Bahçeli’den Erdoğan’a montaj çıkışı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İzmir ziyareti kapsamında Bayraklı’da vatandaşlara seslendi. 17 Aralık’ın Türkiye için yüz karası olduğunu belirten MHP lideri Bahçeli, “Sayın Recep Tayyip Erdoğan sana montaj yapılıp yapılmadığını bilmen için devletin tüm kurumları emrinde. Üniversitelere, TÜBİTAK’a yetmiyorsa uluslar arası kuruluşlara başvur. Ne yaparsan yap montaj mı gerçek mi bir karar ver.Tam 78 gün oldu. Vatandaş bunu öğrenmek istiyor.Vatandaşı neden aldatıyorsun'" dedi.

Haberler / Yerel Politika

4 Mart 2014 Salı 15:27

PAYLAŞ

ONUR ÇAKIR (HABER MERKEZİ) – MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Bahçeli, Bornova ve Bayraklı’dan sonra partisinin Bayraklı Sevgi Yolun’daki ilçe başkanlığını ziyaret etti. MHP Bayraklı İlçe Başkanlığı’nın bulunduğu bulunduğu binaya, “Evlatların seninle gurur duyuyor” pankartı asılması dikkat çekti. Bahçeli, partisinin balkonundan vatandaşlara seslendi. Bahçeli, “Bu seçimler çok önemlidir. Bu seçimler geleceğimizi belirleyecek. 2011 yılından bu yana ülkeyi yöneten AKP’nin, sorgulanması olacaktır. Seçimlere bütün vatandaşlarımızın hassasiyet göstermesinde, sandığa gitmelerinde çok büyük yarar vardır” dedi.

ÜLKE İYİ YÖNETİLMİYOR
“Ülkemiz iyi yönetilmiyor” diyen Bahçeli, “Ülkemiz sosyal ve ekonomik yönden önemli sorunlarını aşmış değil. Ülkemizde yoksulluk sınırları altında kalan, 44 milyon insanımız bulunmaktadır. 2 milyon 746 bin işsizimiz var. Bu işsizler içerisinde önemli bir ölçü genç işsizlerdir. Genç işsizlik bir sosyal bir hastalıktır. Eğitimi tamamlamış, askerliğini yapmış insanlarımız uzun süre işsiz kalırsa bunun sıkıntılarını yaşıyor. Bu aileyi de rahatsız ediyor. İşsizlik sorununun çözümü bütün siyasi iktidarların temele amacı olmasına rağmen bir türlü çözülemiyor. AKP 2012-2013 yılı arasında 154 bin işsiz arttığını fark edemiyor. Tv’lere baktığımızda toz pembe. TOKİ büyük toplantıları ile taşıma insanlarla çok güzel toplantılar gerçekleştiriyor. Buralarda 172 tesisin açılışı ya da 140 tesisin temel atma töreni yazıyor. Bütün bunların hepsi sırayla devletin imkanları, siyasi partinin reklamına dönüştürülerek propaganda adacı olarak kullanılıyor. Madem ki bu kadar tesisi açıldı, temel atıldı en azanında birkaç yıl içerisinde bunların istihdama katkısı olması lazım. Ama tam tersi olarak büyük bir çoğunluk işsiz olarak devam ediyor. Ülkemizde her şey iyi gitmiyor. İktidarların davranışları giderek sertleşiyor. Üç defa destek alarak iktidar olan Adalet ve Kalkınma Partisi ve genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan kerameti kendinde görüyor. Karizmatik bir havaya giriyor. Propaganda gücü, medyanın aşırı desteği, sözde ve besleme aydınların yorumları ile kendinden geçiyor. Bir güç çılgınlığına dönüyor. Kimseyi adam yerine koymuyor. Birisi bir şey dediği zaman azarlıyor, korumaları vatandaşların dileğini dinleyeceği yerde, ‘nasıl konuşuyorsun’ diyor. Böyle bir dönem başlamışsa bu otoriter bir rejime kıvrılmadır. Diktatör hevesini kamçılamak olur. Tek adam rolüyle, devletin tüm imkanları onun emrine verilme suretiyle ne tat kalır ne tuz kalır” dedi.

DÜŞÜNMEK LAZIM!
Bahçeli, şunları söyledi:
“Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy vermiş kardeşlerimiz hala oy vermeye devam edebilir ama ne olup bittiğini önce bu kardeşlerimizin görmesi lazım. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidara gelmesi için gayret göstermişlerdir ancak aradan geçen 11 yıl içerisinde bu gayretlerinin neticesinde ne olmuştu? Bunu karşılaştırması lazım mı. Gelir seviyesinde bir artış olmuş mudu? Mutlu ve huzurlu mudu? Bunda ‘evet’ cevabını alabiliyorlarsa sayın Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte yürüyelim bu yollarda şarkısını söylemelerinde bir mahsur yok. Birlikte de nereye gidiyorlarsa gitsinler. O onların bileceği iştir. Ama gerçek böyle olmuyorsa, o zaman düşünmek lazım”

SAYILARLA ÖRNEK VERDİ
Bahçeli, konuşmasına örnekler vererek devam etti ve şunları kaydetti:
“Diyelim ki 4 tane AKP’ye oy vermiş İzmir’de vatandaşımız var. 4’te AKP’de iktidar olduğu için bakan var. İzmir’de yaşayan vatandaşlarımızın 4 oğlu olduğunu kabul et bir de 4 bakanın 4 oğlu olduğunu kabul et. Kıyaslama yap. Acaba oy veren11 yıldır omuzunda iktidara taşıyan 4 vatandaşımızın oğulları ne durumda, 4 bakanın oğulları ne durumd? Veya Bayraklı’da bir vatandaşımız var, onun oğlunun adı Bilal. AKP’nin üyesi. 11 yıldan bu yana oy veriyor. Bir de AKP’nin genel başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğullarından birinin adı da Bilal. Bu iki Bilal’i karşılaştırın. Bayraklıdaki Bilallerden villası olan var m? Gemicik var m? Gemi var m? Bırak gemiyi kayık var m? Peki şirketleri var m? Yasin el kadı gibi dayısı var mı' O zaman Recep Tayyip Erdoğan’ın Bilali’ne bakın neler var acab? Bu iki arasında bir fark varsa o zaman AKP adaletçe, kardeşçe birbirine seven insanlar topluluğu olarak, AKP’nin kalkınma kavramına uygun olarak Bilal mutlu olmaz mı'!

"BAHÇELİ:AKLAN PAKLAN İZMİR'E ÖYLE GEL" HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ...

YÜZ KARASIDIR!
“17 Aralık 2013 yılı itibariyle tarihi dönüm noktasına geldiğimizi bilmek lazım” diyen Bahçeli, hükümete yönelik eleştirilerine şu sözlerle devam etti:
“17 Aralık Türkiye için yüz karasıdır. Unutulmayacak gündür. 78 gün geçti. Herkes bu yolsuzluk ve rüşveti tartışıyor. Ortaya çıkan olaylar değişik şekillerde kamuoyuyla paylaşılıyor. Kamuoyuyla paylaştıkça, bu milletin çocukları çok zeki olayları hissediyor, görüyor. Zekası ile işaret veriyor. Uyarıyor. ‘Ben her şeyin farkındayım’ diyor. 11 yıllık süre içerisinde gelişen olaylara Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kısaltımlı AKP değil midi? Olayların sonrasında bu kısaltılmış hale uygun isimler üretiliyor. ‘Ayakkabı Kutusu Partisi’ diyor. Bir telefon görüşmesi ile 2.2 milyarlık servetin el değiştirildiği ve villalardan bir yerlere taşındığı sözleri var. Onu da işittiği zaman AKP’ye uygun bir dikkat çektiriyor. ‘Aile Kalkındırma Partisi’ diyor. Ama Recep Tayyip Erdoğan’a sorduğunuz zaman biz AKP değiliz diyor, ‘biz ak partiyiz’ diyor. Bu nasıl aklaşmak.
Bu kadar yolsuzluk ve rüşvetin yoğunlaştı bir ortamda AK Parti olarak iddiayı taşımak için görevi yerine getirmen lazım. ‘Benim 11 yıllık iktidarım döneminde partim AK Parti idi. Her şey demiz, güzel olması lazım. Ama ortada yolsuzluk ve rüşvetle ilgili laflar dolaşıyor. Bunlar nereden çıktı, neyin nesi diye üzerine gitmesi lazım. Savcı kıyacağı yerde savcıları toplaması lazım. 8 bin polisi yerden yere süreceği yerde o zaman kalkıp polisleri davet etmek lazım. Bunların hiçbirisini yapmıyor. ‘Bana komplo kurdular, montaj yaptılar’ diyor. Sayın Recep Tayyip Erdoğan sana montaj yapılıp yapılmadığını bilmen için devletin tüm kurumları emrinde. Üniversitelere, TÜBİTAK’a yetmiyor uluslar arası kuruluşlara başvur. Ne yaparsan yap montaj mı gerçek mi bir karar var. Tam 78 gün oldu. Vatandaş bunu öğrenmek istiyor. Bir montaj var da ne montajı olduğunu daha iyi anlıyoruz. 78 gündür yolsuzluğun ve rüşvetin üzerine örtmesi için Ordu’dan başlayıp hala devam eden mitingler var. TOKİ’nin kürsüleri ile hazırlanmış mitingler var. Taşıma insanlar var. Bir de eskiden beri yapılan mitinglerin birbirlerine montajı var. Telefon konuşmasındaki montajdan evvel bu telefon konuşmalarını inkar eden mitinglerdeki montajı görmek lazım. Vatandaşı neden aldatıyorsu? Uçakla her yere gidip günde 3 defa miting yapacağın yerde, İzmir’e saygı duy benim gibi ilçe ilçe dolaş, halkla görüş. O zaman montajların ne olduğunu göreceğiz. Burada montaj yok. Konukseverlik, saflık var”