Bakan Yıldırım: Terör yüzünden 400 milyar doları aşan kaynağımız yok oldu

ULAŞTIRMA, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, çözüm sürecinde 'pazarlık yapıldığı' iddialarına tepki göstererek, "Bize 'Ne pazarlığı yaptınız'' diyorlar. Bir pazarlık yaptık doğru; Tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan. Bunun dışında pazarlığımız yok" dedi.

Haberler / Politika

28 Nisan 2013 Pazar 14:42

PAYLAŞ

İZMİR- Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İzmir’deki Mövenpick Otel’de Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) İzmir Şubesi üyeleriyle kahvaltı yaptı. Toplantıya İzmir Valisi Cahit Kıraç, EMD Genel Başkanı Turgay Türker da katıldı. Bakan Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, sürece destek isterken, terör nedeniyle 400 milyar dolar gittiğini bunun yatırıma harcanması durumunda 400 tane Boğaziçi Köprüsü yapılabileceğini belirterek, şunları söyledi:

"Bu dönemi kimsenin istismar etmemesi lazım. Bu çok önemli bir aşamadır. Bu kardeşliğimiz, birliğimiz, beraberliğimiz, gücümüz, ülkemizin geleceği için yapılan çok önemli bir süreç. Bunu siyaset üstü düşünmek ve sürece herkesin elinden geldiğinde katkı sağlaması doğru bir davranış olacaktır. Terör nedeniyle 400 milyar doları aşan bir kaynağımız yok olmuş. Bu kaynak bir hiç uğruna gitti, arkada birçok gözyaşı bıraktı. Bu 400 milyar doları yatırıma harcansaydık, -biz 10 yılda yatırımlara 150 milyar dolar harcadık- 400 tane Boğaziçi köprüsü yapardık ya da 100 bin kilometre demiryolu yapardık. İnşallah bundan sonra bu beladan kurtuluruz ve kaynaklarımızı ülkemizin geleceğine aktarırız."

Sürece kuşkuyla bakanlar olduğunu dile getiren Bakan Yıldırım, "Şehit yakınlarını anlayabiliriz, onların yüreği yanıyor. Onların duygusal tepki vermesi insanidir ve anlaşılabilirdir. Siyaset yapanların duygusal davranmaması gerekir. Ülkemizin geleceği için daha mutedil ve sorumlu davranmalarını bekliyoruz. 'Ne pazarlığı yaptınız' diyorlar. Biz de diyoruz ki biz bir pazarlık yaptık doğru. Tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan. Bunun dışında pazarlığımız yok" dedi.

BMC’DE SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN İŞVERENİN ŞEFFAF OLMASI LAZIM

Bakan Yıldırım, basın mensuplarının sorusu üzerine aylardır maaşlarını alamadığı için eylem yapan İzmir’deki BMC fabrikası işçilerinin sorunuyla ilgilendiklerini, sıkıntının işverenin finansal yönetiminden kaynaklandığını belirterek, şöyle konuştu:

"Biz işin hiçbir yerinde yokuz. İzmir’in konusu olduğu için doğal olarak ilgilenmek durumundayız. Geçenlerde sendika yürüyüş yaptı. Ben devreye girdim. Bir miktar ödeme yaptırdık. Çok ihtiyacı gören bir şey değil. İşverenle, çalışanlarla görüştük. BMC’ye iş yapan alt yüklenicilerle de görüşeceğiz. Sorun işverenin finansal yönetiminden kaynaklanıyor. Sipariş sorunu pek görünmüyor. Finansal sorunlar diğer yönetim sorunlarını tetikliyor. Zaman geçtikçe durum daha kötüye gidiyor. İşveren 'Bir ortak arayışı içindeyim' dedi. En son verdiği tarih, 'Geçen ay sonu bir Çek firması ile anlaşacağız' dedi ama bir şey çıkmadı. Biz bu sorunun çözümü noktasında gayret gösteriyoruz ama tek başına bizim gayretimiz yeterli gelmiyor. İşverenin şeffaf olması, bilgilerini tam paylaşması lazım ki çözüm üretmek kolay hale gelsin. Sendika ile yakın temasımız devam ediyor. Asıl gayreti göstermesi gereken işverendir. Onu zorlamaya çalışıyoruz."

3.5 EMSAL İMAR İÇİN 'AMANSIZ BİR ÇELİŞKİ' DEDİ

Bakan Yıldırım, İzmir’de kruvaziyer limanına yapılması gündeme gelen alışveriş merkezine tepki gösterenlerin limanın 100 metre ötesine 3.5 emsal imar verdiğini belirterek, "İzmir’de körfez şehir içi ulaşımı belediye yapıyor. Belediyenin yeni vapur siparişleri var. Onlar devreye girerse belki iyileştirme olacak. Kruvaziyer limanı yapmak istiyoruz ama karşımıza klasik itirazlar çıkıyor. Ağzı yüzü düzgün bir liman olsun, görsel olarak da rahatlatıcı bir yer olsun istedik. İçinde AVM ve ticari alan var diye bir kampanya başlatıldı. İsteklilerin keyfi kaçtı, istediğimizi bulamadık. Limanda bu kadar alan olmazsa adam bu yatırımı neden yapsın. 'Burada trafik yükü olacak' diye itirazlar oldu, gerçi onların hepsi çalışıldı, edildi ancak bir yandan bunları söylerken 100 metre ötesine 3.5 emsal imar verdiler. Düşünebiliyor musunuz bu amansız bir çelişki, böyle bir şey olamaz. İzmir’in bunu sorgulaması lazım" dedi.

'PTT’DEN KİMSE İŞTEN ÇIKARILMAYACAK'

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım, PTT’nin yeniden yapılandırılmasına yönelik yasanın komisyondan geçtiğini, önümüzdeki hafta meclisten çıkmasını beklediklerini de belirterek, kimsenin işten çıkarılmayacağını söyledi. Yıldırım, şöyle konuştu:

"Sendikadan biz itiraz etmemesini beklemiyoruz ama onların makul ve anlaşılabilir düzeyde olması lazım. Yaptığımız şey şu; PTT’yi bir anonim şirkete çeviriyoruz. Yüzde 100 sermayesi devlete ait bir şirket. Eli rahatlıyor. PTT eli kolu bağlı kargo şirketleriyle yarışmaya çalışıyor. PTT zarar ederken 4 bin 500 civarında otomasyonla işlem yapar hale gelmiş. PTT kar ediyor ama bu sürdürülebilir bir şey değil. Yönetimsel bir şey, aynı şartlarda yarışsınlar istiyoruz. Piyasadaki kargo şirketlerinin hiçbirinin yasal altyapısı yok. Onları da yasal statüye bağlıyoruz. Sendikaların itirazını giderecek her türlü tedbiri aldık, personelle ilgili sıkıntı yok, iş güvencesi devam edecek. Yeni alınanlar sözleşmeli olacak ve sendika üyesi olacak. İtirazların bilimsel tabanı yok. Komisyon görüşmelerinde iyileştirmeleri yaptık."

Bakan Yıldırım daha sonra, bir lojistik merkezinin temel atma töreni için İzmir’in Kemalpaşa İlçesi’ne gitti. (DHA)

'İnşallah bu beladan kurtuluruz' diyen Yıldırım, "Şehit yakınlarını anlayabiliyoruz. Onların duygusal davranması, tepki vermesi gayet insanidir. Sorumluluk sahibi olanların, siyaset yapanların duygusal davranmaması gerekir. Ülkemizin geleceği için daha mutedil, daha sorumlu olması gerekir. Bize diyorlar 'ne pazarlığı yaptınız'' Biz pazarlık yaptık evet. Tek devlet, tek vatan, tek ülke, tek bayrak pazarlığı yaptık. İnkar etmiyorum. Bunun dışında başka pazarlık yok." dedi.

TÜRKİYE KRİZE KOALİSYON HÜKÜMETİYLE YAKALANSAYDI DARMADAĞIN OLURDU

Bakan Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye ticaretinin yüzde 55'ini Avrupa ülkeleriyle yapıyordu. Şu anda yüzde 35'lere geriledi. Biz uçuş ağımızı çok genişlettik, 203-204 noktaya doğrudan uçuş yapıyoruz. Dış noktaya uçuşta Türkiye dünyanın 1 numarası. Afrika ile ticaretimiz 7-25 kat arttı. Eğer uçuşlarımız olmasaydı nasıl ticaret yapacağı? Şimdi Afrika'ya, Avrupa'ya, Asya'ya, Rusya'ya İstanbul üzerinden gidiliyor. Türkiye aktarma merkezi oldu. Dünyada havacılık yüzde 2-4 arası büyürken, bu büyüme Türkiye'de hep çifti haneli oldu, transit trafik yüzde 40 büyüdü. Türkiye yakın çevresinde 1.5 milyar insan yaşıyor. Yıllık 25 trilyon ekonomik büyüklük. Cenab-ı hak hiç kimseye 3-4 saat uçuşla 60 ülkeye ulaşılabilen bir memleket vermemiş. Bunu iyi kullanmamız gerekiyor ve son 10 seneden iyi kullandık. Ülkede sağlanan siyasi istikrar ve güvenin altını çiziyorum, yoksa bunların altından kalkamazdık. Türkiye bu krize koalisyon hükümetiyle yakalansaydı darmadağın olurdu." (cihan)