EGE POSTASI-HABER SERVİSİ / Geçtiğimiz ay Menemen’de itfaiye istasyonunu hizmete açan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu bu hafta da yine yapımı tamamlanan bir başka itfaiye hizmet binasını törenle hizmete açtı. Selçuk ilçesine konuk olan Başkan Kocaoğlu’na halk tarafından yoğun ilgi gösterilirken, törene Selçuk Belediye Başkanı Hüseyin Vefa Ülgür, il ve ilçe yöneticileri, Büyükşehir Belediyesi’nde görevli bürokratlar, belediye meclis üyeleri, mahalle muhtarları ve çok sayıda partili katıldı.
İTFAİYE İÇİN 70 MİLYON EK YATIRIM
Tören öncesinde kendisini bekleyen itfaiye personeli ve vatandaşları tek tek selamlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, açılış töreninde yaptığı konuşmada önemli değerlendirmelerde bulundu ve şunları kaydetti; “Üç yıldır Cumartesi günleri yaptığımız açılışlara bir yenisini daha ekledik. Hayati önem taşıyan itfaiye birimimizin güçlendirilmesi bizler için çok önemli. İzmir BŞB bütçesini hiçbir belediyede olmadığı kadar bu tarz yatırımlara ayırıyor. Türkiye’de ilk ve tek olan Toros Eğitim Kampı’nı da açtık. İtfaiye teşkilatına dönük yatırımlarımız sürecek. 24 saat çalışan tek belediyeyiz. Sadece itfaiye değil, arama kurtarma ve afete karşı çalışmalarımız sürüyor ve devamlı gece gündüz ayaktayız. Araç gereç ve ekipman için teşkilata 70 milyon ek yatırım yaptık. Yerele dönük her türlü hizmet bizim için önemli. Belediye yasasının bize verdiği temel hizmetleri yapmak zorundayız. Bizim belediyecilik anlayışımızda şu var, sadece belediye olarak yasadaki görevleri yapmıyoruz.”
BİZ HESABIMIZI VATANDAŞA VERİRİZ
“Bütünşehir Yasası”na karşı olmadığının da altını çizen Kocaoğlu konuşmasına şu sözlerle devam etti, “Kentlerin ve kent ekonomilerinin geldiği noktada sadece devlet değil, yerel yönetimler de rol almak zorunda. Biz bu doğrultuda uygulamaya koyduğumuz yerelde kalkınma hizmetlerini gerçekleştiriyoruz. Bizi diğer belediyelerden ayıran nokta, insana bakış açımız. Ekonomiye bakışımız da yerelde kalkınma üzerine modellenmiştir. Bizim penceremiz, bakış açımız da budur. Biz bu kentte yaşayan 4 milyon insanın hayat kalitesini nasıl yükseltiriz, sofrasına nasıl katkıda bulunuruz onu düşünüyoruz. Biz, vatandaşa hizmet vermenin hesabını yapıyoruz.”
YAPILAN HİZMET REKLAM EDİLMEMELİ
Konuşmasına devam ederken satır aralarında hükümeti eleştirmeyi de ihmal etmeyen Kocaoğlu, İzmirli bakanlara göndermede bulunmayı da ihmal etmedi. Başkan Kocaoğlu, “Hayal peşinde koşmaya gerek yok. Devasa projeler ile bir şeyler yapılamaz. Sadece ve sadece batarsınız. Zarara uğrayan da vatandaş olur. Elimizdeki ve yöredeki zenginlikleri değerlendirerek toplam kaliteyi arttırabilir, ekonomiyi kalkındırabiliriz. Bunu yapacak olan da her türlü eleştiriye göğüs geren ve bizim gibi vatandaşın derdini tasasını dinleyen siyasilerdir.
Ancak biz de seçilene kadar siyasi partinin adayıyız. Daha sonra kim olursak olalım, herkesin belediye başkanıyız. Herkese aynı pencereden, aynı samimiyetle bakmak zorundayız. Belediye başkanı halk önderi olarak evrensel ahlak kurallarına da uymak zorundadır. Adil olmak zorundadır. Ayrımcılık yapmamalıdır. Sonuçta ortada bize oy veren vatandaşların hakkı vardır. Bizden talepleri vardır. Vatandaş kapımıza geldiğinde bizlerden alacağı vardır. Bizi seçen de halk. Onların her türlü isteğine cevap vermek zorundayız. Belediye başkanı halkın karşısına çıkıp “Ben bunu sizler için yapıyorum” deme cesaretine sahip olmalıdır. Yapılan hizmetleri de reklam malzemesi yapmamalıdır” dedi.
PARAYI SÜSE, MAKYAJA HARCAMIYORUZ
Bütünşehir Yasası sonrası birçok problemle karşılaştıklarını da sözlerine ekleyen Kocaoğlu, belde belediyelerin kapatılmasına ve köylerin tüzel kişiliğinin son verilemesine tepki göstererek hükümete gözdağı verdi; “Valilikçe kurulan izleme birimine ve hükümet odaklı yapılanmaya sadece bizden değil, halk tarafından da büyük tepki geldi. Yerel yönetim, iktidarın hegemonyası içerisinde yürüyecekse burada demokrasiden bahsedilemez. Yerel demokrasi gelişmezse, ülkede demokrasi de gelişemez. Tüzel kişiliği kalkacak köylerin yapısını güçlendirmek zorundayız. Hangi partiden olursa olsun, buralardaki başkanlarımız ile öylesine sıkı çalıştık ki, bu sürece hazır başladık. Bütünşehir’den etkilenecek 380 köy ile tek tek bir araya gelip görüşüyor ve işin mutfağında hazırlığımızı yapıyoruz. Bir İstanbul ve bir Ankara’nın kırsalı kalmadı. Ancak, İzmir çok farklı. Yerelde kalkınma ışığı ile burada ayakta tutuğumuz bir nüfus ve tarıma dayalı ekonomi var. Nitekim bu çabalar bizi dördüncü hızlı büyüyen metropol yaptı. Biz bunu çalıştık, yaptık, başardık ancak, İzmirli hemşehrilerim de bana destek verdi. Bu başarılara onların sayesinde eriştik. İzmir üzerindeki toprağı atmış yeniden filizlenmiştir. İzmir büyümeye devam edecektir. Bundan sonra hiçbir kuvvet İzmir’i geriye götüremez. İzmir’de eksik olan altyapıyı tamamlamak için ilçe belediyeler ile birlikte çalışmalarımızı son hızı ile sürdüreceğiz. Büyükşehir Belediyesi tek başına 400 milyon yatırımın altına girdi. Kentin ekonomisine katkıda bulunup, yeni bir fuar alanı yaratmak için bunu yaptık. Ben bu parayı süse, makyaja harcamadım. O yaklaşım popülist bir yaklaşımdır ve vatandaşın lokmasını küçültmektir. Bu kentin en büyük varlığı insanlardır. Bizim tek gayemiz İzmirliye hizmet etmek, onlar için çalışmak, kenti daha ileriye taşımaktır.”
DÜLGER’DEN DESTEK ÇAĞRISI
Selçuk ilçesinde gösterdikleri ilgiden ve destekten ötürü başta Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olmak üzere, itfaiye hizmet binasının yapımında emeği geçen herkse teşekkürlerini ileten Selçuk Belediye Başkanı Hüseyin Vefa Dülger ise şöyle konuştu; “Cumhuriyetin yönetimi yaşanan onca tartışmaya ve krize rağmen bir devinim içindedir. Yerel yönetimler de 2005 yılından bu yana yapılan yasal düzenlemeler ile bu tartışmalara ortak oldu. Tüm bu gelişmeler doğrultusunda Selçuk Belediyesi de bu yeniden yapılanma sürecinden nasibini almıştır. İlçemizdeki çok önemli olarak bilinen noktalar, yerleşim yerleri Büyükşehir yönetimine geçti. Dünyada ilk kez denenen bu Bütünşehir modeli ile birlikte merkezi yönetimin, kırsal kesime daha rahat ulaşması hedeflenmektedir. Biz kendi açımızdan bakarsak, kendi problemlerini gören ve tanıyan bir belediyemiz olduğunu söyleyebiliriz. Büyükşehir Belediyesi’nin de bu anlamda bizi anladığını düşünüyor ve hissediyoruz.”