Kemalpaşa Lütfü Ürkmez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi özel eğitim sınıfı 10'uncu sınıf öğrencisi olan, 5 çocuklu bir ailenin en küçük kızı Semanur Akalın, beden eğitimi öğretmeni Volkan Kaya’nın desteği ile 7 ay önce koşu antrenmanları yapmaya başladı. Her yere koşarak giden Semanur, öğretmeni ile beraber, spor salonu bulunmayan okulun arka sokağında, evine yakın bir rekreasyon alanında vakit bulabildikleri her an antrenman yaparak atletizm şampiyonasına hazırlandı.
Geçen 4 Mart’ta İzmir’de düzenlenen şampiyonada kategorisinde birinci olan Semanur, Mersin’de 12-13-14 Nisan tarihlerinde gerçekleşen Özel Sporcular Atletizm Şampiyonası’nda Mental Genç Kızlar Kategorisi’nde 1500 metrede milli sporcu Yasemin Keskinsoy’un yalnızca 1.5 saniye gerisinde kalarak Türkiye ikincisi oldu.
Zor çalışma şartları, maddi yetersizlikler ve kısa süreli bir antrenmana rağmen azmederek büyük başarı gösteren Semanur, şampiyonada İzmir’i temsil ederek ailesine ve öğretmenlerine gurur yaşattı. Öğretmenlerinin, elinden tutulursa çok iyi yerlere gelebileceğine inandığı Semanur’un hayali ise milli sporcu olup Türkiye'yi dünya şampiyonalarında temsil etmek.
'ONA ŞANS VERİLİRSE DÜNYA ŞAMPİYONASINDA ÜLKEMİZİ TEMSİL EDEBİLİR'
Sene başında Semanur’un dersine girmeye başladığında onun koşmaya olan ilgisini fark ettiğini söyleyen beden eğitimi öğretmeni Volkan Kaya, şunları söyledi:
"Semanur’a sorduğumda koşmayı sevdiğini, hatta evden bakkala bile koşarak gittiğini, döndüğünde ailesinin neden nefes nefese kaldığını sorduklarını söyledi. ‘Semanur ile ne yapabiliriz’ diye düşündüm. Özel sporcuların derecelerini araştırmaya başladım, onu güzel bir yerlere getirebileceğimi düşündüm ve bir yola çıktık. Zor bir yola çıktık çünkü buradaki fiziki şartlar elverişsizdi. Ama Semanur’un inancıyla, ailesinin ona desteğiyle, benim de onun elinden tutmamla 7 aylık bir çalışmanın sonunda çok iyi yerlere geldik. Her boşluğu değerlendirdik, bir çalışma planımız yoktu. Ona uygun olan benim boş vakitlerimde, okulun arka sokağında, evine yakın bir rekreasyon alanında ve arada İzmir’e giderek çalıştık. Semanur bazen çok yoruldu, ümitsizliğe kapıldı, antrenmanlardan sonra ağladığı oldu. Fakat her seferinde daha da güçlenerek antrenman yapmaya geldiğini gördüm. Aslında olması gereken Semanur’un evine gittiğinde makarna, pilav yerine et yemesi, protein ağırlıklı beslenmesiydi. Orada koşarken de diğer sporcular özel ayakkabılar, özel kıyafetler giyerken Semanur kendi imkanlarıyla yarıştı. İzmir’deki şampiyonada birinci olarak ilimizi Mersin’deki şampiyonada temsil etmeye hak kazandı. Mersin’e gittiğimizde dünya şampiyonlukları olan, uzun yıllardan beri spor yapan Yasemin Keskinsoy, Esra Bayrak gibi milli sporcularla yarıştı. Semanur, 1500 metrede milli sporcu Yasemin Keskinsoy’un 1.5 saniye arkasından ikinci olarak yarışı bitirdi. Kısıtlı imkanlarına ve kısa süreli çalışmasına rağmen müthiş bir başarı yakaladı. İnanıyorum ki Semanur’a imkan sağlanırsa, ona şans verilirse, spor kulüpleri elinden tutarsa çok daha iyi yerlere gelecek. Avrupa’da ve dünyada ülkemizi temsil edebileceğine eminim."
'KIVILCIM ALEVE DÖNÜŞTÜ'
El işi öğretmeni Öznur Balıkay ise "Semanur’la 3 sene önce tanıştım. Fakat Volkan hocam Semanur’daki kıvılcımı aleve dönüştürdü. Bir öğretmenin bir öğrencinin elinden tuttuğunda nerelere kadar taşıyabileceğini Mersin’de canlı canlı gördüm. Şampiyona sürecinde hep yanındaydım ve Semanur’daki değişim inanılmazdı. 7 ay öncekiyle çok çok farklı bir öğrenci karşımızda. Daha özgüvenli, başarabileceğine inanan biri oldu. Yarışma öncesinde bizim elimiz ayağımız titrerken, Semanur gayet rahat bir şekilde ‘başaracağım’ diyordu. Daha iyi şeyler başarabileceğine inanıyorum. Ben dışarıdan bir göz olarak gördüm, İzmir Semanur’a sahip çıkarsa bence çok daha iyi yerlere gelecek, ona güveniyorum" diye konuştu.
Semanur Akalın da "Volkan Hoca ve Öznur Hoca bana destek verdi. Şampiyona çok heyecanlıydı, çok güzel bir duygu. Bundan sonra daha azimli olacağım, bırakmayacağım koşuyu. Hedefim milli sporcu olup dünya şampiyonluğunu kazanmak" dedi.
Semanur’un spora başladıktan sonra çok daha mutlu olduğunu belirten annesi Nurten Akalın da, "Nereye giderse hep koşarak gidiyordu, hocaları farketmişler. Onların sayesinde başardı. Biz de maddi durumumuz yettiği kadar arkasındayız. Gidebildiği yere kadar gideceğiz. Madalyalarını alınca çok mutlu oldu, biz de onun mutluluğunu paylaştık" diye konuştu.