlet 1 trilyon lira ödedi. Üstelik bu vergilerden değil, Merkez Bankası'ndan ödeniyor ç Merkez bankası parayı basıyor. Geçen seçimlerden bu yana merkez bankası açıklamadan karşılıksız para basarak KKM'ye kur farkı ödüyor. Bu maalesef Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bir sonucu. Hukuksuz yönetmenin, 'ben yaptım oldu' demenin sonucu. Ülke yönetenlerin hukuk ile sınırlandırılması gerekiyor. Şu anda iktidar anayasayı, hukuku tanımıyor. Erdoğan meclis önünde 'görevimi tarafsız yapacağım' diye ant içip çıktı ancak seçildikten sonra taraf tutması ve ayrım yapması kabul edilemez. Bu işin elle tutulur yanı kalmadı" ifadelerine yer verdi. 

İKTİDARI UYARMA SEÇİMİ 

Yerel seçimlerin önemine dikkat çeken Babacan, "Yerel seçimlerde belediye başkanlarını ve meclis üyelerini seçeceğiz. Aynı zamanda iktidar uyarma seçimidir. Sandık başına giderken unutmayın ki bu seçim sadece belediye başkanı seçme seçimi değildir. Sandıktan çıkan sonuç ile halk hükümete bir sarı kart gösterilmeli. İktidarı değiştireceğimiz seçimde ise kırmızı kartı göstereceğiz ve Türkiye'de iktidar değişecek. Önce insan dendiği, itibarlı bir türkiye hedefiyle çalışan bir iktidarın olduğu döneme gideceğiz" diye konuştu. 

3 TEMEL İLKE 

İlkeler vurgusu yapan Ali Babacan, "Belediye yönetiyorsanız burada ilkeler önemli. Adalet ilkesi, liyakat ilkesi, istişare ilkesi önemlidir. Ben bu ülkenin ekonomisinin başına geçtiğimde 35 yaşındaydım. O zamanlar bana bebecan diyorlardı. Türkiye'nin ekonomisinin en parlak dönemi benim başında olduğum dönemdi. Bunu 3 ilkeye uyarak yaptık. Ekibimi kurarken parti ayrımı yapmadım. Siyasi görüşünü kimseye sormadım. Yönetici atarken o işi en iyi yapacak kişiyi getirdim. Serap Hanım iş dünyasından gelen bir insan olarak 3 ilkeye sahip kalarak diğer adaylardan daha iyi yönetir. Yeter ki İzmir o desteği versin ve Serap Hanımın arkasında dursun. Adaylarımız için titiz bir çalışma yaptık. Serap Hanım İl Başkanımız ve hep beraber karar verdik ve Büyükşehir adayı olarak ilan ettik. İzmir'in 4 bir yanında yoğun bir çalışma ortaya koyduk. Adaylarımızın 9'u kadın" dedi. 

"ANKET YOK, MİTİNG YOK" 

Anket çalışmalarına güvenmediğini aktaran Ali Babacan, " Biz anket yapmakla uğraşacağımıza milleti kucaklamayı tercih ediyoruz. İnsanların siyasetten soğuduğu ve kararsız seçmenin çok olduğu bir seçimde anketlerden net sonuç alma konusunda sıkıntı olur. Bu sarı kart uyarısı çok önemli. Vatandaşlar umutsuzluğa kapılmasın. Bu ülkenin sorunlarını meşru bir siyaset ile çözeceğiz. Bu sebeple sarı kart uyarımızı çok yapıyoruz. Bu seçimde miting yapmıyoruz. Mitinge gelen insanlar zaten size destek veren insanlar. Bizim programlarımız vatandaşlara ulaşma programı. Seçim otobüslerimizle vatandaşla sohbet ederek çalışmalar yapıyoruz" ifadelerine yer verdi. 

"LÜTUF DEĞİL HAK" 

Belediye başkan adaylarının sosyal yardım vaatlerine tepki gösteren Babacan, "Bizim kültürümüzde sağ elin verdiğini sol el görmez. Belediyelerin ve merkezi hükümetin eşit ve adil bir şekilde sosyal yardım vermesi gerekir. Bu yardımlar lütuf değil vatandaşlık hakkıdır. Hak edenlere o yardımları ulaştırmanız görevinizdir" dedi. 

"TÜRKİYE'Yİ YÖNETMEYE EN HAZIR PARTİYİZ" 

500 maddedlik fasikülü anlatan Babacan, "Bizim siyaset anlayışımızda kavga, ayrıştırma, kutuplaştırma yok. Biz Türkiye'nin her kesiminin sempati ile baktığı bir partiyiz. Diğer siyasi partilerin düşmanları var. Biz bunu yapmıyoruz. Biz Türkiye'yi birleştiren, kucaklaştıran, demokrasi, adalet hukuk hibi temel ilkeleri kendine şiar edinmiş bir siyasi partiyiz. Bekadan bahsediyorsak bu kutuplaştırma siyaseti ülkeyi bölme siyasetidir. Kim ne derse desin biz bunu yapmıyoruz. Hangi mahalle olursa olsun, her semtte benzer seviyede ilgi görüyoruz. İnsanların gönlünde DEVA deyince olumlu şeyler çağrışıyor. Bu hissiyatının yaygınlaşması ve kimliğimizin daha geniş kesimler tarafından anlaşılması bizim için önemli. Kestirmeden siyaset yapanlar ırkçılık yapıyorlar ya da akıl dışı iddialar ortaya atıyorlar. Biz ırkçılık yapamayız. İktidar olacağımızı bilsek de yapmayız. Irkçılıkla iktidar olanlar bu ülkeyi böler. Biz kimlik siyaseti yapmıyoruz. Ben kimlik siyaseti yapanlara soruyorum, 'sen bu memleket için ne yapacaksın'. Biz DEVA Partisi olarak neler yapacağımızı fasikül içerisinde toparladık. 500 maddelik metnimizin yanına yaklaşamazlar. Ben sarı kartı gösterdi diğer partiler de gösterdi. Sarı kartı taklit etmek kolay bu 500 maddeyi taklit edin de göreyim. Birileri polemik olmaya alışık biz iş üretmeye alışığız. Biz İzmir'de iş üretmek için çalışıyoruz. Dersimizi çalıştık ve biz Türkiye'yi yönetmeye en hazır partiyiz. Başbakan yardımcısı olduğum zaman ben etik kurallarını önerdim, 'bu kararları uygularsak, il başkanı bulamayız' dediler. Bu kuralları Millet İttifakı'nın seçim beyannamesinde kullandık. Seçimi kazanamayınca biz bu kuralları kendimiz açıkladık ve bu kuralları uygulayacak belediye başkan adaylarını belirledik" dedi. 

İSRAF KAMPANYASI 

Seçim kampnasyında kullanılan materyallere dikkat çeken Babacan, "Belediyeler 1 liralık işi 4 liraya mal ediyor. Seçim için kullanılan bütün afiş, broşür, bayraklar ne kadar süsleme görüyorsanız tamamı ülkenin cari açığını artıran şeyler. Biz burada her aday için havuzdan oluşturduğumuz para ile kampanya yürütüyor. Ben bakan olduğum zaman tasarruf yapmamız gerektiğini söyledim ve Erdoğan'in, 'itibardan tasarruf olmaz' cevabı vana verilmiş bir cevaptır. Şu an büyük bir israfla kampanya yürütüyor. En çevre dostu kampanya da bizim kampanyamız" dedi. 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası