Ege Postası
Geri

Başkan Soyer ilk kez bu kadar sert konuştu: Video montajlanmış, büyük hicap ve üzüntü duyuyorum

TV 35 ekranlarında yayınlanan Kent ve Siyaset programına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eyalet kurmak, para bastırmak gibi iddialar nedeniyle karışan kent ve ülke gündemindeki tartışmaya açıklık getirdi.
Başkan Soyer ilk kez bu kadar sert konuştu: Video montajlanmış, büyük hicap ve üzüntü duyuyorum
Haberler / Yerel Politika
22 Haziran 2020 Pazartesi 21:41
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGEPOSTASI-Turizmcilerle yaptığı bir toplantı sırasında sarf ettiği sözlerin çarpıtıldığını, videonun montajlandığını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kendisine yönelik sert eleştiriler yapan iktidar partisi yetkililerini kınadı.İzmir’e özel bayrak ve para bastırmak istediği tartışmalarıyla bir anda ülke gündemine de oturan İBB Başkanı Tunç Soyer, TV 35 ekranlarından yapılan eleştirilere yanıt verdi.

Başkan Soyer, “Bu konuşmadan bu sonuç çıkarsa pes diyorum. Başka hiçbir şey değil. Bunun tek bir açıklaması var. Suni gündem. Bunun başka bir açıklaması olamaz. Bu tamamen suni bir gündem  yaratma çabası. Önce şunu söyleyeyim, ülkemizin adı Türkiye Cumhuriyeti. Bunun sembolü ay yıldızlı bayrağımız. Vatan birdir, bir bütündür ve bölünemez. Bizim para birimimiz Türk lirasıdır. Yani bunları hatırlatmak lazım. Bu ihtiyacı duyuyorum. Bizim başka bir arayış içinde olduğumuza dair bir algı yaratmaya çalışmak düpedüz o paçadan çekiştirmeci siyasetin dik alasıdır. Bunların hakikaten ne vatanseverlikle ne milliyetçilikle hiçbir şeyle alakaları olamaz. İzmir’de biz ittifakımızı uyum içinde sürdürdükçe, biz başarılı işler yapmayı sürdürdükçe, ne yazık ki bu paçadan çekiştiren siyaset anlayışı şiddetlenerek saldırısına devam ediyor. Ama bunlara asla pirim vermeyeceğiz” dedi.

Video montajlanmış, büyük hicap ve üzüntü duyuyorum

Konuşmasının olduğu videonun montajlandığını kaydeden Başkan Tunç Soyer, “Böyle bir şey olmadı.  Yayınlanan video montajlanmış. Yani bizim cümlemizi kestikleri yerde şaka olduğunu söylüyorum ben, ama onu kesiyorlar. Yani bu montajcı zihniyet. Türkiye bundan çok zarar gördü. Birilerinin yaptığı konuşmanın içinden bir şeyleri cımbızla çıkartıp başını sonunu göstermemek ve buradan da bir hüküm icra etmeye çalışmak, bu montajcı zihniyet. İşte o paçadan çekiştirmeci çirkin siyasetin bir enstrümanıydı. Daha fazla detaya girmeyeyim. Bunu Türkiye birçok defa yaşadı. Hepimiz biliyoruz. O montajcı zihniyeti. Ve ne yazık ki şimdi yapılan şey aynı. Utanç duyuyorum. Bir İzmirli olarak büyük hicap duyuyorum, büyük üzüntü duyuyorum” diyerek tepki gösterdi.

TUNÇ SOYER’İN AÇIKLAMASININ SATIR BAŞLARI:

Bu konuşmadan bu sonuç çıkarsa pes diyorum. Başka hiçbir şey değil. Bunun tek bir açıklaması var. Suni gündem. Bunun başka bir açıklaması olamaz. Bu tamamen suni bir gündem  yaratma çabası.

Buradan böyle bir tartışma çıkartırsanız bu Türkiye’ye haksızlık

Turizmcilerle 5 Haziran tarihinde İzmir Türsab temsilciliğiyle ile iki hafta kadar önce böyle bir toplantı yaptık. Ve o toplantıda bir arkadaşımız işte videoda görüldüğü gibi turizmde block chain teknolojilerinin kullanılıp kullanılamayacağı ile ilgili bir şey sordu. Biz de orada bir espriyle, aslında bunun böyle bir para basma ile ilgili bir şey olmadığını, sonunda gönüllülük katımını teşvik edecek, gönüllü hizmetleriyle kamu hizmetlerinin takasına imkan verecek bir teknolojiyi hayata geçirmek istediğimizi söyledik. Ve acentenin de yapacağı çalışmalara destek olabileceğimizi ifade ettik. Ama özeti şu, siz buradan böyle bir tartışma çıkartırsanız bu, İzmir’e ve Türkiye’ye büyük haksızlık.

Ülkemizin adı Türkiye Cumhuriyeti, sembolü de ay yıldızlı bayrağımız ve…

Önce şunu söyleyeyim, ülkemizin adı Türkiye Cumhuriyeti. Bunun sembolü ay yıldızlı bayrağımız. Vatan birdir, bir bütündür ve bölünemez. Bizim para birimimiz Türk lirasıdır. Yani bunları hatırlatmak lazım. Bu ihtiyacı duyuyorum. Bizim başka bir arayış içinde olduğumuza dair bir algı yaratmaya çalışmak düpedüz o paçadan çekiştirmeci siyasetin dik alasıdır. Ben şunu çok açık söyleyeyim, bugüne kadar benzer birçok bel altı saldırıya hedef oldum. Ailemden başlayarak, babamdan başlayarak, bunların hiçbirine cevap vermek istemedim. Çünkü çekmek istedikleri mecra bizim kirli siyaset dediğimiz çirkin ve sığ siyaset dediğimiz mecra. O alana asla girmek istemediğim için ne kadar saldırı yapılırsa yapılsın bunlara cevap vermemeye çalıştım.

Bunlara asla pirim vermeyeceğiz

Ama bu, artık Türkiye’nin gündemine oturan ve hakikaten saçmalıktan başka bir şahika göremiyorum, yani bundan daha büyük bir saçmalığı tahayyül edemiyorum. Bunun İzmirlilere yakıştırmak, bize yakıştırmak akıl alır bir şey değil. Bunların hakikaten ne vatanseverlikle ne milliyetçilikle hiçbir şeyle alakaları olamaz. İzmir’de biz ittifakımızı uyum içinde sürdürdükçe, biz başarılı işler yapmayı sürdürdükçe, ne yazık ki bu paçadan çekiştiren siyaset anlayışı şiddetlenerek saldırısına devam ediyor. Ama bunlara asla pirim vermeyeceğiz.

Bir dakka bile bunlara ayırmak istemiyorum

Biz İzmir için çalışmaya devam edeceğiz. Bir dakka bile aslında bunlara ayırmak istemiyorum. Bunlar tamamen zaman enerji kaybı. Bunlara cevap vermeye çalışmak çok yazık. Bizim İzmir’le ilgili bir saniyemizi, bir dakikamızı boşa geçirmememiz lazım. Ne yazık ki Türkiye gündemine de taşımaya çalışıyorlar bunları. Akıl alacak gibi değil. Utanç duyuyorum ve gerçekten esefle kınıyorum. Bundan daha büyük zarar olamaz. En büyük zararı da işte o siyasete girmeye çalışan ama ikircik yaşayan tereddüt eden pırıl pırıl insanlara, siyaset eğer bu seviyede yapılıyorsa bizim ne işimiz bu siyaset diyen genç insanlara, yapılan büyük haksızlık. Bu, Türk Milleti’ne yapılan büyük bir haksızlık.

Tweet atan siyasi parti temsilcilerini esefle kınıyorum çünkü…

Böyle bir gündem yok. Böyle bir anlam çıkaracak bir laf yok, bir ima yok, hiçbir şey yok. Yani hakikaten sadece turizmde bu şehri daha nasıl parlatırız, daha nasıl ileriye götürürüz, daha nasıl yeni mecralara taşırız turizmimizi, bunun kaygısıyla bir zoom toplantısı. 60’dan fazla seyahat firmasının katıldığı. Konu bu, block chain teknolojilerini İzmir’de kullanmayı düşünüyor musunu? Evet düşünüyoruz. Cevap da bu. Bu kadar basit. Ama buradan böyle bir şey çıkarmaya çalışmak büyük talihsizlik. Bu konuda tveet atan, siyasal parti yetkililerini temsilcilerini, hepsini esefle kınıyorum. Okudum. İnanamıyorum. Hayretler içindeyim. Yani işi gücü bırakmışlar, bunun içinden böyle bir şey montajlayarak çıkarmışlar.

Videoyu montajlamışlar, utanç duyuyorum, üzüntü duyuyorum

Böyle bir şey olmadı. Ama yayınlanan video montajlanmış. Yani bizim cümlemizi kestikleri yerde şaka olduğunu söylüyorum ben, ama onu kesiyorlar. Yani bu montajcı zihniyet. Türkiye bundan çok zarar gördü. Birilerinin yaptığı konuşmanın içinden bir şeyleri cımbızla çıkartıp başını sonunu göstermemek ve buradan da bir hüküm icra etmeye çalışmak, bu montajcı zihniyet. İşte o paçadan çekiştirmeci çirkin siyasetin bir enstrümanıydı. Daha fazla detaya girmeyeyim. Bunu Türkiye birçok defa yaşadı. Hepimiz biliyoruz. O montajcı zihniyeti. Ve ne yazık ki şimdi yapılan şey aynı. Utanç duyuyorum. Bir İzmirli olarak büyük hicap duyuyorum, büyük üzüntü duyuyorum.

Konya yapınca iyi hoş güzel, İzmir yapınca eyalet kuracak, para basacak…

Burada kast edilen şey şu, İzmir bayrağı denilen şey tarihi bir vakıa. Hoca yayınlamış İzmir Tarih dergisinde. Bu bir tarihi vakıa. Biz şimdi gelelim İzmir’e bayrak dikelim mi diyoruz y? Böyle bir şey olabilir m? Konumlandırdıkları şey akıl alır gibi değil yani. Bayrak dikmek isteyen, para basmak isteyen bir belediye başkanı. Böyle bir şey olabilir m? Bu nasıl bir zihniyet. Alçakça bir düşünce. Akıl alacak gibi değil. Onu da espriyle anlattık, böyle böyle bir şey var diye. Biz bitcoin teknolojileri üzerinden İzmir’de e ticareti, e turizmi canlandıracak çalışmalar yapacağız. Bunun da örneğini biz İzmir platformunda ta Şubat’tan beri yapıyoruz, yayınladık. Bu gönüllü takasını yapmak istiyoruz. Üstelik Konya Büyükşehir Belediyesi de açıklama yaptı. 18 Ocak’ta yanlış hatırlamıyorsam. Onlar da böyle bir sanal para uygulamasını başlatmak istediklerini söylüyorlar. Bunu Konya Büyükşehir Belediyesi yapınca güzel, iyi hoş. İzmir Büyükşehir Belediyesi yapmaya kalkınca işte eyalet kurmak, para basmak istiyor gibi algı yaratmak. Bunlar çok yakışıksız ve çok üzücü.

Çok yakıcı bir gündem var ama…

Hayır yok. Ama tabi ki biz büyüklerimize, yetkililere hem videoyu hem bizim açıklamamızı hepsini gönderiyoruz. Paylaşacağız. İlk kez sizinle paylaştık. Yazık olur. Türkiye’nin böyle zaman kayıplarına tahammülü yok. Çok yakıcı bir gündem var. Büyük bir ekonomik kriz, büyük bir dip dalga halinde yükseliyor. İşsizlik, yoksulluk rakamlarında büyük artış var. Ciddi bir sıkıntı var aslında. Her ne kadar refah içinde gösterilmeye çalışılsak da vatandaşın mutfağında, cebinde büyük yangın var. Bunlar yerine büyükşehir belediye başkanının işte böyle fantezileri var gibi bir gündem yaratmaya çalışmak sadece suni gündem yaratmaktır.

Bu saldırılar vız gelir tırıs gider

Biz İzmir’de, ittifakla uyum içinde, canla başla çalışıp on binlerce ihtiyaç sahibi vatandaşımıza ulaşıp, pandemi döneminde çok başarılı işlere imza atmış bir belediyeyiz. Bu benim şahsi başarım değil. İBB’nin kurumsal kimliğiyle, İzmir’deki sivil toplum kuruluşları (STK), meslek odaları ile gönüllülerle muazzam dayanışma örneği gösterdik. Buna kara çalmak, unutturmak ve yok saymak için yapılan girişimler bunlar. Ama güneş balçıkla sıvanmaz. Biz o güneşi bu kentin insanlarına tutmaya devam edeceğiz. Daha aydınlık bir İzmir’i kurmaya gayret edeceğiz. Gayret etmeye devam edeceğiz. Ve bu tür saldırılar vız gelir tırıs gider.

Bitcoin teknolojisini İzmirlilerle buluşturacağız

Başladık zaten. Biz şu anda ‘bizizmir platformu üzerinden bu çalışmayı sürdürüyoruz. Önümüzdeki en çok bir ay içinde bunu çok daha ete kemiğe bürünmüş şekilde İzmirliler görecek. İzmir’de gönüllü hizmet vermek isteyen insanlar var. Gönüllü öğretmenler, doktorlar, işçiler,  gençler, kadınlar. Bunlar diyor ki bizim İzmir’e nasıl faydamız olur. Biz İzmir için bir şey yapmak istiyoruz. Biz de gönüllü üretilebilecek hizmetlerin hepsini tanımlayacağız. Karşılığında kamu hizmetlerini tanımlayacağız. Ve onların puanlarını birbirleriyle takas etmesini sağlayacağız. Böyle başlayacak. Takas ekonomisi olarak başlayacak. Ve o gönüllü kartları istiyoruz ki daha geniş uygulama alanlarına taşınsın. Tarıma, turizme, ticarete de taşınsın. Bütün bunları yapacağız. Yeni paketler geliyor. O paketlerle de yapacağız. Kısacası biz bu sanal para uygulamasını, bitcoin teknolojisini İzmirlilerle buluşturacağız. O İzmirlilik duygusunu güçlendirecek,. İnsanların birbirine el uzatmasına imkan verecek, İzmir’in o muazzam insan potansiyelini gün ışığına çıkartacağız. Sonuna geldik. Temmuz sonuna kalmadan bütün bunları hayata geçirecek noktadayız.

Birilerinin güzel fikirlere tahammülü yok, çıldırıyorlar

Siz mesela diksiyon dersi verebilirsiniz. Ben on saat Mevlana mahallesindeki çocuklara konuşma dersi vereceğim. Biz de on çarpı on kartınıza yüz puan yükleyeceğiz. Yüz puan karşılığında size diyeceğiz ki, yüz puanınız var, bu puanla iki konser beş feribot dört otobüs bileti alabilirsiniz. Bizim ürettiğimiz hizmetlerle sizin gönüllü olarak yaptığınız hizmeti buluşturacağız. Aslında fikir bu kadar basit. Ama bunlar güzel fikirler. Birilerinin güzel fikirlere tahammülü yok. Birilerinin iyi bir şeyler yapmasına çıldırıyorlar. Çıldırıyorlar. Ne yapsak da şunu bir çamur atsak, şunu bir lekelesek, önüne bir tuzak koysak. Böyle çalışıyor zihniyetler. Ama bu zihniyetler bu yüzyılda kimse bunlara itibar etmiyor, etmeyecek. Çünkü o, ona uzanan belediyenin sıcak elini görüyor. Hayatını iyileştiren çalışmalarını görüyor. Siz istediğiniz kadar çamur atın, lekelemeye çalışın. Lekelenmez. Diyorum ya güneş balçıkla sıvanmaz. Ben yine, bundan sonra da kirli siyaset mecralarına girmeyeceğim. Ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar. Bugüne kadar girmedim. Bundan sonra da girmeyeceğim. Bu ilk ve sondur. Bunların bu memlekete hiçbir faydası olmadı bugüne kadar.

Müsavat bey kızmış, ben de kızdım, ama bu aile içi meselemiz

Musavat Bey kızmış. Güzel. Ben de ona kızdım. Ama bu bizim aile içi meselemiz. Yani ben bunun üzerinden polemik yapacak değilim. Çok da iyi anlıyorum. Ama bu bizim uyumlu sürdürdüğümüz ittifaka leke sürecek bir şey değil. Farklı düşünüyoruz. Farklı düşünebiliriz. Bundan daha doğal bir şey olamaz. Her konuda aynı düşüncede değiliz.

Yeri ve zamanı gelince konuşacağız

Böyle bir şey söz konusu bile değil zaten. Bu sorunun sorulması gereken insanlar başkaları. Kimlerin kimlerle pazarlık ettiğini biz çok iyi biliyoruz. İyi parti ile çok uyumlu ittifakımız var. Her konuda aynı düşünmeyebiliriz. Aynı siyasal parti içinde bile insanlar aynı şeyi düşünmeyebiliyorlar. Çok doğal. Bunu da aynı doğallıkla karşılıyoruz. Ama elbette karşılıklı konuşacağımız çok şey var. Bunları da yeri ve zamanı geldiğinde konuşacağız.

O akademisyenler terör suçlaması ile karşılaşmadı…

Ben gerek olduğunu düşünmüyorum. Bizim çok doğal bir irademiz. 3 akademisyenin atanması. Ortalıkta köpürtülmeye çalışılıyor. Bunlar KHK ile görevden uzaklaştırılmış son derece donanımlı, son derece şerefli ve son derece başarılı akademisyenlerdir. Görevden alınmaları tamamen barış imzacılığı nedeniyle olmuştur. Yoksa herhangi bir terör suçlamasıyla yaptırımıyla karşılaşmış akademisyenler değillerdir. Bu insanların İzmir’e vereceği çok şey var. Bunlar alanlarında gerçekten çok başarılı insanlar. Sosyologlar, siyaset bilimciler. Biz onlardan çok faydalanacağız. Bunu da çok yakışıksız buluyorum.

Haftalık toplantılarımız sürüyor ve….

Pandemi dönemi öncesinden de her pazartesi genel sekreter yardımcılarımız , ESHOT, İZSU, hepsiyle haftaya başlangıç toplantısı yapar idik. Pandemi döneminde stk temsilcilerini de kattık. Biz o dönem boyunca büyükşehir belediyesinin bürokrasi ile sivil toplumu buluşturmaya başladık. Hafifledikten sonra dedik ki onlar da biz de yararlandık bundan. Bunu sürdürelim dedik. Her pazartesi aynı ekiple buluşmayı sürdürüyoruz. Geçen haftayı ve gelecek haftayı haftalık planları uzun ve orta vadeli yatırım planlarımızı gözden geçiriyoruz. Her gün bir günlük yayınlıyordum. Onu haftalık özetler halinde vatandaşlarımızı da haftalık toplantılardan bilgilendireceğiz.

Kentsel dönüşümde Dünya Bankası ile çalışacağız

Kentsel dönüşümle ilgili biz yaklaşık yine iki hafta önceydi Örnekköy’de 200’e yakın konutun ve dükkanın kura çekilişini yaptık ve hak sahiplerine dağıttık. 6 Ağustos’a kadar üç ihale halinde ihalelere çıkıyoruz. Bin 200 konutluk. İkinci etap 600, son etap 300 civarında. Bu üç ayrı ihalenin yapım ihalesine çıkıyoruz. Aynı şekilde Ege Mahallesi’nde de proje ihaleleri  tamamlandı. O da bu yıl içinde ihaleye başlatacağımız bir alan olarak önümüzde. Önemli bir çalışma daha var. Şubat ayında Dünya Bankası ile görüşmeye gitmiştim. Yaptığımız görüşmeler İZSU, Metro, tramvay hatlarıyla ilgili finansman desteği sağlamaya yönelik. Kentsel dönüşümle ilgili bankanın dünyada iyi bir uygulama bulamadığı ortaya çıktı. Model olacak bir uygulama örneği bulamamışlar. Biz anlatınca kentsel dönüşüm ilkelerimizi, felsefemizi, bundan çok etkilendiler. Dünyada ilk kez Türkiye’de de ilk kez İzmir’de dünya bankası desteğini getireceğiz. Dünya Bankası da dünyaya böyle bir örnek sunmak istiyor. Bizim örneğimizi son derece beğendiler. Dünya Bankası ile İzmir’de beraber çalışacağız. Birçok ihale ne yazık ki karşılık bulamadı. Müteahhitler girmedi. Bankayı devreye sokunca  bambaşka bir tablo ortaya çıkacak.

Gündem bu, biz bunları konuşmalıyız

Gündem bu. Biz bunları konuşmalıyız. İzmirliler bunları duymak istiyor. Sokakta yatanlar, uyuşturucu kullanmaya 9 yaşında başlayanlar, İZ BAN seferlerinin sıklaşması. Gündem bu. Biz bunlarla meşgulüz zaten. Biz 165 bin aileye gıda yardımı ulaştırdık. İzmir nüfusunun yüzde 20’e yakın bir bölümü demektir bu. Bu insanlar işsiz, yoksul ve hatta aç. İBB’ye HİM üzerinden iş başvurusu yapanların sayısı 150 bine ulaştı. Ben günde 3-4 civarında intihar mesajı alıyorum. İzmir’in ve Türkiye’nin gündemi bu. Bu gündemi ne kadar yok saydırmaya çalışırsanız ç alışın biz buna çare arıyoruz.

İzmirlilerin dayanışmasını seferber edeceğiz

Bir yandan yeni istihdam alanları yaratmaya çalışıyoruz. Bir yandan tarımda küçük üreticiyi destekliyoruz. Ürünü değerlendirmeye çalışıyoruz. Bakla satın alıyoruz, kara kılçıkı yüzlerce dönüme ulaştırdık, kiraz hasadına gönderiyoruz. Kendi kendine yeten ekonomi oluşturmaya çalışıyoruz. Gübreyi, buğdayı ithal ettiğimiz sürece nefes alamayız. İnsanımız nefes alamıyor. Geçen iki gün içinde 8 tane insan intihar etti. Çünkü umutlarını yitiriyor insanlar. Umutları kalmamış. Benim gündemim bu. Ben bununla meşgulüm. Sokakta yaşayan insanlar için yeni güçsüzler evi açacağım. Aç insan yatağa girmeyecek İzmir’de. İzmirlilerin dayanışmasını desteğini seferber edeceğiz.

Sırada kitap, hijyen ve burs paketi var

40 binin üzerinde bağışladı İzmirliler. Devam ediyor, edeceğiz. Kitap, hijyen, burs paketi geliyor. İzmirliler üniversiteye giden öğrencilere sahip çıkacaklar, yazılım programları hazırlanıyor. Bizim öncelikli hedefimiz İzmir refahını büyütecek ve bu refahı adil bir biçimde bölüşecek.

Harmandalı sorunu çözüldü

Harmandalı sorunu çözüldü. Binlerce ağaç dikildi. Oradaki tek problem çöp kamyonlarının güzergahıdır. Onu da değiştiriyoruz. Yeni bir güzergah çalışılıyor. Koku sorunu da kirlilik sorunu da bitti. Enerji santrali çalışıyor, bundan para da kazanıyoruz. Caddelerden geçen çöp kamyonu var. Vatandaş bundan rahatsız. Yeni güzergah tamamlandı. Harmandalı çöplüğü diye bir kavram tarihe karışacak. Ödemiş’teki bitiyor. Yeteri kadar bilgi aktaramamış olduğumuz düşünüyorum. Orada rahatsızlık yaratacak, çevrede koku ve sinek sorunu yaratacak bir şey asla söz konusu değil. Ödemiş’teki tesise bakmalarını istiyorum. Ödemişliler iftihar ediyorlar tesisleriyle. Hiç kimsenin bir şikayeti yok. Çünkü herkes ikna oldu, gördü. Menderes’te de bu sorunu aşacağız.

Asarlık’taki vatandaşlarımıza da ulaştık, ulaşmaya devam edeceğiz

4,5 milyonluk bir şehir. Bu bir gerçek, vakıa., önceliğimiz arka sıradakiler dedik zaten. Asarlık’taki vatandaşlarımıza ulaştık, ulaşmaya devam edeceğiz. Önceliğimiz arka sıradakiler olmaya devam edecek. Sorunun ne olduğunu da nasıl çözüleceğini de biliyoruz. Bunu çözecek gücümüz de var.

3 sene içinde körfezde yüzülebilecek

Temizlenecek körfez. Kirletmemenin tedbirlerini alıyoruz. Yağmur suyu ve kanalizasyonu  ayrıştırıyoruz. Dünya bankasından destek alacağız. 3 sene içinde Körfez yüzülebilir hale gelecek.

Ortak imar yönetmeliği ile çözeceğiz

Bu 15 yıldır bekleyen gerçekten daha başka yerler de var. İmar mevzuatımızda çünkü çok ağır müeyyideler var. Şikayet halinde başa gidiliyor, tekrar plan yapılıyor, ama İzmir’in imar meselesini de bütün ilçeleri de kapsayan ortak imar yönetmeliği ile çözeceğiz. Çok kısa süre içerisinde bunu meclise getireceğiz.

Ne yapacağı? Bu bir katkı mı'

Ne yapacağı? Bu bir katkı m? Bu, bütün Türkiye’ye yapıldı. İBB olarak bize tek liralık katkıları olmadığını söylüyorum. Hala aynı şeyi söylüyorum. Ben bir şey söyleyeyim size, biz  toplu ulaşımda mazota hala yüzde 18 KDV ödüyoruz. Özel Tüketim Vergisi ödüyoruz. Bu ne demek biliyor musunu? Yani sizin körfezde yatınız olabilir. Ona yüzde bir KDV ile mazot alabilirsiniz ama siz toplu ulaşımda yüzde 18 üzerinden ödeyeceksiniz. Nerede kaldı hükümetin desteğ? Biz özel iş mi yapıyoruz, özel taşımacılık mı yapıyoruz. Biz kamu hizmeti yapıyoruz. Kamu hizmetine neden ÖTV ödüyoruz, niye KDV’yi yüzde 18 ödüyoru? Destek olmak istiyorsa hükümetimiz, vazgeçtim bir kaynak yaratmaktan, bizim bu kaynağımızla ilgili, yaptığımız toplu taşıma ile ilgili hizmetimizin önünü açsınlar.

400 otobüs alımıyla ilgili de ihaleye girdik

 Yeni vagon alımıyla ilgili ihaleye giriyoruz. Yeni vagon alacağız. 16 otobüs aldık. Toplu ulaşımda otobüsleri de arttırıyoruz. 52 yeni otobüs daha gelecek önümüzdeki ay içerisinde. 400 otobüs alımıyla ilgili de ihaleye girdik, Sonuçlandı, önümüzdeki yıl içinde İzmir’in toplu ulaşımdaki otobüs sorununu tamamen çözeceğiz. Buca metrosu ile ilgili uluslararası ihaleye girdik. Çiğli tramvayı ile de ilgili ihale hazırlığı tamamlanmak üzere. Narlıdere metrosu da pandemiye rağmen durmadı, vaat ettiğimiz tarihte bitireceğiz. Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası’ndan destek aldık. Kesintisiz bir şekilde devam edecek.

Çok dolu ve üzüntülü geldim programa çünkü…

Çok dolu ve üzüntülü geldim programa. Metroyu, tramvayı, konuşmak projelerimizi anlatmak isterim. Ama bunlara vakit ve enerji bırakmıyorlar. Ama biz bunlara pirim vermeyeceğiz. Türkiye olağanüstü güzel bir memleket. Olağanüstü güzel kaynakları olan bir ülke. Hele İzmir. En güzel kentlerden ve ekonomisi en güçlü, ekonomisi kendi kendine yeten bir şehir. Biz çok daha iyi bir yaşamı hak ediyoruz. Vazifemiz o iyi yaşama ulaşacak çalışmayı yapmaktır. Biz bunu yapmaya devam edeceğiz. Son gücümüze kadar.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası