POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Başbakan Binali Yıldırım’ın, müftülere de resmi nikah kıydırma yetkisi verileceğine ilişkin açıklaması tartışma yarattı. İzmir Baro Başkanı Aydın Özcan, müftülüklere nikah kıyma yetkisi verilmesinin Cumhuriyet devrimlerini ortadan kaldıran bir düzenleme olacağını söyledi.

İZMİR - İzmir Barosu, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanan 2017/2018 Eğitim Öğretim Dönemi Müfredatı ve müftülüklere nikah kıyma yetkisi veren Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı hakkında yazılı açıklama yaptı. İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, müftülüklere nikah kıyma yetkisi verilmesini Cumhuriyet devrimlerini ortadan kaldıran bir düzenleme olacağını ve çok hukukluluk sistemine geçiş anlamını taşıyacağını öne sürerek, bu uygulamanın ardından hukuki anlamda kapitülasyonların geleceğini ileri sürdü. Özcan, şunları söyledi: 

“Müftülüklere nikah kıyma yetkisi verilmesiyle gelecekte yabancı ülke vatandaşlarını Türk mahkemeleri yargılayamaz hale gelecek. Konsolosluk mahkemeleri kurulacak, çok hukukluluğun önü açılacaktır. Lozan Antlaşması'yla özgür ve bağımsız bir ülke olmuştuk ama şimdi bizim kendi Meclisimiz çıkaracağı yasayla, bunu ortadan kaldırmak istemektedir. Bizim, bir hukuk kurumu olarak, yurdunu seven Atatürkçüler olarak siyasi iktidara ve Meclis'te grubu bulunan siyasi partilere doğru yolu gösterme görevimiz vardır."

"DEVRİMLERİ UNUTTURMAYA YÖNELİK POLİTİKALAR"

İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, Milli Eğitim Bakanlığı’nın askıya çıkardığı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi müfredat taslağına göre, seçmeli dersler ile imam hatip okullarının müfredatına giren cihat, zorunlu din dersi kapsamında da öğrencilere anlatılacağını hatırlatarak, şunları söyledi:

"Değiştirilen müfredat ile iktidarın; barışçıl, insan ve doğa sevgisi ile yoğrulmuş, yaratıcı ve eleştirel düşünen, toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı, demokrasiyi özümsemiş, insan hak ve özgürlüklerini ön planda tutan, adalet duygusu gelişmiş bireylerin yetiştirilmesini hedefleyen eğitim programlarından gün be gün uzaklaşıldığını, Cumhuriyet Türkiye’sinin simgesi olan Atatürk ve onun eseri olan Türk Devrimlerini unutturmaya yönelik politikalar geliştirdiğini görmekteyiz. Milli egemenlik esası üzerine inşa edilen Cumhuriyet Türkiye’sinin, siyasî, sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan dayanak noktaları; felsefesi ve ruhu vardır. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, bağrından çıktığı Türk milletinden kopartılmaya, çocuklarımızın ve gençlerimizin eğitim müfredatından çıkartılmaya, unutturulmaya çalışılmaktadır."