Ege Postası
Geri

Başkan Tugay'dan TV35'te Covid-19 açıklamaları: Bu salgın yazın da durmaz

Haber Aktif programına katılan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Covid 19 pandemisine karşı aldıkları önlemleri, hayata geçirdikleri acil önlemleri ve ertelemek zorunda kaldıkları projeleri anlattı.
Başkan Tugay'dan TV35'te Covid-19 açıklamaları: Bu salgın yazın da durmaz
Haberler / Yerel Yönetimler
31 Mart 2020 Salı 14:32
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGEPOSTASI-Kendisi de doktor olan Karşıyaka Belediye Başkanı Op. Dr. Cemil Tugay, Covid 19 pandemisinin ciddiye alınması gerektiğini, hastalığın bulaşıcılık oranının yüksek olduğunu, yaşlıların, bağışıklığı düşük olanların ve sağlık personellerinin ciddi tehdit altında olduğunu belirtti.

Başkan Cemil Tugay, salgının yaz boyunca da sürebileceğini vurgulayarak, “Bu salgın ne zaman duraca? Aşısı veya tedavisi bulununcaya kadar bu salgın durmaz. Yaz aylarında bulaşma oranının düşeceğini öngörüyoruz. Sıcaktan olumsuz etkileniyor bu mikrop. Fakat tamamen yok olmayacak. Bazı insanlar yine hasta olacak. Sonbaharda aşı olmazsa salgın artarak devam edecek. Olabildiğince az insanın hasta olması gerekiyor. Bunun için toplum içine karışmamak, mümkün olduğunca evde kalmak ve istirahat etmek gerekiyor” dedi.

Önceliğimiz kimsesi olmayanlar

Karşıyaka’da 65 yaş üstü 80 bini aşkın insanın yaşadığını, bu nedenle önceliklerinin 65 yaş üstü kimsesi olmayan, ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda olanlar olduğunu söyleyen Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay,

“Sıkıntılı olduğumuz bir konu var. 65 yaş  üzerinde evinde olan vatandaşlarımızın hepsine her türlü ihtiyacında destek verilecek algısı var. Biz bunu gerçekleştirmek çok isteriz ama ilçemizde şu anda bu kategoride 80 bine yakın insan var. Hepsine ulaşabilmemiz mümkün değil. Biz burada öncelikli olarak yalnız yaşayan, kimsesi olmayanları sahiplenmeye çalışıyoruz. Gücümüz kalan oranda da talebi olanlara her türlü desteği vermeye çalışıyoruz” diye konuştu.

PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:

Hepatit A olmadığı için bir şekilde gelip geçer. Grip gibi ya da geçici bir rahatsızlık gibi geçirilir. Buna benzer sayıda çok fazla sayıda mikropla karşılaşan bir şeyimiz var. Bu da doğal. Yaşam tarzımız dışa açık biraz. Ben bunu aslında olumlu görüyorum. Bu bizi enfeksiyonlara karşı biraz daha dirençli hale getiriyor ama buradaki konu çok farklı. Bu olay herhangi birimizi virüse karşı daha dirençli hale getirmiyor. Yüzde 80 insanda ya hiç hastalık yapmıyor gibi geçiriliyor ya da çok hafif geçiriliyor. Bu oran bizde de aynı şekilde ancak kalan yüde 20’lik kesim, vücut direnci düşük ve yaşlı insanlarda ölüme kadar götüren ciddi hastalıklar yaşıyor. Bu insanları korumaya çalışıyoruz. Bu insanlar bizim anne babamız olduğu gibi vücut direnci düşmüş genç insanlar olabilir.

Sürekli virüse maruz kalıyorlar ve…

Bu salgının yarattığı en büyük tehdit sağlık personeline karşı. Sürekli bu mikrobu taşıyan insanlarla muhataplar. Ne kadar önlem alsalar da bir noktada bulaşma gerçekleşiyor. Şu anda yoğun çalıştıkları için vücut dirençleri de düşmüş durumda, bundan dolayı çok kolay rahatsızlanabiliyorlar.

Sağlık personeli ciddi tehdit altında

İlk başlarda biraz daha hazırlıksız yakalanılmıştı gibi sağlık kurumları ve personeli. Şu anda bu açık azaldı. Destekler Sağlık Bakanlığı’ndan ve gönüllülerden yerel yönetimlerden ulaşıyor. Ama sorun şu, ne kadar destek olsak da sonuçta hasta insanlarla sağlık personeli hastanelerde muhatap oluyor. Bir de mikropla ne kadar çok temas ederseniz, maruz kalırsanız hastalığı ağır geçirme oranınız o kadar çok artıyor. Dolayısıyla sağlık personeli ciddi bir tehdit altında. Bu onların problemi bize ne dememeliyiz. Eğer siz hasta olursanız o doktorlar ve personelinin bakımına ihtiyaç duyacaksınız. Corona olmak zorunda da değil bu. Herhangi birimizi hemen tedavi gerektiren bir hastalık nedeniyle doktor ya da personel bulamazsak ciddi sıkıntı yaşarız.

Bu salgın yazın da durmaz

Sağlık sisteminin kitlenmesi demek kriz demek. İtalya’da yaşanan sıkıntı da bu. Bazı insanlar tedavi alamadıkları için hayatlarını kaybetti. Bu salgın ne zaman duraca? Aşısı veya tedavisi bulununcaya kadar bu  salgın yazın durmaz. Yaz aylarında bulaşma oranının düşeceğini öngörüyoruz. Sıcaktan olumsuz etkileniyor bu mikrop. Fakat tamamen yok olmayacak. Bazı insanlar yine hasta olacak. Sonbaharda aşı olmazsa salgın artarak devam edecek. Olabildiğince az insanın hasta olması gerekiyor. Bunun için toplum içine karışmamak, mümkün olduğunca evde kalmak ve istirahat etmek gerekiyor. Dışarı çıkmak zorunda olduğunuzda bu mikrobu insanlar taşıyor, solunum yoluyla bulaşıyor.

Bulaşma riski hasta insanların dokundukları yerler veya damlacıkların bulaştığı yerlere temasınız ve ağzınıza, gözünüze, burnunuza elinizi sürdüğünüzde bulaşıyor.

Bilgilendirme toplantılarını durdurduk çünkü…

Sağlık işleri müdürlüğümüzle beraber planladık. Küçük gruplar halinde toplantılar yapalım, bilgilendirme amaçlı. Sosyo ekonomik düzeyi düşük mahallelerden başlayarak başlattık ama sonra bunun da sıkıntı olabileceğini düşünerek durdurduk. Afişler broşürlerle devam ettik bilgilendirmeye. Toplumun belli kesimi duyarlı ve çok iyi takip ediyor. Ama yüzde 40’lara varan oranda insanlar olayın bilincinde değiller ve takip de etmiyorlar. Onlara ulaşmanın yollarını bulmamız lazım.

Eldiveni gerekli durumlarda kullanıp…

Oradaki insanların genel sağlık durumlarıyla ilgili sorun var mıdır diye bakmak istedim. Temizlik ve çevreyle ilgili herhangi bir sorun yaşanıyor mu onları görmek istiyorum. Bunun dışındaki amacım da insanlara moral vermek, yalnız olmadıklarını hissettirmek. Gerektiğinde onlara ulaşacağımızı, onlara hissettirmek. İnsanlarla belli mesafeyi korursanız enfeksiyon bulaşacak yerlere temas etmezseniz o zaman kendinizi koruyabilirsiniz. Elimizde birkaç saat yaşıyor. Eldiven giydiği zaman insanlar kendilerini koruduklarını düşünüyorlar ama çok gördüm elinde eldiven var, burnunu kaşıyor, gözüne vuruyor. Eldivenin mikrop  tutma olasılığı daha fazla. Eldiven giymek gerekir ama ihtiyaç olduğunda. Bir manavdan alış veriş yaparken eldiven giydim mesela. Alışveriş yaparken eldiven giymek iyi. Ama o eldiveni işiniz biter bitmez çıkarmanız daha doğru. Sürekli eldiven giymek kesinlikle doğru değil.

Kuruldaki arkadaşlarla anlık paylaşım yaparak…

Bu kuruldaki arkadaşlarımızla işin başından itibaren bilgi alışverişi, organizasyonları beraber planlama şeklinde çalışıyoruz. Ortak whats app grubundan konuşuyoruz. Zabıtaya söylediğimiz bir önlemi başka bir birimdeki arkadaşımız haberdar olamayabiliyor. Böyle bir çalışmada herkesin her şeyden haberi oluyor ve uygulamada daha etkin olunabiliyor.

Salgın nedeniyle ertelediğimiz projeler var ve…

Cumhuriyet Mahallesi’nde çocuk ağız ve diş sağlığı polikliniği inşaatı bitmişti. Açılışa çok az bir zaman kalmıştı, onu açamadık. Durdurduk, bekletiyoruz. Zübeyde Hanım Mahallemizde anaokulumuz açılacaktı. Türkiye’nin en nitelikli, özellikli, yeşil bina sertifikası olan bir yer olacaktı. Yapıldığı zaman insanların ilgisini çekecekti o durdu. Ziya Gökalp Kültür Merkezi’ni kent tarihi müzesine çevirecektik, onu askıya aldık. Gastronomi festivalinin her şeyi hazırdı. Yurtdışından katılımcılar iptal etti önce, biz de ardından iptal ettik. Mutfak sanatları akademisi projemiz vardı. Onu durdurduk. Girne’de bir bina vardı, orada bir gençlik merkezi projesi çizildi, başlanacaktı, o durdu. Birkaç ay sonra kaldığımız yerden inşallah devam edeceğiz. Bazılarının ihale hazırlığı olacaktı, tamamlamıştık, devam edecektik. Bir tek ana okulu biraz uzun sürecekti.

Almanya ile ortak bir çalışmamız olacaktı

Bostanlı’da Güzel Sanatlar Parkı’nın rekreasyon projesi hazırdı, onu da durdurduk. Almanya ile ortak çalışmamız olacaktı. Bir grup işçimizi oraya gönderecektik. İnşaat yol teknolojilerinde deneyim arttırıcı bir eğitim alacaklardı. Bunu ilk defa bir belediye yapacaktı. Almanya’da mühendislik ve teknoloji gelişmiş durumda malum. Ertelenmek zorunda kaldık. Kimseyi Almanya’ya gönderemeyiz.

Sokakta aç hayvan olmaması için…

Karşıyakalılarla biz gurur duyuyoruz. Hiçbir belediyede olmadığı kadar fazla sayıda veteriner hekimimiz var. Başından itibaren kendimize bir yol çizdik. İki tane veteriner meclis üyemiz var,  onların da katkılarıyla çalışmalar yürüyor. Sokakta yaşayan hayvanların sağlıklı olması, toplum sağlığına zarar vermemesi için gerekli önlemleri alacağımızı söylemiştik. Kısırlaştırma ve hasta olanların iyileştirilmesi yönünde iki tesiste yoğun çalışmalarımız var. Küpesi olmayan köpek fazla göremezsiniz. İnsanlarımız da duyarlı besliyor. Ama her şeyi her yere bırakmamak lazım. Bolca kedi evi yaptık. Parklara ya da insanların talep ettiği yerlere yerleştirmeye devam ediyoruz. Köpekler için de belli beslenme yerleri oluşturduk. Restaurantlar kapanınca yemek artıkları ne oldu diye bir endişe var. Ama sokakta aç bir hayvan göremiyorum inanın, biz de sürekli mama dağıtıyoruz. Çalışıyoruz, endişe edilecek bir şey yok.

16 bini aşkın ağaç diktik ve…

Ağaçlandırmaları iklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinde yapıyoruz. Yarattığı gölge etkisiyle kentte serinlik de sağlıyor. Kentte bol bol ağaçlandırma yapalım istiyorum. Kent merkezinden çeperlerine doğru. Bu sene 16 bin 500 olabilir ağaç dikildi Karşıyaka’ya. Bunlar büyük ağaçlar, küçük fidanlar değil. Bunlar üç beş sene sonra büyüyünce yeşil bir kente dönüşecek Karşıyaka. Park bahçe ekiplerimiz de yoğun çalışıyor.

Mavişehir’deki o araziyi aldık çünkü…

Planda belediye hizmet alanı olarak var olan 8,5 dönümlük Mavişehir’de bir arazi Toki’ye aitti. Burayı ve burayla beraber iki alanı TOKİ satışa çıkardı. Belediye hizmet alanını hiçbir yerin almasının bir anlamı yok. Geçmişte de yapılmış. Toki’ye yazı yazdık, belediyeye verin diye. Satıyoruz dediler. Satış rakamı söylediler, peşin para istediler. Belediye hizmet alanı deyince belediyeye ait hizmet üretilecek alan olarak düşünmeliyiz. Toki’nin bunu direkt belediyeye vermesi gerekiyordu ama yapmadılar. Yüksek bir rakam istediler. Bir rekreasyon alanı mesela satışa çıkarılmış burayı alan kişi, bakanlıkla görüşerek ve onay alarak ticari alana çevirmiş örneğin. Benzer şey buranın da başına gelmesin diye biz burayı satın aldık. Satın alırken uygun bir satış rakamı vardı. Bizden peşin olarak istenen para açık arttırmayla satışa çıktığında bir miktarı peşin kalanı 48 ay taksitle idi. Biz girdik aldık. Biz almasaydık başkası alacaktı. Oranın satışı için teminat yatırılıyor. O teminatı yatıran kişiler olmuş. Alsalardı bir plan değişikliği için uğraşacaklardı. Yine belki olabilirdi. Orası Karşıyaka halkına ait kalsın diye aldık. Güzel bir alan. Orayla ilgili özel bir projem var. Bazı ülkemizin önemli insanları da katkıda bulunacak oraya. Nitelikli, özel, güzel bir proje olacak orada.

Çarşı herkesin gezmekten keyif alacağı bir yer olacak

Karşıyaka Çarşısı daha güzel bir yer haline gelecek. DEÜ mimarlık fakültesi ile protokol imzalamıştık. O proje çerçevesinde hocalarımız çalışıyordu, hatta bir ara bana bir sunum yaptılar. Ne kadar güzel bir çalışma yürüttüklerini ben de gördüm. Plan belli olduktan sonra bir proje yarışması yapacaktık. Çarşımızı tarihten gelen özellikleriyle beraber alış veriş sosyal ihtiyaçlar için insanların rahatça kullanabileceği bir yere dönüştürmek için çalışmaya başlamıştık. O da maalesef şimdilik durdu. Salgın bitince devam edeceğiz. Herkesin gezmekten ve alışveriş yapmaktan keyif duyduğu bir yer olacak.

İki teknoloji merkezi yapacağız

Bu arada Karşıyaka’ya biz teknoloji alanında da özel bir şey yapmak istiyoruz. Bu anlamda aklımdan geçen şey burayı teknoloji üssü haline getirmek. Bunu Tunç Başkana anlattığımızda Karşıyaka’da tarım, sanayi olmaz. Ancak kültür sanat aktiviteleri için ve ileri teknoloji için bir üs olabilir. Buna gayet müsait. Toplumu da buna müsait. Altyapısı hazırlanmış alanlar düşünüyorduk. Tekmer diye bir tesisi yapmak için İKÇÜ ve Yaşar Üniversitesi ile protokol yapmıştık uygulamaya dönüşmek üzereydi. Karşıyaka’da iki tane Tekmer yapılacak. Devamını da getireceğiz. İnsan sağlığı her şeyden önce geliyor. Mutluluk ekonomisi diye tarif edilen insanı önceleyen yaklaşımı çok doğru buluyorum. Bizim bunu gözetmemiz gerekiyor. İnsanlar hastalanıp öldükten sonra ülkenin zenginliği önemli olmuyor.  Büyük kesim adaletsiz şekilde kötü şartlarda yaşıyorsa bunun bir anlamı yok diye düşünüyorum. Salgın varken başka bir şeyle ilgilenemeyiz. Mümkün olduğu kadar az insanın etkilenmesi ve ölmemesi için çaba harcayacağız.

65 yaş üstü ve kimsesi olmayanlar önceliğimiz çünkü…

Sıkıntılı olduğumuz bir konu var. 65 yaş  üzerinde evinde olan vatandaşlarımızın hepsine her türlü ihtiyacında destek verilecek algısı var. Biz bunu gerçekleştirmek çok isteriz ama ilçemizde şu anda bu kategoride 80 bine yakın insan var. Hepsine ulaşabilmemiz mümkün değil. Biz burada öncelikli olarak yalnız yaşayan, kimsesi olmayanları sahiplenmeye çalışıyoruz. Gücümüz kalan oranda da talebi olanlara her türlü desteği vermeye çalışıyoruz. Marketten şunları almamız lazım, bunu yapın diye arayanlar oluyor. Yakında market varsa ve eve  servis yapıyorsa, ‘bu marketi ararsanız siparişleriniz gelecek ve bir sorun olursa bizi arayabilirsiniz’ diyoruz. Bazı insanlarımız onları ihmal ettiğimiz şeklinde algılayabiliyor. 80 bin insanın günlük ihtiyaçlarına sürekli ulaşacak bir alt yapı hiçbir yerde yok. Kendi çocukları, yakınları varsa öncelikli olarak onların yardımıyla bu sorunun çözülmesi lazım ki biz asıl ihtiyacı olanlara yetişelim. Lütfen kimse içerlemesin. İhtiyacı olan insanlara yetişemeyiz.

Sokakları yıkıyoruz ama…

Sokakları yıkama ve temizleme konusunda yoğun talep var. Temizlik görevlilerimiz her tarafı temizlemeye çalışıyor. 1735 sokak var ilçemizde. Bunların tamamını her gün sürekli yıkamak mümkün değil. Bir sıra dahilinde bu temizliği yapıyoruz. Sokakları yıkamak virüsün yayılmasına engel olmuyor. Burada da anlayışlı davranmakta fayda var. Bu virüs insandan bulaşan bir virüs. Hasta insanları ne kadar fazla bulup izole edersek o kadar engelleriz. Yapılan test sayısı sınırlı. Hastalık belirtisi göstermeyen ama toplumda dolaşan insanlar var. Bunlardan korunmanın yolu sokakları yıkamak değil ihtiyaç olmadıkça dışarıda kalmamak ve temas etmemek insanlarla. O yüzden lütfen evde kalın diyoruz. 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası