EGEPOSTASI- Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, TR35 TV’de yayınlanan 8. Gün programında Gazeteci Mithat Umutoğulları’nın sorularını yanıtladı.
İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde yaşanan deprem sonrası depremzedelerin yeni konutlarına kavuşmasını sağlamak amacıyla verilen ve TMMOB'un yargıya taşıdığı emsal artışında İzmir 5'nci İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
TMMOB’A TEPKİ: HAKK’A HAVALE EDİYORUM
Mahkeme kararına ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Başkan Serdar Sandal, TMMOB’a çok sert eleştirilerde bulundu. Sandal açıklamasında, ''Emsali deprem bölgesinde arttırıyoruz. Olağanüstü bir durumda kamu yararı gözeterek arttırıyoruz. Bugüne kadar biz bölgede 75 binaya ruhsat verdik. Biz bu mağduriyeti ne yapacağız? Kamu yararı depremde zarar gören vatandaşın evini yapmak. Mimarlar Odası Başkanı, ‘bunu kooperatif ile yapabililirler’ sadece günaydın! diyorum. Bu kadar mağduriyetin karşısında Büyükşehir ve Bayraklı Belediyesi’nin attığı adımı frenlemek için pozisyon alanı hakka havale ediyorum. Meselenin arkasını bırakmayacağız. Buradan kimse bir rant elde etmiyor. Vatandaş bu evleri 300-400 liraya yapabilecek durumdayken şu an 1 milyona çıktı. Evini, aşını, işini kaybetmiş adam biz bugüne kadar hiç destek olmamışız, şimdi bir adım atıyoruz. Yine vatandaş kendi imkanı ile çözüyor. Bu meseleyi yargı yolu ile frenlerseniz bu insanlar ne yapacak? Odanın gidip vatandaşlara cebindeki parayı sormalı. Bu insanlar zaten evlerini yapabiliyor olsaydı biz Halk Konut projesnin içinde olmazdık. Vatandaşa yazık günah’’ dedi.
YARGIYA ÇAĞRI: YURTTAŞI DİNLEYİN
TMMOB’a ve yargıya çağrıda bulunan Başkan Sandal, ‘’Buradan odalarımıza ve bu kararı veren yargı mensuplarımıza çağrıda bulunmak istiyorum. Bizi dinleyin, bu meseleden etkilenen yurttaşları dinleyin. Hakim kanunları vicdani kanatiyle yorumlayıp karar verir. 75 binaya ruhsat verdim, oradaki mağduriyeti düşünün! Yüzbinlerce yurttaş bu karar ile mağdur. Kamu kurumuna rezerv alandan yer vermek bu kadar mı zor? Kentsel dönüşüm önceliğimiz, Bayraklı’da nasıl yapacağız? Senin rezerv alanın yoksa nasıl yapılacak? Vatandaşı neden yerinden söküyorsun? Orada adamın 3 dairesi varsa bu adama 2 daire vermek hak değil mi?’’ dedi.
TMMOB’A ÇAĞRI: ENGEL OLMAYIN
TMMOB’a engel olmayın çağrısında bulunan Sandal, ‘’Özellikle AK Partili yöneticiler bize, ‘odalar sizin arka bahçeniz’ diye eleştirilerde bulunuyor. Benim önüme her engeli çıkarıyorlar. Bursa’ya, İstanbul’a, Ankara’ya bakarsan senin arka bahçen. Bu kurumları bu işlerle tanımlamak doğru değil. Söz konusu İzmir olduğunda odalar başka boyuta geliyor. Bir işin hukuki olması onun adil ya da eşitlik ilkesine uygun olduğu anlamına gelmez. Bize her şeye kitaptan bakarsak o zaman adaleti yeterince tesis etmemiş olabiliriz. 30 binin insanın canı söz konusu. Ben Serdar Sandal olarak üzerime düşeni yaptım ve yapıyorum. Engel olmayın, engel olursanız vebali sizindir. Tüm yurttaşlarıma sesleniyorum. Yapacağız, bir yol bulup yine yapacağız. Kimse vatandaşların hakkının ona teslimi ile ilgili bizi yolumuzdan alıkoyamaz’’ ifadelerine yer verdi.
‘’MERKEZİ İDARE BAYRAKLI’DAN NE İSTİYOR?’’
30 Ekim İzmir depreminin ardından bölgenin afet bölgesi ilan edilmesi için talepte bulunduklarını aktaran Sandal, ‘’Bayraklı depreminden sonra biz bölgenin afet bölgesi ilan edilmesi ile ilgili bir talepte bulunduk. Bu sadece afete etkili maruz bölgeyi ilan ettiler enkaz süreçleri ile bu süreç tamamlandı. Bugün Elazığ’da bir defa daha süresi belli olmayan bir afet bölge ilanı söz konusu. Burada neden afet bölgesi olsun istedik? Afet kapsamında olan illerde borçlarla ilgili depremzedelerin devlete olan borçları silinir ya da ertelenir. Afet bölgesinde yaşayanlar için faizsiz kredi olanağı oluşur. Afet yüzünden oluşmuş tüm mali kayıplar devlet tarafından ödenir. Ev ve iş yerleri yıkılan vatandaşlara devlet yeni ev ve iş yeri yapar, iki yıl ödemesiz, 20 yıl vade ile bunları öder. Bu talebimiz karşılık bulmadı. Merkezi idarenin Bayraklı’dan ne istediğini ben merak ediyorum’’ dedi.
‘’HÜKÜMETİN İKİRCİKLİ YAPISI’’
Elazığ depremi sonrası Elazığ’ın afet bölgesi ilan edildiğini fakat Bayraklı’da hasarın daha büyük olmasına rağmen talebin karşışlık bulmadığını aktaran Sandal, ‘’Bayraklı depremi kimine göre 6. 9 kimine göre 6.5. Elazığ depremi 6.5. Vefat sayısı Bayraklı’da 117, Elazığ’da 41. Biz de toplam yıkılan bina sayısı 360, orada 263. Ben her zaman binaların riskli olup olmadığına bakılmasının doğru olacağına bilimsel olacağının yaklaşımın bu olduğunu dile getirdim. Hasar durumu gerçeği yansıtmıyor, geçmişte az hasarlı binalar bugün çöküyor. Hasar durumu ile bu meseleye yaklaşmak politik bir tavırdır. Merkezi idare ağır hasarlı binalar dışında orta ve az hasarlı vatandaşın derdine el atmaması ile ilgili bir durum var. Bayraklı’da toplam 71 bina bu kapsamda yıkıldı. 56 bina ise ağır hasarlı tespit edildi. 129 orta hasarlı bina ne oldu? 60 tane az hasarlı binamız ne oldu? Elazığ’da orta ve az hasarlı binalar ağır hasarlıya dahil edildi.
Devlet oradaki hükümlülüğü üzerine aldı, Bayraklı’da aldı mı? Hayır… Bize toplam 3 milyon lira para geldi. Bakanlık ödenekleri ile Bayraklı’ya gelenleri toplarsanız 24- 30 milyon arası bir rakam çıkıyor. Aynı rakamlara Elazığ’dan bakalım 142 milyon lira. İller Bankası desteği 10 milyon, Bakanlık ödenekleri 45 milyon, AFAD SMS nakli yardım kampanyası 111 milyon, Kızılay ise 49 milyon lira. Bize yapılan bina sayısı 5 bin küsür. Elazğı’da yapılan 25 bin. Buradan çağrımdır, vatandaşın derdi siyasetsiz merkezi iradenin çözeceği mesele ise Bayraklı’da afet kapsamına alınırdı. Biz Elazığ’a yardım yapılmasından rahatsız değiliz. Eleştirim oraya giden yardım değil merkezi hükümetin bu ikircikli yapısıdır’’ dedi.
‘’VATANDAŞIN HAKKINI KORUMAKLA MÜKELLEFİM’’
Depremzedelere verilen kredi tutarına ve faiz oranına tepki gösteren Sandal, ‘’Bir vatandaş evini yaparken ona göre kredi verilmeli. 100 liranın ihtiyaca 60 lira kredi vermek ne demek? Depremzedelerin gayretleri ile kredi oranı 0,87’ye indi, 10 yıl.. Müteahhite 0,69 15 yıl vade ile veriyoruz. Bu depremzedenin hakkı ne olacak.? Ben buna susacak mıyım? Bunları konuşacağım. Benim Allah’tan başka kimseden korkum yok. Ben bu vatandaşın hakkını korumakla mükellefim. Vatandaşın derdi çözülmemişken belediye vatandaşın ihtiyacı için gereken adımları atmak zorundadır’’ dedi.
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE YARGI VE ODA ENGELİ
Fuat Edip Baksı - Cengizhan Alpaslan mahallelerinde kentsel dönüşüm çalışmalarında yargı engeline takıldıklarını dile getiren Başkan Serdar Sandal, ‘’Bayraklı’da 60 hektarlık alanda Büyükşehir Belediyesi bir çalışma yapmış aradan 10 yıl geçmiş, sonuçlanamamış. Biz meseleyi yeniden ele aldık ve çözüyoruz. Yine ne ile karşılaşıyoruz odalar ve yargı. Fuat Edip, Alparslan, Cengizhan mahallelerinde daha önceki plan olmamış, yeniden… Burada toplamda 10 bin 108 hane var. Bunlardan sadece 228’i ruhsatlı. 57 adet parsel ruhsatlı, bin 439 parsel ‘İmar aflı’ 7195 konuta tekabül ediyor. Herhangi bir mühendislik işi yok. Kaçak, yığma ve birinci derece deprem bölgesinde orası yıkılacak. 537 adet parselde de ruhsat yok. Toplam bölgenin yüzde 98’i kaçak. Bir depremde yerle bir olacak. Burada kamu yararı yok mu? Yüzde 98 kaçak ve imar affı ile oluşan bir bölgeyi yeniden planlamak kamu yararı değil mi? Ambulansın giremediği sokağı planlamak kamu yararı değil mi? Oradaki insanların da çağdaş, medeni, sosyal donate alanlarını içerisinde barındıran bir mekanda yaşamaları kamu yararı değil mi? Bu sorunları nasıl çözeceksin? Biz bu bölgede ne yapacağız.? Biz Çevre ve Şehirclik’ten rica ettik ve rezerv alandan alan verin dedik. Sonuç sıfır. Ama rezerv alanında ticari alanlarını satıyorlar’’ ifadelerini kullandı.
BAYRAKLI’DAN BÖLGEYE 25 TIR
Öte yandan deprem bölgesindeki izlenimlerini aktaran Başkan Serdar Sandal, ‘’Depremde en önemli 72 saati doğru değerlendirmek gerekir. Bu 72 saat arama kurtarma ile geçen süreç. Bu süreci doğru kullanıp kullanmadığımız artık vatandaşın takdirinde. Bu süre zarfında kamuya ve yerele düşen görevler vardı. Biz daha önce depremi yaşadğımız için temel ihtiyaçları biliyorduk. İlk gün biz 3 tır malzeme yetiştirdik. İlk günden giden malzemelerde battaniye, kıyafet ve ısıtıcı vardı. İkinci gün bunlara ek yaptık. Toplamda Bayraklı Belediyesi 25 tır malzeme gönderdi. Bunları bir koordinasyon içerisinde gönderiyoruz. İkinci el malzemeleri bölgeye göndermiyoruz. Her paketin üzerine ne malzemesi olduğunu yazıyoruz. Çünkü dağıtım bölgesinde karmaşasının olmaması gerekiyor. Planlamaya çok dikkat ettik. Afet bölgesinde yardımları bekleyen arkadaşlarımız vardı. Sağlık ekiplerimiz, arama kurtarma ekiplerimiz gitti. Bölgeye 210’a yakın çadır gönderdik, 1 tır kömür gönderdik. Bu uzun süre devam edecek bir süreç. Şu an sadece arama kurtarma bitti, ama enkaz kaldırma bile uzun sürecektir. Asıl mesele çadır sürecini doğru organize edebilmek. Genel Başkan'ımızın talimatı ve Büyükşehir belediye başkanlarımızın öncülüğünde ilçe belediyelerden oluşan bir koordinasyon ekibi oluşturuldu. Oradaki ihtiyaçlar bildiriliyor ve biz buradan o ihtiyaçları gönderiyoruz’’ dedi.
‘'TUNÇ BAŞKAN BİR DAMLA DAHA SU GÖTÜRMEK İÇİN ÇABALIYOR’’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e teşekkür eden Sandal, ‘’Tunç Başkanı ahlaki ve vicdanı ile ayrı bir yere koymak lazım. Arka sokaklarda yaşayan insanlara pozitif ayrımcılık uygulayan bir başkan. Kent meseleri ile ilgili ortaya doğru vizyon koyuyor. Kentin temel sorunları ve bu kentin dünyayla entegrasyonu ilgili bugüne kadar gerçekleşmemiş adımları atıyor. Çalışmaları bazı dönemler ile kıyaslanıyor. Hangi dönem bu kadar metro çalışması oldu. Narlıdere metrosu bitiyor. Çiğli Tramvayı bitti, bitmek üzere. Buca metrosu bu zamana kadar en büyük metro hattıydı, buna bir de Karabağlar- Gaziemir metro hattı eklendi. Bu çalışmaları depremin, pandeminin, ekonomik krizin bir ortamda bunları yapıyor. Şimdi de deprem bölgesinde koordinasyonu en doğru götüren belediyelerden bir tanesi. Ben bu çabasından dolayı Tunç Başkan'a şükranlarımı sunuyorum. Tunç Başkan'ın nasıl bir damla daha su götürürüm kaygısında olduğunu ve gece uyuyamadığını tahmin edebiliyorum. Ben teşekkür ediyorum. Her bölgede bir tane genel başkan yardımcımız ve beraberinde milletvekillerimiz, PM üyelerimiz ve burada yerel yöneticilerimiz sürekli koordinasyon halindeyiz. Biz gün içi mesailerimizin yarısını bölge ile irtibata harcıyoruz’’ ifadelerine yer verdi.
‘YENİ KONUT ALANLARI OLUŞTURMALIYIZ’
Bayraklı’ya deprem bölgesinden 5 bine yakın insanın geldiğine dikkat çeken Sandal, ‘’Şu an herhalde 500 aile Bayraklı’ya geldi ve sanırım 5 bin depremzedeyi ağırlıyoruz. Bir insanın bütün ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Bu yardımları sürdürebilmek için çabalıyoruz. Belediyelerin gelen yardımları doğru planlaması ve bölgede belirten ihtiyaçlar dışındaki malzemeleri kendi bölgelerindeki depremzedelere ulaştırılması için bir planlama yapılmalı. Bu yurttaşlar en az bir yıl bizim misafirimiz olacak. Yüzde 80’i büyük olasılık geri dönmeyecek. Bizim yeni konut alanları oluşturmamız lazım’’ dedi.
‘’İMAR AFFINI GETİRENLERİN HİÇ Mİ SUÇU YOK?’’
İmar affına tepki gösteren Sandal, ‘’Deprem bölgesinde 300 bin imar aflı bina var. İmar affını getirenlerin suçu yok mu? 300 bin binaya evet diyenlerin suçu yok mu? Yapı denetimlerin suçu yok mu? Müteahhitleri de alsınlar ama bunun bileşenlerini de alsınlar’’ dedi.
Haberin Videosu