Balbay, Karşıyaka’da Atatürk’ü anlattı

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anma etkinlikleri kapsamında Karşıyaka’ya konuk olan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, “Atatürk’ü Anlamak” başlıklı söyleşide vatandaşlarla buluştu. Yüzlerce Karşıyakalı’nın katıldığı etkinlikte Atatürk’ün ilke ve devrimlerinin sonsuza kadar yaşayacağını vurgulayan Balbay, “Umudunuzu kaybetmeyin, birlik olun” çağrısı yaptı.

Haberler / Yerel Yönetimler

10 Kasım 2014 Pazartesi 11:47

PAYLAŞ

Karşıyaka Belediyesi tarafından düzenlenen, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın konuşmacı olarak katıldığı “Atatürk’ü Anlamak” başlıklı söyleşi, vatandaşlardan büyük ilgi gördü. Yüzlerce Karşıyakalı, Ahmet Piriştina Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen söyleşide Ulu Önder Atatürk’ü bir de Balbay’dan dinledi. Atatürk’ün en önemli özelliğinin akıl ve bilime dair inancı olduğunu belirten Mustafa Balbay, “Atatürk, Kurtuluş Savaşı sırasında toplumun aydınlanmasına yönelik çalışmalar başlattı. Sadece savaş kazanmadı, ülkemizde değişimi sağladı. Cumhuriyet’in 100. yılı da O’nun ilkelerini benimseyen bir iktidarla kutlanacak. Umudunuzu sakın kaybetmeyin. Atatürk’e borcumuzu ancak O’nun anlayışının süreceği bir iktidar ile gerçekleştirmiş olabiliriz” dedi.

ATA’NIN İZLERİ HER YERDE
Atatürk’ü anlamak için Türkiye tarihinin ve Anadolu uygarlıklarının iyi bilinmesi gerektiğini belirten Balbay, “Atatürk geçmişten gelen 2 bin yıllık tarihi özümseyerek yeni tarih yazmıştır. Cephede bile kitaplar okudu, dünyada yaşananları öğrendi. Hepsini özümseyip halkına uygun olan adımları attı. Yaklaşık 80 ülke gezdim, her gittiğim yerde Atatürk’ün izlerine rastladım. O’nu bu denli etkili kılan sadece savaş kazanmış olması değildi. Ülkenin kurtarılmasının yanında kuruluşunu da sağlaması daha önemliydi. Akılcı ve bilimsel olması, O’nun fikirlerinin hala yaşamasını sağlıyor” dedi.

“DÜŞÜNCELERİ YOK EDİLMEK İSTENDİ”
90’lı yıllarda ülkemizde aydınların yok edildiğini belirten Balbay, “Bu aydınlarımızın hepsinin ortak özelliği Atatürk devrimlerine bağlılığıdır. Atatürk’ün bu şekilde yaşamasının önüne geçmek istediler. Öldürerek başaramayınca bu kez o düşünceye bağlı olanları hapsetmeye başladılar. Bedenleri hapsedince düşüncelerinin değişeceğini düşündüler, ancak yıldıramadılar” dedi.