Urla’nın Yağcılar Mahallesi Altınköy bölgesinde SİT alanında yapılması planlanan 650 konutluk projeye karşı açılan davada keşif yapıldı. Keşif sırasında çevreciler, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri ve vatandaşlar projeye karşı tepkilerini ortaya koyarken, Altınköy Koyunu Koruma ve Geliştirme Derneği (AKKOY) ile Yağcılar Köyü sakinleri de yasal mücadelenin arkasında durduklarını vurguladı. Hakim huzurunda gerçekleştirilen keşif sonrası Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, projenin gerçekleşmesi halinde 45 bin ağacın kesileceğini ve bunun doğaya ihanet olacağını söyledi.
Başkan Balkan, "Bölgede su kaynakları kıt, yeraltı suları tuzlanmış durumda. Potansiyel orman yangınlarına karşı tahliye imkânları çok sınırlı. Bu yoğun yapılaşma, doğal dengeyi tamamen bozacaktır" ifadeleriyle projeye karşı olduklarını belirtti. Başkan Balkan, bölgedeki zeytin ve çam ağaçlarının kesilmesine, derenin doğal akışının bozulmasına dikkat çekerek "Yeraltı sularımız tuzlandı. İZSU su hizmeti sağlayamayacak durumda. İnsanlar burada taş yemeyecek, suya ihtiyaçları var! Doğaya yapılan bu ihanetin karşısında duracağız" dedi.
Çeşmealtı Marina Projesine Net Ret
Altınköy’den sonra Çeşmealtı’na geçen Başkan Balkan, İzmir Körfezi girişinde stratejik ve ekolojik açıdan hassas bir noktada yapılması planlanan 300 direklik Çeşmealtı Marina projesine de kesin bir dille karşı çıktı. Çeşmealtı'ndaki ÇED toplantısının vatandaşların protestoları nedeniyle yapılamaması üzerine Başkan Balkan, bölge sakinleriyle bir araya gelerek şunları kaydetti: "Deniz araçları trafiğinin artışı, otopark ve kanalizasyon sorunları Çeşmealtı'nı yaşanmaz hale getirir. İzmir Körfezi'nin girişinde NATO'nun stratejik üsleri ve askeri güvenlik bölgeleri var. Böyle hassas bir alanda marina yapımı ekolojik ve güvenlik açısından doğru değil. Urla’nın balıkçı kasabası kimliğini korumak için mücadele edeceğiz. Bu projeyi istemiyoruz. Buradaki yoğun deniz trafiği ekosistemi daha da baskı altına alacak. Trafik, otopark ve altyapı sorunlarıyla bölge yaşanmaz hale gelecek. Balıkçı kasabası ruhumuzu kaybetmek istemiyoruz" diyerek, daha uygun alternatif bölgelerin değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Başkan Balkan, "İzmir Körfezi'nde ekosistem zaten büyük baskı altında. Kirlilik, su sıcaklığının artışı ve oksijen seviyesinin düşmesi balık ölümlerine neden oluyor. Marina projesiyle ekosisteme daha fazla yük bindirmek, doğal yaşamı tehdit eden bir hata olacaktır" diye konuştu. Başkan Balkan, Körfez temizliğinin hızla yapılması gerektiğini belirterek "İçişleri Bakanlığı'nın Körfez temizliği için gerekli krediyi onaylaması şart. Çeşmealtı gibi hassas bölgelerde yapılaşmaya izin vererek doğanın daha fazla tahrip edilmesine seyirci kalamayız" ifadelerini kullandı.
Yerinin yanlış olduğunu bildirdik
Biz Urla'nın balıkçı kasabası ruhunun yaşaması için, korunması için buraya yapılmasını istemiyoruz diyerek sözlerini sürdüren Başkan Balkan, “Onlara 'yapmayın kardeşim gidin' demiyoruz yapacaksınız Gülbahçe'yle Balıklıova arasında bir marina alanı yapılırsa, buraya 300 direkli yapacağına oraya 600 direkli yap gerekiyorsa. Ama marinaya gelenlerin şehir içi trafiğini daha da yaşanmaz hale getirmeyeceği, otobandan Karaburun çıkışına kolay ulaşabileceği, sadece burada yaşayanların değil, Karaburun, Mordoğan, Güzelbahçe, Narlıdere, Balçova ve Urla'da yaşayan herkesin kullanabileceği, daha ulaşılabilir bir marina olması için yerinin yanlış olduğu kendilerine bildirdik, itirazımızı da yaptık" ifadelerini kullandı.
"Çeşmealtı halkına zarar verecek"
Urla Belediye Başkan Vekili olan Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Ana Bilimdalı emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Mesut Önen ise projenin Çeşmealtı halkına zarar vereceğini belirtti. Önen, "ÇED raporunda bulunan bütün veriler 2012 yılında alınmıştır. 2012'den 2024'e kadar denizlerimizin ne kadar kirlendiğini ve yapının ne kadar değiştiğini varız siz karar verin. Burada hiçbir veri yok. Bu bölgedeki denizle, balıkçılıkla ilgili hiçbir bilgi yok. Burada birçok balıkçı teknesi var, sürdürülebilir balıkçılık anlamında geleneksel uzatma ağlarıyla avcılık yapıyorlar. İzmir Körfezi kirlendikten sonra birçok balık türü gelip buraya yumurtluyor. Körfezin yumurtlama alanı burası. Elimizdeki kanıtlar çok sağlam. Bu iş yapılamaz. Çeşmealtı halkına zarar verecek" ifadelerini kullandı.