İSTANBUL- Anayasa Mahkemesi'nin 'hak ihlali' kararının ardından Balyoz davasındaki tutuklu sanıklar avukatları aracılığıyla tahliye talebinde bulunmaya başladı. Sabah ilk olarak 10 sanığın avukatı başvurdu. Ardından 11 sanığın avukatı daha mahkemeye "tahliye" talebinde bulundu. Toplam tahliye başvuru sayısı 21 oldu.
Anayasa Mahkemesi (AYM) Balyoz davasının 1 numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan ve MHP Milletvekili Engin Alan’ın da aralarında bulunduğu 230 sanığın başvurusunu dün birleştirerek görüştü.AYM, Balyoz sanık ve avukatlarının en başından bu yana itiraz ettiği, sahte olduğunu öne sürdüğü dijital verileri ve tanık dinlenmemesini ‘adil yargılanma hakkının’ ve ‘savunma hakkının’ ihlali saydı. AYM bu kararı ile sanıklara yeniden yargılama ve tahliye yolunu açtı. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, kararı 17 üyenin oybirliği ile verdiğinin altını çizdi.
5 NO’LU HARDDİSK
AYM Heyeti, davanın en önemli delili olan 5 No’lu harddisk hakkında TÜBİTAK’ın hazırladığı ve “harddisk’in oluşturulma tarihi ve üzerine sonradan veri yüklemesi yapıldığına” ilişkin tespitleri ve 100’e yakın dijital delilin sahte olduğu iddialarını tartıştı. AYM, duruşma salonunda tavandan mikrofonların sarkıtılıp sanıklarla-avukatlarının gizli görüşme haklarının çiğnenmesini de usul hatası olarak nitelendirdi. Heyet, dava sürecinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ışığında ayrıntılı şekilde değerlendirdi ve ‘adil yargılanma hakkının ihlal edildiği’ tespiti yaptı. Heyet, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök ve eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman gibi en kilit tanıkların dinlenmemesini de ‘hak ihlali’ saydı. AYM oy birliği ile hak ihlallerinin giderilmesi için yargılamanın yenilenmesi gerektiğine hükmetti.
DREYFUS DAVASI GİBİ
Balyoz avukatlarından Haluk Pekşen, “Kısa kararı UYAP’ta görünce infaz durdurma, tahliye ve yeniden yargılama şeklinde 3 talepte bulunacağız. AYM kararı gereği Balyoz sanıklarının tutuksuz yargılanmak üzere tahliyeleri gerekir” dedi. Pekşen, şunları söyledi: “Dreyfus davası ile Balyoz davası inanılmaz benzer. Avrupa’da insan hakları tarihi Dreyfus davasıyla başlamıştır. Türkiye’de insan hakları alanında Balyoz’la bu adım atılmıştır. Bundan sonra kimse siyasal tarihi yargı eliyle yazmaya cesaret edemeyecek. AYM bu kararı ile sahteliğini ortaya koyduğumuz 1227 delile ve dijital verilere güvenilerek, hüküm kurulamayacağına hükmetti. Delillerin değerlendirilmesi için yeniden yargılama yapılacaktır. 5’inci yargı paketi ile değişeceği için artık Balyoz davası Yargıtay 9’uncu Ceza’ya da gitmeyecektir, yeni bir heyetin önüne gidecektir.”
PARALEL YAPI İDDİASI ETKİLEDİ
Balyoz soruşturması ve yargılamasında görev alan bazı yargı mensupları ile bazı kolluk güçleri hakkında paralel yapılanma iddiasıyla soruşturmalar başlatılması ve bu kişilerin görevlerinden alınmasının da AYM’nin ihlal kararı vermesinde etkili olduğu bildirildi.