Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye'nin dünyada kuru üzüm ihracatında birinci sırada olduğunu belirterek, "Altını çizerek söylüyorum, bu yıl kuru üzüm fiyatını 12,5 liranın altına düşürmeyeceğiz." dedi.
Bakan Pakdemirli, İzmir Ticaret Borsası tarafından organize edilen "Kuru Üzüm ve Kuru İncir İlk Alım Töreni"ne video konferans yöntemiyle katıldı.
Konuşmasına, 9 Eylül olması dolayısıyla İzmir'in düşman işgalinden kurtuluşunun 98'inci yıl dönümünü kutlayarak başlayan Pakdemirli, Hatay, Muğla, İzmir, Ankara ve yurdun çeşitli bölgelerinde yoğun bir şekilde orman yangınlarıyla karşı karşıya kalındığını söyledi.
Pakdemirli, vatandaşların orman yangınları konusunda dikkat ve hassasiyet göstermeleri gerektiğine işaret ederek, "Orman yangınlarının, yaygın etkilerini göz önünde bulundurarak, insani ve vicdani büyük bir sorumluluk taşıdığımızı bir an olsun unutmayalım." diye konuştu.
"İzmir'in tarımdaki otoritesini artırmak öncelikli hedeflerimiz arasında"
Pakdemirli, "siftah" kavramının bereketin sembolü olduğunu dile getirerek, "Bu bakımdan, geleneksel ilk ürün törenlerinin de siftahın ve dolayısıyla bereketin de sembolü olduğunu düşünüyorum. Ürünlerimiz için sembolik bir açık artırma olacak. Muhakkak ki her biri birbirinden değerli ürünlere, bin bir emek mahsulü ürünlere paha biçmek imkansızdır." ifadelerini kullandı.
Ege Bölgesi'nin ve özellikle İzmir'in tarımdaki otoritesini artırmanın, kenti daha görünür kılmanın öncelikli hedefleri arasında yer aldığını vurgulayan Pakdemirli, "İzmir, bakanlığımızdan en çok tarımsal destek alan iller arasında. Şimdiye kadar İzmir'imize, 17 milyar lira tarımsal destek ödemesi ve yatırım yaptık." bilgisini paylaştı.
"100 binden fazla üretici ailesi geçimini kuru üzüm ve kuru incirden sağlıyor"
Bakan Pakdemirli, öncelikli ve özel olarak destekledikleri tarım ürünlerinden ikisinin kuru üzüm ve kuru incir olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Bunlar, ülkemizin tarım ve ticaret tarihine damga vuran, dünya ticaretinde marka değeri yaratan ürünlerimiz. Çok şükür kuru üzüm ve kuru incir, Ege Bölgesi'nin simge ürünleri olarak, dünyanın birçok bölgesinde ülkemizin en çok tanınan tarım ve gıda ürünleri arasına girmiştir. 100 binden fazla üretici ailesinin geçimini bu ürünlerden sağlaması, yüzlerce işletme ve ihracatçımızın bu ürünleri yurt içi ve dışına pazarlaması, bu ürünlerden katma değer yaratması, önemli sayıda istihdam sağlaması, kuru üzüm ve kuru incirin bakanlık olarak nazarımızdaki ve politikalarımızdaki yerini de belirliyor."
"Kuru üzüm rekoltesini 271 bin ton olarak öngörüyoruz"
Türkiye'nin dünyada en zengin biyoçeşitliliğe sahip ülkelerden biri olduğuna işaret eden Pakdemirli, ülkenin asmanın gen merkezi olduğunu, bağcılıkta eski ve köklü bir geleneğe sahip bulunduğunu, kuru üzüm ve fındıkta da dünyada markalaştığını dile getirdi.
Pakdemirli, "Bağ alanı bakımından dünyada 5'inci sırada yer almaktayız. En önemlisi de dünyada kuru üzüm ihracatında birinci sıradayız. Bu da dünyanın en kaliteli üzümlerinin bu topraklarda yetiştiğinin göstergesidir. Ayrıca İzmir, üzümü katma değerli bir ürüne dönüştürebilmeyi başarabilmiş bir şehirdir." değerlendirmesinde bulundu.
Geçen yıl sofralık ve kuru olarak toplamda yaklaşık 672 milyon dolarlık üzüm ihracatı yapıldığını anımsatan Pakdemirli, bunun tarımsal ihracatın yaklaşık yüzde 4'üne denk geldiğini aktardı.
Pakdemirli, Üzüm Rekolte Tahmin Komisyonlarınca yapılan çalışmalara göre bu yıl çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesini 271 bin ton olarak öngördüklerini bildirdi.
"Japonya'ya incir ihracatı için çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz"
Türkiye'nin 521 bin dekar alanda, ortalama 305 bin ton incir üretimiyle dünyada ilk sırada yer aldığını vurgulayan Pakdemirli, ülkenin üzümde olduğu gibi kuru incir ihracatında da birinci sırada olduğunu ifade etti.
Pakdemirli, geçen yıl kuru ve yaş olarak yaklaşık 268 milyon dolarlık incir ihracatı yapıldığı bilgisini vererek, tarımsal ihracatın yüzde 1,6'sının incirden geldiğini söyledi.
Ege İhracatçı Birlikleri verilerine göre yılın ilk yarısında 134 ülkeye gerçekleştirilen 605 milyon dolarlık kuru meyve ihracatının 92 milyon dolarının incir ihracatından elde edildiğini hatırlatan Pakdemirli, şunları kaydetti:
"İstatistikler dünyanın en kaliteli incirlerinin üzüm gibi bu topraklarda yetiştiğinin göstergesidir. Ayrıca Japonya'ya incir ihracatı kapsamında, Mart 2020 itibarıyla çalışmaları başlattık. Bu kapsamda Japon tarafı detaylı bir raporlama ve bilgi talebinde bulundu. Japonya'ya incir ihracatı için çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. Amacımız, ülkemizde yetişen inciri, üzümü, fındığı ve birbirinden kıymetli lezzetli diğer ürünlerimizi dünyada tatmayan ülke kalmasın."
Bakan Pakdemirli, bu yıl iklimsel faktörlere bağlı olarak bazı bölgelerde incir rekoltesinin kısmen etkilendiğini belirterek, "Elde edilen veriler neticesinde, 2020 yılı Ege Bölgesi kuru incir rekoltesinin 85 bin 585 ton olacağı öngörülmektedir." bilgisini verdi.
"46 üzüm çeşidi geliştirilerek tescil edildi"
Üzüm ve incir alanındaki Ar-Ge çalışmalarının devam ettiğini belirten Pakdemirli, araştırma enstitüleri tarafından yapılan ıslah çalışmaları sonucu 46 adet üzüm çeşidinin geliştirilerek tescil edildiğini bildirdi.
Pakdemirli, "Yine araştırma enstitülerimiz tarafından incir alanında, Islah ve Yetiştirme Tekniği Çalışmaları, Çeşit Geliştirme Çalışmaları, İncir Genetik Kaynaklarının Arazi Gen Bankasında korunması, Melezleme ve Mutasyon Islahı, Melezleme Islahı ile Partenokarp İncir Çeşidi Geliştirilmesi, İncirde Anaç Islahı, Ülkesel Seleksiyon Projesi çalışmaları da yürütülmektedir." bilgilerini paylaştı.
"Geçen seneki fiyatları üreticilerimiz memnuniyetle karşıladı"
Kuru incir ve üzüm alım politikalarına ilişkin de değerlendirmede bulunan Pakdemirli, her zaman üreticinin ve çiftçinin yanında olduklarını vurgulayarak, "Cumhurbaşkanlığı Hükmet Sistemi ile birlikte üreticinin yüzünü güldürecek çalışmalar yapacağımızın sözünü vermiştik. Ayrıca alım fiyatlarına ilişkin uyguladığımız politika, üretimin devamlılığına ve piyasaların doğru şekillenmesine de büyük katkı sağladı." dedi.
Pakdemirli, geçen yıl kuru üzüm fiyatının 10 liranın altına düşmesi halinde müdahale edeceklerini söylediklerini anımsatarak, şu değerlendirmede bulundu:
"Nitekim fiyatların düşmesiyle birlikte TMO kuru üzüm alım fiyatını 9 numara için kilogramını 10 lira olarak açıkladık ve alımlara başladık. Açıkladığımız fiyatlar üreticilerimiz ve bütün kesimler tarafından memnuniyetle karşılandı. Bu alım fiyatı üretimin devamlığını sağladığı gibi piyasa fiyatlarını aşağı düşürmemiş, ayrıca bir önceki yıla göre ihracat fiyatlarında yükseliş sağlamıştır. Yapılan bu müdahaleyle kuru üzüm ihracatında ülkemize yaklaşık 20 milyon dolar ilave gelir sağlanmıştır. Böylece, hem ülkemiz hem üreticimiz kazanmıştır. Çiftçilerimizin bu seneki beklentilerini de biliyoruz."
Kuru üzümde 12,5 lira sözü
27 Ağustos'ta kuru üzüm fiyatlarını 12,5 lira olarak açıkladıklarını hatırlatan Pakdemirli, şu an TMO'ya kuru üzüm teslim etmek için sadece bir hafta içinde alınmış 15 bin ton randevu bulunduğunu bildirdi.
Pakdemirli, "TMO'nun en az 50 bin ton kuru üzüm almasını istediğimi belirtmiştim ancak şu anki göstergeler 50 bin ton hedefini geçtiğimize işaret ediyor. Tekrar ediyorum ve altını çizerek söylüyorum, bu yıl kuru üzüm fiyatını 12,5 liranın altına düşürmeyeceğiz." diye konuştu.
"Üreticinin mağdur edilmesine müsaade etmeyeceğiz"
Kuru incirde de piyasaları çok yakından takip ettiklerini dile getiren Pakdemirli, "2020 yılında kuru incir rekoltesinin 85 bin 585 ton olacağını bekliyoruz. Tabii piyasaları çok yakından takip ediyoruz. Fiyatların üreticide memnuniyetsizliğe yol açması halinde TMO devreye girer." ifadelerini kullandı.
Pakdemirli, "Üreticinin mağdur edilmesine asla müsaade etmeyeceğiz." diyerek, buğdayda, arpada, mısırda, çayda, kuru üzümde ve incirde olduğu gibi diğer ürünlerde de destekleme politikalarıyla üreticiyi ezdirmeyeceklerini ve koruyup kollayacaklarını söyledi.
"Kovid-19 sürecinde çiftçiye her türlü desteği verdik"
Türkiye'yi modern tarım ve hayvancılık yönüyle de ön plana çıkarmayı hedeflediklerini vurgulayan Pakdemirli, şunları kaydetti:
"Bu kapsamda Egeli çiftçilerimiz mahsulüne, incirine, üzümüne daha rahat pazar bulabilsin diye, 'Dijital Tarım Pazarı'nı (DİTAP) devreye aldık. Üreticimiz, incir üretiminde modern teknikleri öğrensin diye 'Tarım-Orman Akademisi'ni hayata geçirdik. Çiftçimiz tarlasından, bağından, bahçesinden ayrılmadan il-ilçe tarım ve orman müdürlüğündeki işlerini evinden yapabilsin diye 'e-Tarım Portalı'nı hizmete aldık. Bu sayede çiftçilerimiz ve vatandaşlarımız, 138 farklı işlemi anında istedikleri yerlerden yapabilecekler."
Pakdemirli, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde, çiftçinin üretim için ihtiyaç duyduğu her türlü desteği verdiklerini ve tedbirleri alarak üretimden koparmadıklarını belirterek, "Çiftçimizin işlerini kolaylaştıracak, gelirini artıracak birçok proje üzerinde de arkadaşlarımızla çalışmaya devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte de aynı kararlılıkla ve sağlam adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz." dedi. (AA)